This is my Kingdom (Malec)

Let's start

Alec'ten:

Odaya döndüğüm zaman hızlıca ok ve yayımı yana bırakıp kendimi yatağıma attım. Gülmemi durduramıyordum.

"Çok mutlusun bakıyorum." Dedi Jace okuduğu kitaptan başını kaldırıp bana bakarak. "Dur tahmin edeyim, Magnus ile aynı anda nefes aldınız diye böylesin."

"Kapa çeneni, dalga geçme benimle. Ayrıca çok mutluyum ve bu mutluluğumu bozamazsın."

"Hiç umrumda değilsin." Deyip kitabına odaklandı ama çok geçmeden kitabı yana bırakmıştı. "Anlat hadi."

"Gidip antrenman yapacaktım ama Magnus benden önce gelmiş. Sırf onu yenecek oldum diye daha iyi olmak için antrenman yapmaya başlamış."

"Ahh, kesin sana aşık." Demesiyle kafasına yastığı attım. "Tamam tamam dalga geçmiyorum. Devam et hadi."

"Ondan izin alıp onu izlemeye başladım. Yine böyle iyi bir atış yapamayınca hatasını filan söyledim. Sonra da kalkıp ona yapması gereken şeyi gösterdim."

"Off çok yakınlaşmışsınız Alec inanmıyorum." Dedi abartı bir ses tonuyla.

"Anlatmıyorum, senin yaptığın tek şey benimle dalga geçmek."

Arkamı ona döndüğümde "Anlatmazsan anlatma." Demişti. Tabii çok geçmeden resmen üstüme atlayıp beni kendine çevirdi. "Anlat çatlarım ben."

''Çatlarsan çatla!"

"Anlat diyorum."

"Off tamam in üstümden."

"Ne o rahatsız mı oldun?"

"Siktir git Jace." Onu yere ittiğimde gülmeye başlamıştı. "Bak devam edeceğim ama bir daha dalga geçersen yemin ediyorum ağzımdan tek bir laf alamazsın."

Ağzına görünmez bir fermuar çektiğinde anlatmaya devam ettim.

"Sonra ben ona nasıl yapacağını gösterdim işte. Elini tuttum ve panikleyip oku birden bıraktı. Ben de ikinci kez ona gösterdim. Jace ona çok yakındım, tam arkasında duruyordum ve nefes sesini bile duyabiliyordum hatta kokusunu. Rüya gibiydi... Dur asıl en güzel yerine gelmedim, benden ok atma eğitimi istedi. Hatta bana kılıç eğitimi bile verebileceğini söyledi."

Jace cidden şaşırmış görünüyordu.

"Yalnız bu sefer cidden gelişme varmış."

"Değil mi?"

"Ama Alec..."

"Sakın moralimi bozacak bir şey söyleme!"

"Nereye varacağını düşünüyorsun? Sen de biliyorsun ne kadar imkansız olduğunu."

"Biliyorum ve umrumda bile değil. Ona ne kadar yakın olabiliyorsam o kadar yakın olacağım. Karşılık beklemiyorum sadece... sadece beni tanıyıp sevsin istiyorum. Arkadaşça bile sevebilir, sorun değil. Ama beni umursamasını istiyorum Jace, az da olsa... bir şeyler bekliyorum işte. Olmayacağını ben de biliyorum, yine de onu her gördüğüm zaman delice atan kalbime engel değil bu."

"Sırf yakın olmak için ilk gün öne çıktığında anlamıştım bunu."

"Salak gibiyim onunlayken."

"Kesinlikle öyle gibisin."

"Benim evli bir kadını sevdiğimi düşünüyor, oysa ben bundan bile daha imkansız bir şeyi seviyorum."

"Gerçekten bu kadar zorunu nasıl becerdin anlam veremiyorum."

"İnan bana ben de anlam veremiyorum."