Comeback of the Abandoned Wife [BL Novel]

54-Çok Yapışkan

Hei Xuanyi onu aldı ve bir süre gözlemledi. Cüzdan, iblis ve canavar klanının yanı sıra değerli malzemelerden oluşan üç tür ruhani güç içeriyordu.

Tek sorun, desenlerin ve oluşumların muhtemelen yeni başlayan acemi biri tarafından yapıldığı için düzgün veya sofistike bir şekilde işlenmemesiydi.

Cüzdanın içinde sık sık kullandığı Tüm Kan İksirleri ve Ruh Birleştirici İksirler vardı.

Ama Wu Ruo bunları yapmayı nasıl bilebilirdi?

Wu Ruo sarhoş bir şekilde sordu. "Sevdin mi?"

"Mm." Hei Xuanyi'nin uzun parmak uçları cüzdandaki ipliği okşadı ve geçen gün Wu Ruo'nun şeyine ne olduğunu hatırladı, "Bunu kendin mi işledin?"

Her zamanki zaman olsaydı, Wu Ruo kendisi olduğunu kesinlikle kabul etmezdi. Ama o sırada tamamen sarhoştu.

"Evet, ben yaptım."

Çok sarhoş olmasına rağmen bundan gurur duyuyor gibiydi, "Bu... ilk defa bir cüzdanı nakışla işledim. Güzel iş, değil mi? "

Hei Xuanyi, kendi başına bir şeyler yapabildiğine şaşırdı, "Evet, çok iyi."

"Çok çaba sarf ettim, biliyorsun." Wu Ruo, tombul parmağını Hei Xuanyi'nin önünde kaldırdı ve ağzı somurtarak, "Birkaç kez delindim. Acıttı. Parmağıma üfle. "

Hei Xuanyi kalın kaşlarını hafifçe kaldırdı.

"Hadi! Benim için üfle. Şimdi yap." Wu Ruo ona baskı yaptı.

Hei Xuanyi biraz tereddüt etti ve parmağına üfledi.

Wu Ruo daha fazlasını istedi."Ve sonra, onu şimdi öp."

Hei Xuanyi. "..."

Bu adam sarhoşken ne kadar da yapışkandı.

"Hadi! Burayı öp." Wu Ruo, 'Sen öpmeden yatmayacağım' bakışı verdi.

Hei Xuanyi, Wu Ruo'nun elini kaldırdı ve öpücük olarak dudaklarını bastırdı.

Wu Ruo memnuniyet ve sevinçle gülümseyerek kolunu Hei Xuanyi'nin göğsüne koydu ve kendini Hei Xuanyi'nin kollarına attı.

"Hei Xuanyi, ne var biliyor musun? Yeni Yılı seninle geçireceğimi ve hatta seninle bir yatağı paylaşabileceğimi ya da sonunda anlaşabileceğimizi hiç düşünmemiştim. "

"..."

Hei Xuanyi onu sessizce dinledi.

"Gelecekte her gün iyi anlaşacağız." Wu Ruo sarhoş bir şekilde, "Öncekinden farklı olarak yaşayacağız ..." dedi.

Önceki hayatı düşünürken, Hei Xuanyi'nin saçını öfkeyle çekti, "Hei Xuanyi, bazen gerçekten can sıkıyorsun."

Hei Xuanyi kaşlarını hafifçe çattı.

"Her zaman o dümdüz surat ifadesini takıyorsun ve ne düşündüğünü bile bilmiyorum. Fazla konuşmuyorsun ya da ne olursa olsun, bana bazı şeyleri açıklamıyorsun. Sadece seni yanlış anladığımda mı mutlu oluyorsun? Herhangi bir sebep olmadan aniden ortadan ayrılmandan gerçekten nefret ettiğimi biliyor musun? Çünkü bu bana seninle çok uzakta olduğumuzu hissettiriyor. Sana yaklaşamıyorum.Bana kayıtsız kalmandan nefret ediyorum çünkü kalbinde hiç önemli olmadığımı düşündürüyorsun... "Wu Ruo acınacak bir şekilde ona baktı," Bunu yapmayı kesebilir misin? "(Kıyamam haklısın reis)

Hei Xuanyi kaşlarını çattı ve düğünden beri Wu Ruo'ya umursamaz davrandığı için kendini suçladı.

"Yapabilir misin?" Wu Ruo kolunu salladı.