Yaralı Avcı

247 49 3
                                    

Dudian hemen diğer kafayı da kesti. O kafanın içindeki koyu mavi topa da aynı şey olduğunu gördü, erimişti. Kafası karışmıştı, ısı emmek bu şeylerin doğasında yok muydu? Nasıl oluyor da bu şeyler yüksek sıcaklıkta eriyordu?


Yoksa asıl amaçları bu değil miydi?


Kafasında birçok soru vardı. Hançeriyle topları kafalardan çıkardı. Beyin dokularından ayrılınca koyu mavi topların erimesi durmuştu.


Dudian gözleri erimiş olan mavimsi sıvıya takıldı. Zaman geçtikçe, kafatasının içindeki dokuların sıcaklıkları düşüyordu. Mavimsi renk daha da koyulaştı. O sırada Dudian, Mason ve Zach korkunç bir şeye tanık oldular. Sanki canlı bir şeymiş gibi mavimsi sıvı yavaşça tekrar bir topa dönüştü!


Dudian tamamen şaşkına dönmüştü.


Bu şey ona dejavu gibi gelmişti, sanki... suyun donması gibiydi!


Görünüşe göre koyu mavi topun yapısı aynıydı. Ancak, donmak için 0 derece olması gerekmiyordu. Son derece yüksek "endotermik" özellikleri vardı.


Dudian koyu mavi topa baktı. Sanki içinde bir göz varmış ve ona bakıyormuş gibi hissetti. Tabi bu sadece bir hayal de olabilirdi.


Her ne olursa olsun Dudian bu şeye daha fazla dokunmak istemiyordu. Kendi kendine, eğer özel bir simya laboratuvarı olsaydı kesinlikle bu şeyi incelemek isterdi diye düşündü.


Bu korkunç virüs, 300 yıl önce soğuk depoya girdiğinde kaçırdığı şeyleri gösteriyordu. Anca virüsün üstünde detaylı bir çalışma yaptıktan sonra bir iki şey öğrenebilirdi.


Mason Dudian'e baktı ve fısıldayarak dedi ki, "Dean, bu şeyi kullanabilir miyiz?"


Dudian ona baktı ve dedi ki, "Kullanabilirsin ama dikkatli ol. Güzelce sarmayı unutma."


Mason sevinmiş bir şekilde başını salladı. Kumaşla koyu mavi topu sarmaya başladı.


Dudian'de bir tanesini eline aldı, soğuk his hemen geri döndü. Az öncekinden bir farkı yoktu. Bu şeyle beraber ölümsüzlerin onları tespit edemeyeceğinden emindi.


"Şu ateş planını tekrar uygulayacağız." dedi Dudian, Zach ve Mason'a.


"Yeteri kadar öldürmedik mi? Artık istediğimiz yere gidebiliriz."


Dudian hafifçe başını salladı ve dedi ki, "Avcılar altın yerine bu şeyleri topluyor, yani bu şeyler çok değerli olmalı. Ne kadar çok avlarsak o kadar iyi. Bu bizim zengin olma şansımız!"


Dudian'in kelimelerini duyunca ikisi de kendilerine geldiler. Heyecanlıydılar. Zach bacağına bir şaplak attı ve dedi ki, "Doğru, ah, yani... Avcıların işini yapıyoruz... ha ha ha..."


Mason güldü, "Şansımıza Dudian bizimle. Bu sefer gerçekten de zengin olacağız! Ölümsüzler korkunç olsalar da aynı zamanda aptallar, bu yüzden de öldürmeleri kolay. Bu grubu hallettikten sonra gidip başka ölümsüzler bulalım! Yanımıza her şeyi almayalım. Şu paslanmış metaller o kadar değerli gözükmüyor!"


Dudian, az önce ölümsüz kelimesini duyunca bacaklarını titreyen ikiliye baktı. Akıllarına zengin olmayı sokunca hiç düşünmeden kabul etmişlerdi... Bu ikisinin gözünü bürümüştü! Yarım saat sonra ateş sayesinde etraftaki tüm ölümsüzleri öldürmüşlerdi. Az önceki üç ölümsüzle beraber toplam 21 tane koyu mavi top toplamışlardı.


"Şimdi nereye gidiyoruz?" diye sordu Mason, heyecanlı bir şekilde. Mason'ın elinde koyu mavi topları koyduğu çanta vardı, "Scott'un söylediği gri bölge? Orayı daha temizlemediler. Bayağı bir ölümsüz olsa gerek..."


DARK KİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin