Bölüm 175: 2. Gökyüzü Savaşı!!

3.7K 150 54
                                    

Savaşın seslerinin duyulduğu anda Kai'ın terk ettiği dağın içinde sarı saçlı bir kız oturuyordu. Her tarafı toprak ve toz ile kaplanmış olsa bile gözlerinde inanılmaz bir kararlılık vardı. Meditasyona oturmuştu ve gözlerinde Kızılyıldırımların izleri vardı.

Emma Kızılyıldırım Akademisinin Varis öğrencisiydi. Ve o merak duygusunu geliştiren bir Kahin idi! Bunu tam olarak görmese de böyle bir şey olacağını anlamıştı.

"Kai.... Bir gelişimcinin sadece savaşta iyi olmadığını en iyi bilen kişi sen olmalıydın."

O an gerçekten Emma'nın bedeni Kızılyıldırımlar ile kaplandı ve onun olduğu oyuğun etrafında çatlaklar belirmeye başladı.

"Kızılyıldırım Sanatı, Kızılyıldırım Dönüşümü...."

O an Emma tamamen Ufak kırmızı kıvılcımlar dönüştü ve çatlakların arasına girip kayboldu.

***

BOOOOOOMMM....!!!!

"REİNA!!!"

Birisi bağırdı. Kim olduğu bile anlaşılamıyordu fakat herkes görmüştü. Kalkan Lordunun Nihai Tekniğini, Lordların Nihai Tekniğini Reina kullanarak herkesi korumuştu. Surlar yıkılırken Reina'nın nerede olduğu bile görünmüyordu.

O anda her yer surların düşmesi ile oluşan tozlarla kaplanmıştı. Kimse bir şey göremiyordu ve herkes tetikteydi. Reina'nın çarpıştığı Mavi Lazerler göze çarpıyordu fakat kalkanlar yemyeşil bir ışıkla onları geri savuruyordu. Reina hala hayatta olduğu için kalkanlar düşmemişti ve onlar Reina'nın sarsılmaz iradesi ile güçleniyordu.

Bir Kral için, bir Lord için ne kadar güçlü olduğunun önemi yoktu. Nihai Teknikler asla buna göre güçlenmezdi. Onlar her zaman duygularla güçlenmişti. Bir Kral olduysan, bir Lord olduysan sen duygularının en çok dışa vurduğu anın senin en güçlü olduğun an olduğunu bilmelisin.

"Beni özlediniz mi!?!"

O anda Gökyüzünden tozların arasından yaratık vari bir şey uçmaya başladı. 6 kolu vardı ve parmakları da normalden fazla gibiydi. 6 gözü vardı ve iğrenç bir koku yayıyordu. Aurası da bundan pek farklı değildi. O gökyüzünde güneşi kapatan bir Canavardı. Ama o an bir kaç kişinin yüzü solmuştu ve gördükleri yüz onları derin bir korkunun içerisine sürüklemişti.

"Y-Y-Yamyam Kral!!!!"

Şişkonun bağırışı ile zaten korku dolu olan bakışlar daha da kötüleşmişti. Her biri derin bir titremeye mahkum olmuştu. Aralarından en kötü olan ise o gün Yamyam Kral ile karşılaşanlardı.

Pompalı tutan Efsanevi Liderin pompalı tutan eli titriyordu. Neredeyse pompalısı elinden düşecekti ve diğer elini sıkmıştı. Yamyam Kral gökyüzünde belirdiği anda içine nufüs eden öfke korkuyla yarışıyordu.

Onun Akademisinden neredeyse herkes bu adam tarafından öldürülmüştü!

Onlar Atlantia'ya gelme gününde Avcıların hedef aldığı gruptu. Yamyam Kralın öncülük ettiği grup herkesi öldürdü. O herkesten bir ısırık aldı.

O nasıl hayatta kaldığını bile hatırlamayacak kadar korkmuştu.

"Sen....!!!" dişlerini gıcırdatarak konuştu. Damarları belli olmuştu ama o an ondan bile daha çok korkan biri vardı.

Alain titriyordu. Gözlerindeki yaşama isteği titreşiyordu. Hiç düşünmedi ve arkasını dönüp koşmaya başladı. İnsanlar tamamen Yamyam Krala odaklanmıştı ve kimse Alain'e dikkat edememişti. O an onu gören sadece bir kişi vardı.

KAİ LANE: BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin