MEDYADA TİM NÖBETTE KİTABIMIZIN TANITIM FİLMİ YER ALMAKTADIR...
***
✏️NOT: BU BÖLÜM, -konsey tim nöbette- SERİSİNDEN ALINMIŞTIR...
***
2016...
İstanbul
15 Temmuz Cuma sabah namazı
Balat/İsmailağa CamisiLojmanından çıkan Halit Hoca, kafasındaki sarığı ve üstündeki cüppeyi düzelterek camiye doğru yürürken hafif esen yel, cüppenin uçlarını kıpırdatıyordu. Havada bunaltıcı olmayan, hoş ve naif bir ritim vardı; şadırvanın bir musluğundan muhtelif aralıklarla damlayan su damlacıkları, giderde birikinti olmuş gölcüklere düşerek ritmik bir ses çıkarırken cami kapısının önünde oturmuş bir siluet, Halit Hoca'nın ürkmesine neden olmuştu.
"Allah hayra tevdi etsin!" diye mırıldanan Halit Hoca, avlunun sağ cenahında duran aydınlatma merkezine doğru yürüdü. Yürürken de arada bir cami kapısında oturmuş siluete bakıyor, her ne kadar korkmamış görünse de içten içe de ürperiyordu. Aydınlatma merkezinin önünde durup kapağı açtı ve içindeki siyah şandeli yukarı kaldırdı. Avluya doluşan ışıklar, her tarafı parlak bir renge boyarken kapıda oturan siluetin kimliğini de açığa çıkarmıştı. Gülümsedi Halit Hoca, hafifçe başını sallayarak:
"Allah Allah!" diye fısıldadı ve camiye doğru yürüdü.
"Kerbela'da şehit olan Hüseyin Efendimizin suçu neydi kardeş? Yezid mi haklıydı Hüseyin Efendimiz mi?"
Meczup'un sorularına, yanında oturup:
"Tarih, Hüseyin Efendimizin haklı olduğunu söylüyor," diye yanıt veren Halit Hoca, ona dönerek:
"Sence kim haklı?" diye sordu.
"Tarih tekerrürden ibaret midir yoksa tekerrür eden bizim makus talihimiz mi?"
"Bizim derken kastın Müslümanlarsa; 73 fırkadan sadece biri Fırka-i Naciye olacak diye, Efendimiz Aleyhisselatu vesselamın müjdesi var."
Meczup, Halit Hoca'nın yüzüne baktı.
"Ya kalan 72 fırka ne olacak?"
Halit Hoca gülümsedi.
"Kalan 72 fırkayı düşünmek yerine, kendimizin o sadece kurtulacak bir fırkadan olmamız için dua etmemiz gerekmez mi?"
"Saddam Halepçe'yi neden vurdu? O kadar Kürt masum, neden öldü?"
Halit Hoca, önceki konuya kilitlendiği için ansızın sorulan bu soruya şaşırdı. Kaşlarını çatarak:
"Bilmem, sence neden?" diye topu ona attı.
"Hiroşima mı daha tesirliydi yoksa Saddam'ın kimyasalları mı?"
"Onu da bilmiyorum Meczup! Bildiğim tek şey, sabah namazı vakti geldi," diyen Halit Hoca ayaklandı. Meczup'a tepeden bakarak:
"Abdestin var mı?" diye sordu.
"Yatsının abdesti duruyor."
"İyi bakalım!" diyen Halit Hoca, caminin kapısını açmak için anahtarları çıkardı. Meczup bir noktaya bakıyordu. Kapının açılma sesini, sanki ruhunun en derininde hissetmiş gibi gözlerini yumdu ve derin bir nefes aldı.
İçeri giren Meczup, kendisine bir köşe bulup oraya yönelirken Halit Hoca, ezanı okumak için sağdaki odaya girdi. Meczup, köşesine oturur oturmaz direkt secdeye vardı ve başını secdeye koyup gözlerini yumdu. Yarım dakika sonra Halit Hoca'nın Davudi nidası duyuldu. Saba makamında girizgâh yaptı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KONSEY
AdventureTürk'ün 'Devlet-i Ebed Müddet' fikri, evvelde var olduğu gibi ahirde de var ve payidar olacaktır. Bozkurt töresine şekil verenler, Türkiye Cumhuriyeti'ne şimal olmuşlardı. Mustafa Kemal'e Samsun icazeti verenler, Menderes'e yordam göstermiş; Özal il...