Riva taraflarındaki depoda mahsur kalan ekip, çaresiz bir şekilde ne yapacaklarını düşünüyordu. Asım, bombaların hemen dibinde durmuş; katı ve öfkeli gözlerle sayaçlara bakarken Çetin ve Delal, kapılara abanmış ve öyle açmaya çalışıyorlardı. Kağan, plazma televizyonunun karşısında durmuştu. Eli çenesinde, gözleri ekranda ve derin bir düşünceye dalmıştı. Birden cebindeki akıllı telefonunu çıkardı. Diğer cebinden bir tane de USB kablo çıkarıp plazmanın altını kontrol etti. Aradığını bulmuş olacak ki, gülümsedi ve kabloyu, televizyonun altındaki sokete taktı. Televizyonun ekranı parladı. Kağan, telefondan bir komut girdi. Televizyonun ekranındaki parlaklık, bir örümcek şekliyle görüntü halini aldı. Gelip Kağan’ın arkasında duran Asım:
“Ne yapıyorsun sen?” diye sordu. Kağan, Asım’a cevap vermeden kapıdakilere dönerek:
“Abiler! Kapının arkasından çekilir misiniz?” diye seslendi. Delal’la Çetin, Kağan’ın bir bildiği var dercesine hemen dediğini yaptılar ve uzaklaştılar. Kağan, göz ucuyla sayaçlara baktı. İki buçuk dakika, onun için yeter de artardı bile; hemen işe koyuldu, telefonla televizyonun ekranındaki koordinatları yönlendirdi, telefonu Asım’a uzatıp tut dercesine işaret yaptı ve diğer cebinden bir kumanda çıkardı. Kumandanın düğmesine basınca, bir çızzzz sesi duyuldu. Delal, anlamsız gözlerle Kağan’ı izlerken Çetin, sayaçlara bakıyordu ürkek gözlerle; Asım, Kağan’a adapte olmuş ve ondan gelecek olan komutu bekliyordu. Kağan, derin bir nefes aldı ve tekrar kumandadaki düğmeye bastı. Bir çızzzz sesi daha duyulunca, Asım’ın elindeki telefonu aldı ve koordinatları kontrol etti. Yeni bir komut dizisi girdi, OK tuşuna bastı ve kumandayı Asım’a verip:
“Dediğim zaman basın!” dedi. Asım, başını salladı. Kağan, komut dizisini yeniledi, OK tuşuna bastı. Asım’a dönüp:
“Bas!” dedi. Asım, derhal düğmeye bastı. Bir klik sesi duyulunca Kağan, gülerek kapının olduğu tarafa baktı. Diğer üçü de, Kağan gibi dönüp baktılar.
Deponun tepesinde duran dron, aldığı komutla harekete geçti. Hızla kapıların olduğu tarafa geldi ve göbeğinde sıkı sıkıya tuttuğu silahla, kapılara peyder pey ateş açtı. Kapının kilitli gövdelerinden tüten dumanlar, ateşin işe yaradığını gösteriyordu. Dron, hiç durmadan ateşe devam etti. Silah boşalana dek, ateş sürdü. Ateşin durmasıyla dron, tekrar deponun tepesine geçti.
Kağan, bir buçuk dakikayı gösteren sayaca bakıp:
“Haydi!” dedi. Hepsi, hızla kapıya doğru koştu. Asım, kapıya bir tekme geçirdi. Kapı açılmadı. Kağan, omuz darbesi uyguladı, yine açılmadı. Çetin, tedirgin bir sesle:
“Gerçekten, şimdi sıçtık!” dedi. Delal, Kağan’a baktı. Kağan, eğilip kapının tam kilit deliğinin üstüne bakınca bir dişin sağlam olduğunu gördü. Kendi telefonunun kalemini çıkardı ve deliğe soktu. Götürüp getirince bir çıt sesi duyuldu. Asım, hiç düşünmeden tekmeyi geçirdi ve kapı açıldı. Otuz saniye kalmıştı. Kağan, diğerleri çıkarken o hemen geri döndü. Televizyondaki komutları incelerken Asım:
“Lan gel!” diye seslendi. Kağan, tamam dercesine bir göz gezdirdi. Sonra hızla koştu. O sırada 15 saniye kalmıştı. Kapıya doğru koşan Kağan, ayağı takılıp yere düşünce Çetin, hiç düşünmeden içeri geçti. Arkadaşını kurtarma çabasıyla ileriye atıldı. Asım’la Delal, her ne kadar bağırdılarsa da ikisi, kavuşup gelene kadar sayaçlar, 5 saniyeye geliyordu. Çetin, Kağan’ın kolundan tutup ileriye fırlattı ve Kağan, kapıdan çıkarken Çetin, içeride kaldı. Koşarken kapıya çarpan Çetin, geriye savruldu.
Malikanenin havaya uçmasıyla toz duman, her yeri kapladı. Asım öteye, Delal beriye, Kağan olduğu yerde yere yapıştı. Büyük alev parçaları, dört bir yana savruldu. Deponun içindeki naylon kasalar ve tahta parçaları, dışarı fırlarken gürültü ve bağırışlar, dört bir yanı kuşatmıştı. Toz duman, alevlerle buluşmuştu. Deponun çatısı, gürültüyle olduğu gibi çökerken Asım, Delal’ın sesiyle kendine geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KONSEY
AdventureTürk'ün 'Devlet-i Ebed Müddet' fikri, evvelde var olduğu gibi ahirde de var ve payidar olacaktır. Bozkurt töresine şekil verenler, Türkiye Cumhuriyeti'ne şimal olmuşlardı. Mustafa Kemal'e Samsun icazeti verenler, Menderes'e yordam göstermiş; Özal il...