Comeback of the Abandoned Wife [BL Novel]

44- Demek O...

Wu Ruo ve diğerleri uzaklaştıktan sonra Wu Yanlan, Bujin Bahçesine giderken görevlisine sordu, "O şişman adam kim?"

Hizmetçi saygıyla cevap verdi, "O, Güney Avlunun'ın üçüncü ustasının en küçük oğlu Wu Ruo."

"Demek o! " Wu Yanlan sırıttı.

Wu klan'ın yakın ailesinin bir üyesi olarak, Wu Ruo'nun adını duymasının hiçbir yolu yoktu. Ancak son zamanlarda babası ona, bir zamanlar büyük büyükbabasının hayatını kurtaran Hei ailesinden bir adamın evlenmek için teyzesine geldiğini söylemişti(Hei Xuanyi den bahsediyor).

Bununla birlikte, büyük büyükbabası da bu olayı Wu klanının alt sınıflarından birine bırakmıştı( Wu Bufang'dan bahsediyor.) Çünkü adam biraz korkunç ve iğrenç görünüyormuş.

Ancak adam sadece erkeklerden hoşlandığını söylediği için Wu Bufang hiç uğraşmak istememiş ve Hei ailesinden olan bu adama, hiçbir manevi gücü olmayan Wu Ruo adlı bir adamı ayarlamış.

Hikayenin kapanışı buydu. Ama Wu Ruo isimli bu şanssız adamın böyle şişman olmasını beklemiyordu.

Duvarın diğer tarafından bir ses duyuldu.

"Güney Avludan Usta Qianjing, Qianli, Qianbin ve Qiantong'un, Hei ailesinin gönderdiği nişan hediyelerini çaldığını duydunuz mu?"

Wu Yanlan "Hei ailesi" sesini duyunca yavaşladı ve nerdeyse dedikodu yapanlara bağıracak olan hizmetçisini durdurmak için elini kaldırdı.

"Evet bende duydum. Şehrin her yerinde dışarıda bu dedikodu dolaşıyor. Üstat Bufang bastırmak istiyordu, ama... Ne yazık ki.... Güney Avlu'dan Usta Qianqing çok fakir bir adam. Ruhani enerji bölgesi yarım yıl önce yıkıldı ve daha sonra oğlunu bir erkekle evlendirmek zorunda kaldı. Şimdi de oğlunun nişan hediyelerinin çoğunun çalındığını öğreniyor. Cidden kardeşleri çizgiyi aşıyor. "

"Başbakan Wu Chenzi'nin bu hırsızlık olayının arkasında olduğunu duydum."

Wu Yanlan, Wu klan'ın itibarının beş paralık olduğunu görünce öfkelendi.

"Daha neler. Başbakan başkasının nişan armağanlarını çalacak kadar fakir mi? "

"Kim bilir? Dedikodusu yeter. Neyse şimdi bahçeyi temizlemeliyiz. Uşak tarafından yakalanmamaya dikkat et, yoksa ölürüz. "

Wu Yanlan, ayak seslerinin gittikçe uzaklaştığını duyarken acele ve öfkeyle bağırdı."Beni efendinle buluşmaya götür!"

Az önce dedikodu yapan iki hizmetçi aceleyle yolu gösterdi.

Bu hizmetçiler aslında Wu Ruo'nun, Wu Yanlan'ın duyabileceği şekilde bu kelimeleri söylemelerini istediği Shiyuan ve Shiyou idi. Wu Yanlan'ın bağırdığını duydukça bir gülümseme bu iki hizmetkarın suratında değiş tokuş etti.

Wu Yanlan, Bujin bahçesine geldi ve Wu Bufang'ın görünce tısladı,

"Üstat Wu, birkaç yıl içinde burada böyle büyük bir aile kurabilecek akıllı bir adam olarak size saygı duyuyorum. Ama bugün burada Gaoling'in her yerinde, Wu ailesinin ne kadar fakir olduğu, hatta hayatta kalabilmek için ancak başkalarının nişan armağanlarını çalmak zorunda olduğu gibi şeyler konuşuluyor. Ne utanç verici bir davranış! Ve daha da kötüsü..."

Daha da öfkelendi,

"Büyük büyükbabamın da buna dahil olmasına nasıl cüret edersin? Bu hırsılığı büyük büyükbabamın yapmasını emrettiği ile ilgili bir yalan bile uyduruyorsun. Geri döndüğümde büyük şöhretimizin ve itibarımızın ne denli bozulduğunu kesinlikle büyükbabama anlatacağım. "

Wu Bufang'ın gülümsemesi yüzünde dondu ve aceleyle yalvardı,

"Yanlan, açıklayabilirim. Bu tam bir hata... "

Wu ailesi klandan çıkarsa, artık Gaoling kasabasındaki en büyük aile olmayacaklardı.

"Hata olsun ya da olmasın umrumda değil, gerçekten itibarımızı mahvediyorsunuz."

"Biliyorum." Wu Bufang sadece kalbinde çok şanssız olduğunu hissetti. Söylentiyi susturmaya çalışırken Wu Yanlan gelmişti.

"Biliyorsun? O zaman ne bekliyorsun? Wu Ruo'nun nişan armağanlarını geri gönder ve mümkün olan en kısa sürede dedikoduyu bastır."

Wu Yanlan'ın şuan ilgilendiği tek şey, derhal bu beladan kurtulmaktı. Başkentteki diğer büyük aileler bunu duyarlarsa, Wu klanına güleceklerdi ve sonra insanlara bakacak yüzleri kalmayacaktı.

"Onlardan nişan hediyelerini iade etmelerini istemiştim."

"Bu iyi." Wu Yanlan hizmetçinin teslim ettiği bir fincan çayı aldı ve bir yudum içti, hala biraz endişeli hissediyordu,

"Sanırım kendiniz kontrol etseniz iyi olur. Haberleriniz için burada bekleyeceğim. Bugün nişan armağanlarını kesinlikle Wu Ruo'ya iade etmelisiniz. "

Wu Bufang biraz tereddüt etti ve sonra başını salladı, "Tabii, ben hemen şimdi ilgileniyorum."

Salondan çıkarken hemen uşağına dört kardeşin kendisine rüşvet gönderdiği hediyeleri geri almasını emretti. Onlar da nişan armağanlarının bir parçasıydı.

Üstat Bufang kişisel olarak her şeyden sorumlu olduğu için, dört kardeş tüm nişan hediyelerini ve sihirli silahları hemen iade etmek zorunda kaldı. Hemen bir sonraki saat hediye arabaları Shuqing Bahcesine gönderildi.

Shiyou, Wu Bufang'ın dört kardeşe depolarını nasıl açmalarını emrettiğini ve sonra olan herşeyi Wu Ruo'ya anlattı.

"Leydim, dört amcanızın da depolarını açarken yüzlerinin nasıl bok gibi göründüğüne dair hiçbir fikriniz yok. Üstat Qiantong, bir bastonla Wu Shi ve Wu Bai'yi kırbaçladı. Çok dramatik bir gösteriydi. Çok heyecanlıydı! "

Shiyuan gülümsedi, "Üstat Bufang onlardan daha önce aldığımız sihirli silahları iade etmemiz gerekmediğini söyledi. Onları kaybınız için tazminat olarak kabul etmenizi söyledi. Sonra büyükbaban Wu Xuanran'ı ve dört oğlunu ceza için Bujin Bahçesine götürdü. Dört kardeş için ne büyük bir kayıp."

Wu Ruo gülümsedi. Ve 18 nişan hediyesi arabasını önünde görünce gülümsemesi büyüdü.

Dört amcası, kendilerine ait olmayan şeyleri geri verdikleri için zaten çok kızgındı. Birisi öldüğünde nasıl hissederlerdi acaba?

Hmm! Gerçekten dört gözle bekliyordu!

.
.
.