122. Bölüm: "Ölüme Fısıldayanlar"

46 5 91
                                    

Bölüm şarkısı: "Yıldız Tilbe - Kime Kin Ettin"

LÜTFEN KİTABIMIZI KENDİ SAYFALARINIZDA VE ARKADAŞLARINIZA TAVSİYE EDİN Kİ BÜYÜYELİM, YAZILANLAR BOŞA GİTMESİN. EMEKLER KUTSALDIR, UNUTMAYIN!!

***

‘Biz ölüme fısıldayanlarız; ölüm bize bağırır çağırır ama zarar veremez. Çünkü biz zaten ölüyüz…’

***

Kapısı çalınan beyaz önlüklü, alnı geniş ve saçları kır gözlüklü adam; önündeki mini tabelanın üstünde yazan ‘Başhekim Orhan Şek’ yazısının sahibi olduğunu belirten bir tonla gel diye seslendi. İçeri giren Adem, kapıyı kapatarak Başhekime doğru yürürken Başhekim, gelen bu adamın, gecenin bu vakti ne istiyor olabileceği hakkında kendince çıkarımlar yaparak onu izledi.

“Buyurun!”

“İyi geceler Başhekim Bey!” diyen Adem, onun karşısındaki koltuğa, teklif olmadığı halde oturup Başhekim’in:

“İyi geceler, buyurun!” demesiyle, ondaki tedirgin ahvale dudak ucuyla tebessüm etti ve:

“Merak etmeyin, benden çekinmeyin lütfen!” deyince Başhekim, sırtını koltuğa yaslayarak:

“Niçin gelmiştiniz?” diye sordu.

“Hatem Yıldız için…”

“Hatem Yıldız?” diye sorarak gözlerini kısan Başhekim, Adem’in:

“Hatice Başaran…” diye düzeltmesiyle başını salladı ve yerinde doğruldu.

“Ha evet, buyurun!”

“Nesi var?”

“Omuriliğine isabet eden mermi, kısmi felce neden olmuş.”

“Kalıcı mı, geçici mi?”

“Ufak bir ameliyat, onu ayağa kaldırabilir. Bunu söyledim zaten ama gelen bir adam, bundan kimseye bahsetmememi söyledi.”

Başhekim’in söyledikleri, Adem’in kaşlarının çatılmasına neden oldu. Başhekim ekledi.

“Ben de bir rapor hazırlıyordum,” diyerek önündeki dosyayı işaret eden Başhekim’e,

“Kim olduğunu söyledi mi?” diye sordu ve uzanıp raporu kendine doğru çekti.

“Bir devlet yetkilisi olduğunu söyledi, kart da gösterdi.”

Adem, şöyle yandan rapora bir bakış attı. Hatem’in bilgileri geçiyordu. Dosyayı kapatarak:

“Bunun bir kopyasını istiyorum,” deyince Başhekim, reddedecekti ki Adem’in çatılan kaşları, onun yerine pısmasına neden oldu. Sadece cılız bir sesle:

“Siz kimsiniz?” diye sordu. Gülümsedi Adem.

“Devletteki en yetkili kişiyim.”

Başhekimin tedirginliği arttı. Resmen iki arada bir derede kalmıştı. Mecburen susmak zorunda kaldı. Adem, sırtını koltuğa yaslayarak:

“Nasıl biriydi bu devlet yetkilisi?” diye sordu ve başhekimin, Devrim’i tarif etmesiyle hafifçe başını salladı.

KONSEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin