Taşların aralıklarına tutunarak tırmanıyordu.
"150 metre solda ve sağda. Her 300 metre de bir gardiyan var." Dudian koku alma yeteneğiyle tırmanacak uygun bir yer seçti.
Sessizce duvarın tepesine çıktı.
Bir süre sonra yağmur tekrar başladı.
Dudian bunu fırsat bilip ağaçların olduğu yerden aşağıya inmeye başladı. Etrafta asker var mı yok mu diye baktı.
Yağmur yağınca ıslanmamak için askerler kapalı alanlara geçiyordu.
Dudian bu fırsatı iyi kullanmıştı.
Kokularını alabiliyor olsa da yağmur yağdığından sadece 7-8 kilometre uzaklığı koklayabiliyordu. Ara sıra devriye gezen askerlerle karşılaşıyordu ama saklanmak yerine onlara saldırıyordu.
Yarım saat sonra.
Yerleşim bölgesinin dışında bir kişi belirdi. Oralarda fazla kişi yaşamadığından etrafta hiç dükkan veya seyyar satıcı yoktu.
"Geri döndüm." Dudian ıssız kasabayı buz gibi bakışlarıyla süzdü.
Şehrin meyhanesine gitti ve bir at kiraladı.
Meyhanenin sahibi Dudian'in ıslak kıyafetlerini görünce şaşırdı ama Dudian gümüş sikkeleri verince ne olduğunu sormadan hemen iki at çağırdı.
Dudian birini sürüyor diğerini de ipini tutarak peşine takmıştı.
Kasabadan ayrıldı lakin yine de sınırdan gitmeyi tercih etti. Ticari bölgenin sokakları daha karışık olduğundan içeri fazla girmek istememişti. Girerse hem dikkat çekerdi hem de zaten soylu değilse içeride at sürmesi yasaktı.
Da da....
Issız sokaklarda yolculuğuna devam ediyordu.
Arada bir yolunu değiştiriyordu bu yüzden de bazen vahşi hayvanların saldırısına uğruyordu.
"Hava kararıyor." Dudian gökyüzüne baktı ve atı hızlanması için kırbaçladı.
İki saat sonra.
Ticari bölge 6 ilçeye ayrılıyordu. Dudian daha az kişi yaşadığı için büyük duvara yakın olan ilçeden gitmeyi tercih etmişti.
Denk gelirse onun fotoğrafını asmışlar mı diye duyuru panolarına bakıyordu. Kaçtığı haberinin daha yayılmadığını görünce rahatlamıştı. Bu onu bayağı bir dertten kurtaracaktı.
Üstelik, bu sayede kolayca ticari bölgeden yerleşim bölgesine geçebilecekti ama geri dönmesi için sıkı bir denetimden geçmesi gerekecekti.
Dudian atından inip diğerine bindi. İndiği atı da saldı. Bir bölgeden başka bölgeye geçecekti bu yüzden iki at fazla dikkat çekerdi. Ne de olsa, enin sonunda firar ettiği haberi yayılacaktı. Kolayca izinin sürülmesini istemiyordu.
"Jura ve Gray'i kontrol etmeliyim. Üç yıl oldu, umarım onları da benimle bağları olduğu için suçlamamışlardır." Atı sürerken onlar hakkında düşünmeden edemedi. Biyolojik ailesi dışında en yakın olduğu kişiler onlardı.
Ancak, onlara kendini gösteremeyeceğini biliyordu.
Hava kararmıştı.
Sokağa çıkma yasağı başlamadan önce kenar mahallelere gitmek istemişti.
Birkaç saat sonra kenar mahallelere uzanan duvarın önüne geldi. Uzun zamandır almadığı çeşit çeşit koku burnuna gelmişti.
Hemen Barton ve diğerlerinin aldığı fabrikaya gitti.
Sokağa çıkma yasağı başlamıştı bu yüzden askerler sokaklarda devriye geziyordu. Eğer seyyar bir satıcı görürlerse onun ağzını burnunu kırar ve birkaç günlüğüne tutuklarlardı.
Askerlerin onu kolayca fark etmemesi için attan indi. Bir şey olursa bacaklarının üstünde daha iyi icabına bakabilirdi.
Etraf kötü kokularla dolu olduğundan askerlerin kokusunu almak çok zordu.
Birkaç saat sonra fabrikaya ulaştı. Fabrikanın etrafı yabani otlarla doluydu.
Dudian, Barton ve diğerlerinin kokusunu alamadı. Hafiften kaşlarını çattı. Ancak, üç yıldır gelmediğinden bunun normal olduğunu düşündü.
Karanlık görüşünü etkilememişti, kolayca otların arasından geçip fabrikaya gitti. İçerde Barton ve diğerlerinin aldığı malzemelerin hala düzenlediği gibi durduğunu fark etti.
Dudian tahta kutulara gitti. İçlerinden bir tane kömür aldı ve yüzüne sürdü. Biraz temiz bir yer bulup dinlenmek için yattı.
İki gündür uyumamıştı ve çok yorgundu.
Ertesi gün.
Sabah olduğunda Dudian uyandı ve fabrikadan çıkıp Barton ve diğerlerine bir şey olursa sinyal kullanmasını söylediği yere gitti. Meydanın onlara öğrettiği sembollerle dolu odluğunu gördü.
"Dean, yeni bir şey aldık."
"Dean, iyi misin? Seni bekliyoruz!"
"Dean, Kuzey ilçesindeki Yeşil Sokakta bir fabrikada çalışıyoruz."
Dudian en son yazdıkları mesajlara baktı. Yazılalı en az bir yıl olmuş gibi gözüküyordu. Uzun bir süre mesajlara baktı ve sonra arkasını dönüp gitti.
r
