KAİ LANE: Başlangıç

Bölüm 56: Anılar (1)

Michael kılıcı gördüğü anda nutku tutuldu. Kılıcın görünüşü, derinde gömülmüş anılarını tekrardan su yüzeyine çıkarmıştı. İçinde ki öfkeyi, kini, korkuyu hayatı boyunca asla unutamamıştı. Ve bugün onlar yeniden su yüzeyine çıkıyordu. Her şeyini kaybettiği ve aynı zamanda kazandığı gündü o gün....

Yaklaşık 200 yıl önce

Bir genç yerinden kalktı ve bir kaç insanın olduğu yere doğru yürümeye başladı. Kısa siyah saçlı ve mavi gözlü genç, 20 yaşında gibi gözükse de görüntüsünden daha büyük bir olgunluğa sahip olduğu bakışlarından belli oluyordu. Çok daha yaşlı olduğu bakışlarından belli oluyordu.

3 arkadaşının yanına gittiğinde üçünün de yemek yediğini gördü. Yüzünde samimi bir gülümseme oluştu. 3 kişinin arasından tek kız olan sarı kısa saçlı yeşil gözlü bir kız ona baktı. Onun da yüzünde bir gülümseme oluştu.

"Gel de bir şeyler ye Michael. Bu gidişle heyecandan bayılacaksın." diğerleri de onun söylediklerine gülerken Michael başını iki yana salladı.

"Nasıl heyecanlı olmam! Böylesine özel bir olayda biz de olacağız. Oradaki efsaneleri görebilme şansına sahip olacağız. Bu durumda nasıl bir şeyler yiyebilirim? Siz nasıl bir şeyler yiyebiliyorsunuz? "

Hep beraber gülmeye başladılar ve arkalarında onlara bakan kişiyi hiçbiri göremedi. Adamın yüzünde hayatı boyunca gülmediğini gösteren işaretler vardı.

İlk olarak hiç kırışıklık yoktu. Tamamen kusursuz bir yüz ve o kadar doğal bir şekilde somurtuyordu ki bu ifadeden başka bir ifadeye sahip olamazmış gibi görünüyordu.

Siyah saçlı 1,90 boylarında siyah gözlü adamı gören ilk kişi Michael olmuştu. Yüzü bir anda bembeyaz kesildi ve gülmeyi bıraktı. Korku dolu gözlerle ustasına bakıyordu. Diğerleri de onun nereye baktığını görünce başlarını çevirdiler ve ustalarını gördüler. Hepsi korkuyla başlarını eğerken hiçbiri sesini çıkarmaya cesaret edemiyordu. Hepsi bir ağızdan konuştu ve diz üstü çöktüler.

"Ustamızı selamlarız!!" Siyah saçlı genç adam başını tatmin olmuş bir şekilde salladı. Yaşı öğrencileri ile aynı gibi gözüksede onların tahmin edemeyeceği kadar yaşlıydı.

"Orada böyle hatalar yaparsanız ölümünüzü ben bile engelleyemem. Küçük fısıltılar Tanrıların kulağında gök gürültüsüne dönüşebilir. Büyük güçler sizin sesinizi buradan bile duyuyor olabilir. " diğerleri derin bir şekilde yutkunurlarken kapı açıldı ve içeri pek de uzun olmayan yaşlı bir adam girdi. Saçları ve sakalları tamamen beyazlamıştı. Gelişimciler arasında böyle görünen birisini görmek çok zordu. Her biri ölümsüzdü.

Normalde gelişimciler 20 yaşına kadar normal insanlar gibi gelişir ve büyürlerdi. 20 yaşından sonra gelişimcilerin büyümesi durur ve her zaman 20 yaşında gibi gözükürler. Bir gelişimcinin normal yaşından farklı bir şekilde görünmesinin 2 yolu vardı.

1.si eğer bir kişinin yaşam süresinin bitmesine 100 yıl kalırsa o kişi bedensel büyümesine kaldığı yerden devam ederdi.

2.si eğer bir kişi duyguları tarafından lanetlenmiş ise yaşı normalde olduğundan farklı gözükebilir. Bazı teknikler doğrultusunda da yaşınız farklı gözükebilir ama bunlar istisnai durumlara girer.

Buna rağmen buradaki 4 kişi de karşılarındaki bu kişinin duyguları tarafından lanetlenmediğini ya da bir teknik kullanmadığını çok iyi biliyordu. Bu adam gerçekten çok yaşlıydı.

Yaşlı adamın gelişi ile usta olarak bahsedilen kişi de hemen diz çöktü. Gözlerinden karşısında ki kişiye ne kadar saygı duyduğu belli oluyordu.