This is my Kingdom (Malec)

You're so damn right

Flashback

Alec'ten:

"Bunu yaparak Magnus'u üzmekten başka bir şey yapmıyorsunuz." Dedim sinirle. Kralın karşısında bu cesaret nereden geliyordu bana?

"Magnus eninde sonunda bu konuda üzülecekti, ben biraz daha erken olmasını sağladım hepsi bu. Ne bekliyordun ki Alec? Kraliyettin prensini ayartıp sonra da sefasını sürmeyi mi? Mutlu sonlu bir hikaye mi beklemiştin sen?"

"Magnus eninde sonunda sizin yüzünüzden istemediği birisi ile evlenecek zaten, bu yeterince mutsuz bir son."

Kralın aniden yakama yapışması ile sessizleşmiştim.

"Sen benim kararlarımı mı sorguluyorsun asker."

"Evet, oğlunuza karşı olan kararlarınızı sorguluyorum."

Beni sertçe itmişti ama düşmemek için dengemi sağlamaya çalıştım.

"Bir hafta içinde düğünün olacak Alec. Şunun farkına var, dünya üstünde kimse sonsuza kadar mutlu yaşamıyor. Bana baksana, sevdiğim kadınla evlendim de ne oldu? Öldü ve beni bu Krallıkta tek başıma bıraktı. Eğer ki Magnus'un da aynı kaderi yaşamasını istemiyorsan ondan uzak dur ve evliliği kabul et."

"Beni tehdit ediyorsunuz, öldürmekle."

"Zeki çocuk seni, kabul etmediğin anda ölümünü hazırlarsın. Ve sakın, başka aptalca fikirler geçmesin kafandan. Magnus'u başka şeylere ikna etmeye çalışma. Çünkü sizi bulmam hiç zor olmaz, dünyanın öbür ucuna da gitseniz sizi bulurum ve sonrasını sen tahmin edebilirsin bence. Akıllı bir çocuk ol ve kralının emirlerine itaat et. Yoksa günün sonunda üzülen Magnus olacak."

...

"Ona niye kralın seni tehdit ettiğinden bahsetmedin?" Dedi Jace adeta kükrercesine konuşarak.

"Ne faydası olacaktı Jace, işleri daha da zora sokacaktım."

"Gitme teklifini bir daha düşünsen... yani... kral tüm hayatını sizi bulmaya çalışarak geçirmeyecek sonuçta."

"Jace anlamıyorsun, gitmeyi ne kadar çok istiyorum bilemezsin ama... ama Magnus hayatını sarayda geçirmiş birisi. Her şeyi önüne gelmiş, hiçbir şeye elini sürmemiş. Onu öyle bir hayata çekemem. Birden, prensliği bıraktırıp ne olacağımızı bilmediğimiz bir hayata onu nasıl sürüklerim. Her şeyi geçtim, ya bunu yaptığı için pişman olursa..." dedim parmaklarım ile oynarken. "Ya bir gün bana keşke krallığımı bırakıp seninle gelmemiş olsaydım derse. Ki ikimiz de Magnus'u az çok biliyoruz, diyebilir."