Siyah Weaver Yumurtaları

219 40 0
                                    

Bir süre sonra Glenn siyah weaverın tüm parçalarını çantasına doldurdu. Vücudu çantanın yanında küçücük duruyordu ama kolayca kaldırabilmişti.


Dudian Glenn'in gitmeye hazır olduğunu görünce bir süre tereddüt etti. Ama yine de söyledi, "Burada bir şey var gibi." Yeri işaret etti. Sadece bir tahmin olsa da yeteneğini düşününce söylemeye karar vermişti.


"Oh?" Glenn şaşırmıştı, "Koku mu aldın?!"


"Topraktan." diye cevap verdi Dudian.


Başarılı bir şekilde iz sürdüğünden Dudian'in yeteneğine herkesin güveni tamdı. Ne olur ne olmaz diye hepsi silahlarını çıkardı. Glenn şövalyeye göz kırptı, şövalye ne demek istediğini anlamış gibi Dudian'in işaret ettiği yöne gitti. Yeri yoklamaya başladı. Şövalye 30 santim kadar kazdıktan sonra yerde yuvarlak beyaz şeyler gördüler. Glenn ve diğerlerinin gözleri parladı, "Siyah weaverın yumurtaları!"


Çukurun içinde sekiz tane siyah weaver yumurtası vardı.


Dudian tahmininin tam yerine olduğunu anladı. Hem mutlu hem de mutsuz olmuştu. Ne yazık ki çok zayıftı yoksa takımdan ayrılıp tekrar gelirdi. Ancak, bu çağ çok tehlikeliydi, orta seviye avcılar bile tek başlarına dolaşmaya korkuyorlardı. Süper koku alma yeteneğiyle canavarla önceden tespit edebilse de bazı yaratıklar kokularını gizleyebiliyordu. Böyle yaratıklar buralarda yaygındı.


Bu seçeneği tekrar düşündü ama riske girmek istemedi. Ne de olsa Tanrı onu hep şansla kutsayamazdı.


GLenn elindeki syah weaver yumurtalarına baktı, "Sekiz tane var, en az bir tanesi hayatta kalır. Bunla büyü damgalarımı daha da güçlendirebilirim."


Şövalye de mutlu olmuştu.


Ancak, Dudian yanındaki okçuda olan değişikliği fark etti. Gülerek Glenn'i tebrik etse de, yüzünde duygudan eser yoktu. Üstelik, aralarındaki çok büyü fark vardı, Dudian yumruklarını sıktığını gördü. Avucunun içi çok sıktığından kanamıştı. Dudian neden böyle yaptığını anlayınca içten içe alay eder gibi gülümsedi.


"Siyah weaver dövüşürken muhtemelen yumurtalarını saklayacak zamanı olmamış." dedi Glenn. Dudian baktı ve bir iç çekti, "Şansımıza dikkatliydin yoksa sekiz yavru yumurtayı kaçırırdık."


Dudian gülümsedi ama sesszi kaldı. Görünüşe göre istemeden de olsa okçu genci gücendirmişti. Gencin süper duyma yeteneği vardı bu yüzden muhtemelen yumurtaların sesini de duymuştu. Bu yüzden 6. bölgeye gitmeyi teklif etmişti. Asıl amacı takımın gitmesini beklemek olduğu açık bir şekilde belliydi. Takım gidince buraya tekrar gelip yumurtaları alacaktı.


Ama okçunun planı bozulmuştu ve Glenn'le şövalyenin önünde açığa çıkmıştı. Ne de olsa, aptal değillerdi, ne olduğunu anlamışlardı ama kızgınlıklarını belli etmediler.


"Bir düşman daha kazandım..." Dudian okçunun gözlerine baktı. Hala gülümsediğini görünce şaşırmıştı. Ama Dudian okçunun görünüşünü aklının bir köşesine yazdı. Eğer ilerde büyük duvarın dışında tekrar onunla karşılaşırsa, ondan olabildiğince uzak kalması en iyisi olurdu. Yoksa hiç beklemediği bir anda bir intikamla yüzleşebilirdi.


"Yumurtaları Dean sayesinde bulabildik." Glenn bir süre Dudian'e baktı ve sonra dedi ki, "Konsorsiyumun ücretlendirmesine göre her yumurta 1000 altın ediyor. Ancak her şey hayatta kalma oranlarına bağlı olacağından, değer de değişebiliyor."


"Ben bunları değerlerinin biçilmesi için konsorsiyuma vereceğim. Ama dört yumurtanın parası Dean'e verilecek. Yani 4000 altın sikke. Geri kalanınız 1000'er altın alacak. Yumurtalar daha yavru döneminde olduğundan konsorsiyum onları büyütmeme yardım edecektir."


Glenn ne şövalyenin ne de diğerlerinin karşı çıkmadığını görünce gülümsedi.


Dudian ona büyük bir pay verdiğini görünce şaşırmıştı. Yarısının ona verilmesini beklememişti. Üstelik, onun iyi tarafına denk gelmişti.


"Bu sefer Dean'in burnuna teşekkür etmeliyiz!" dedi ve yüksek sesle güldü şövalye.


Gatt gülümsedi ve Dudian'in omzuna vurdu, "Aferin."


Dudian gülümsedi.


Glenn yumurtaları çantasına koydu ve herkesle beraber geldikleri yoldan dönmeye başladı.


Yolda giderken Dudian'in koku alma yeteneği ve okçunun süper duyma yeteneği canavarlardan kaçınmalarına yardımcı olmuştu. Ancak yine de birkaç canavarla karşılaşmışlardı. Üstelik, birisi onlara pusu kurmuştu ama şanslarına Glenn hızlı davranıp onu çabucak öldürmüştü.


Dövüşler sayesinde Dudian, Glenn'in savaş gücünü az çok anlamıştı. 20. seviyenin altındaki canavarlarla kolayca başa çıkabiliyordu. Ancak, 20. seviye ve üstündekilerle biraz sorun yaşıyordu. Mesela 26. seviye olan siyah weaverla tek başına dövüşse hayatı tehlikeye girerdi.


Ne de olsa, Dudian siyah weaverın geldiğini söylemese Glenn onlara saldıracağını zamanında fark edemezdi.


Glen takımı 1. bölgeden çıkardı. Otobanın yanındaki devasa ağaçların oraya geri döndüler. Dudian'i 7. bölgeye kadar götürdüler.


bölge Dudian hala bir toplayıcıyken avcılar tarafından temizlenmişti. Ara sıra canavarlar çıksa bile, gücü onlardan kaçmaya yeterdi. Tabii, şansı yoksa 7. bölgede güçlü yaratıklarla da karşılaşabilirdi.

bölgeye girince Glenn ve diğerleri Dudian'i yalnız bıraktı.

Dudian Scott'un haritasını görmüştü ve bazı yerlerini hatırlıyordu. 7. bölge 9. bölgeden fazla uzakta değildi. Üstünde zırh vardı bu yüzden 9. bölgeye gitmeden önce bir süre 7. bölgede avlanacaktı.


bölgede Dudian etrafta gezinen birçok ölümsüz gördü. Glenn ve diğerleri ölümsüzlerin en son temizlendiğini söylemişti. Bir avcı takımının yoluna çıkmadıkları sürece öldürülmezlerdi. Normalde avcılar bile o şeyleri öldürmeye yeltenmiyordu.

Bölgenin temizlendiği her seferde, ilk aranan ve öldürülenler solucanlı canavarlar oluyordu. Çünkü bölgenin liderleri onlardı.


Solucanlı canavarla sıradan olanlara göre kat ve kat daha güçlüydü.


Eğer ilk ölümsüzler avlarlarsa diğer canavarlar kaçardı. Özellikle diğer konsorsiyumların olduğu bölgelere gidebilirlerdi. Bu resmen diğer konsorsiyumlara hediye vermekti.


Etrafta dolaşan ölümsüzleri görünce Dudian hiç de panik yapmadı. Aksine çok mutluydu. Yüksek bir bina buldu. Oraya çıkıp ölümsüzleri başka yerlere çekmek için taş atmaya başladı.

DARK KİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin