Türk'ün 'Devlet-i Ebed Müddet' fikri, evvelde var olduğu gibi ahirde de var ve payidar olacaktır. Bozkurt töresine şekil verenler, Türkiye Cumhuriyeti'ne şimal olmuşlardı. Mustafa Kemal'e Samsun icazeti verenler, Menderes'e yordam göstermiş; Özal il...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
★★★
İSTANBUL
Siyah bir minibüs, Serdar'ın tutulduğu Avcılar'daki bu metruk deponun kuzeyinde, bir ara sokakta durmuş; Çetin ve kanası, boş bir malikanenin balkonuna konuçlanıp hedefe odaklanmıştı.
Kağan, bilgisayarın monitörüne adapte olmuştu. Krokileri incelerken Dersim, hemen onun yanına çömelmiş ve maskeli beş adamına bir şeyler anlatıyordu.
Serdar, bir sandalyeye oturtulmuştu. Elleri arkadan bağlanmış, ağzına bandaj çekilmiş ve gözleri kapatılmıştı siyah bir bezle; tepesinde duran üç adam, sorgulama işini sürdürüyordu.
Deponun çıkış kapısının olduğu bölmede, iki kişi fink atıyordu. Çatıdaki iki adam, gizlenmeden forslarını sürüyor; ellerindeki uzun namlulu silahlarla boy gösteriyordu. Kapının önündeki üç adam, mevzi tutup bekliyorlardı. Havada puslu bir koku vardı.
"Ne yapalım şef?" diye soran Çetin, çatıdakileri hedef almış; parmağı tetikte, gözü hedefte emir bekliyordu.
"Bekle!"
Kağan, bir noktayı işaret edip:
"Şurası, deponun en zayıf bölgesi şef! Eğer oradan sızabilirsek, gürültüsüz alırız Serdar'ı!" deyince Dersim, çenesini sıvazlayıp:
"Nerde o bölge?" diye sordu.
"Deponun kuzeyinde... Çatıdakileri, eğer sessizce pasivize edersek; sızmamız daha kolay olur."
Dersim, elini kulağına götürüp:
"Duydun mu evlat?" diye sordu. Çetin'in sesi:
"Duydum şef!" diye duyulunca:
"Komutumu bekle!" dedi.
"Anlaşıldı!" diyen Çetin, hedefine aldığı adama iyice odaklandı.
Araçtan inmişlerdi. Dersim, adamlarına talimatlar veriyor; hazırda beklemelerini emrediyordu. Kağan, şarjörlerini kontrol edip Dersim'i izliyordu.
"Şimdi!"
Çetin'in kanasından fırlayan mermi, çatıdaki adamlardan sol tarafta olanı indirirken Dersim ve adamları, avlarına koşan aslanlar gibi depoya doğru ilerliyordu. Susturucuyla örtbas edilen kanas, ikinci adamı da vurdu. Ama adam, kenarda olduğundan çatıdan aşağıya düşünce kapıdakiler, hemen vaveyla yaratmak için havaya ateş açtılar.
