Bölüm 54 Ve 55: Finalden Önce

935 120 11
                                    

Akademinin dışındaki tepelerden birinde kahverengi saçları omuzlarına gelen mavi gözlü bir genç vardı. Burnu yüzüne mükemmel oturmuştu ve yüzü de onu çok yakışıklı kılıyordu. Dağda uzanmış yatarken yüzünde geniş bir gülümseme vardı.

Bir anda gözlerini açtı ve gökyüzüne baktı.

"Acaba turnuva nasıl ilerliyor? Gidip bir bakayım." Yerinden kalkınca vücudundan çatırdama sesleri geldi. Vücudunda ki bütün kemiklerden çatlama sesleri geliyordu. Quentin yüzündeki gülümseme ile vücuduna baktı. Bedeninin ne kadar zayıf ve kırılgan olduğunu fark ettiğinde zamanın nasıl geçtiğini fark etmediğini anladı.

"1 haftadır burada yatıyorum. Her zaman bu kadar hızlı gelişemeyecek olmam ne kadar üzücü? Ah, turnuva finalini seyretmeye gitsem iyi olacak." dedi ve ortadan kayboldu. Mavi yıldırımın ortasına ulaşmıştı. 3 ay içinde yeşil yıldırıma geçebilirdi.

Başka bir yerde, bir evde 2 kişi bir yatağın üzerinde duruyordu. Biri kız biri erkek olan bu iki kişinin vücudundan muazzam bir aura yükseliyordu.

Kızın siyah saçları beline geliyordu. Ve gözleri kapalıydı. Karşısında ki çocuk ile aralarında ki mesafe bir kaç parmak ile anlatılabilirdi. Boyu tam belli olmasa da 168 cm denilebilirdi

Karşısında ki çocuk ise sarı saçlıydı fakat saçları ortadan yavaş yavaş kahverengiye dönüyordu. Onun da gözleri kapalıydı. Onun da boyu oturduğundan dolayı pek belli olmuyordu ama önünde ki kızdan uzundu.

Bu iki kişi Jack ve Milah'dı.
Milah Jack'in vücudunda olan heyecan duygusunu özümseyerek mavi yıldırımın ortasına ulaşmak üzereydi. Jack ise Milah çekirdeğinin etrafında ki heyecan duygusunu özümserken özümseme hızını artırmaya çalışıyordu. O da başlangıç zirveye yeni ulaşmıştı.

Dışarıdan bakılacak olursa bu işten en karlı çıkanın Milah olduğu düşünülebilirdi. Ama asıl doğrusu Jack'in daha karlı oluşuydu. Jack'in özümseme hızı artıyordu ve gelecekte de bu hızla devam edecekti. Ama Milah heyecan duygusu bittiği anda yeniden eski özümseme şekline dönecekti. Bu şekilde Jack'in onu geçmesi çok kısa bir süresini alacaktı.

"Bence artık çıksak iyi olur Milah. Sonra gelip özümsemeye devam edersin. Şimdi final maçına yetişelim." Jack zihninde Milah'ın karşısında durup konuşmuştu. Milah başını sallayarak onayladı. O soğuk çehresi Jack ile konuşurken bir miktar daha sıcaklık ile kaplanmıştı.

" Olur fakat turnuva bittikten sonra 1 aylığına meditasyona girmemiz lazım. Ancak bu şekilde bu enerjinin tamamını emebilirim." Jack gülümsedi ve Milah'ın dudaklarına bir öpücük kondurdu. Anlaşılan giderek arsızlaşmış ve geçmişte verdiği öpücüğün fazlasını almaktan hiç utanmayacak bir hale gelmişti.

"Nasıl istersen." ikisi zihinlerinde çıktı. Kısa birer duşun ardından arenaya doğru yürümeye başladılar.

***

O sırada başka bir evde Boyd oturmuş mavi kılıcına bakıyordu. Yüzünde şeytani bir gülümseme vardı. Arada sırada bedenini bir titrerme alıyor ve korkutucu bir hissi çevresine yayıyordu. Delirmiş gibiydi. Kendinde değildi.

" Hahaha! Ne olursa olsun onu yok edeceğim! Daha 7 Boyutun Cehennem Kılıcının gücünü bilmiyor. Bu kılıcın ilk gücü belki de efsane bir güce sahip değil ama 2. gücü ebedi bir şeytani güce ev sahipliği yapmamı sağlayacak gücü içeriyor. Bekle beni Kai, Raiya'ya yaptığının bedelini ödeyeceksin. " O sırada Raiya ise ortadan kaybolmuştu ve kimse onu bulamıyordu. Kai'ın gerçek gücünü fark etmişti fakat Kai'ın ona yaptıklarından, gösterdiklerinden sonra kendine gelememişti.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin