skateboardingirl arkadaşım bir hikaye yazıyor Malec ile ilgili ve konusu son derece güzel. Hikaye adı Zorunlu Mutluluk Ülkesi. Hesabında bulamayanlar için benim Malec okuma listemden hikayeye ulaşabilirler. Bence bir göz atın derim. İlk hikayesi olmasına rağmen son derece hoş bir hikaye ♥♥
Yatağımda öylece uzanıp dün gece olanları düşünüyordum.
Alec'in böyle bir şey yapıp yanıma gelmesi o kadar güzeldi ki... Sanırım birisinin benim için kayıtsız şartsız bunu yapması en güzel kısmıydı.
Ben bunları düşünürken odamın kapısı çalmaya başlamıştı.
"Gel."
Kapı açıldıktan sonra içeriye Emma giriş yapmıştı.
"Günaydın efendim."
Şaşkınca onu süzdüğümde gülümseyip "Clary gittiği için bir süre size ben yardım edeceğim." Demişti.
"Şimdi anladım, güzel sevindim şu an. Tanımadığım birisini gönderselerdi katliam çıkarırdım."
Yataktan kalktığımda bana güzel gülümsemelerinden birisini yolladı.
"Ben yatağı toplayayım efendim."
Yatağa yöneldiği zaman aklıma gelen düşünce ile hızlıca onun kolunu tuttum.
"Yok boşver sen yatağı, bana kıyafet seçmemde yardım et."
Bana anlamaz gözlerle bakmış olsa da sorgulamadı.
Ne diyecektim ki ona? Hoşlandığın adamla dün geceden beri o yatakta 4 kez seviştik ve gecenin kalıntılarını yatakta çok net bir şekilde görebilirsin mi?
Sanırım örtüleri kendim değiştirmeliyim.
Emma hızlıca dolabıma yönelirken sebepsizce az önceki düşünceme gülümsemiştim.
"Bu sabah sizi çok mutlu gördüm efendim."
"Evet aşırı mutluyum çünkü."
"Bir nedeni var mı? Yoksa gelen prenseslerden birisine aşık mı oldunuz?"
Düşüncesi bile korkunç gelmişti.
Ama aşık olduğum kısım doğruydu.
"Hayır aşık olmadım ama mutluyum işte, bir nedeni yok."
"Ben de birisinden hoşlanıyorum da, ne zaman onla yakın olsak sizin gibi güne mutlu uyanıyorum."
Bak Alec'ten bahsediyor, çıldırmamak elde değil.
"Kim bu şanslı erkek?"
"Boşverin, zaten karşılıksız bir şey... Biz size güzel bir şeyler seçelim hadi."
Tekrar dolabıma yöneldiğinde karşılıksız kısmına sebepsizce gülümsedim.
Sanırım bu konuda kendimi son derece şanslı hissediyorum.
...
"Günaydın efendim."
Bugün Maia adlı prenses ile etrafı gezecektik ve kız son derece cana yakın duruyordu.
"Günaydın Maia." Deyip onun koluma girmesini bekledim. Yine bir yerlerden Alec çıkacaktı ve buna alışmaya başlamıştım. "Neler yapmak istersin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
This is my Kingdom (Malec)
FanficBabası tarafından bir prenses ile evlenmesi istenen bir prens; Magnus. Ve imkansız olduğunu bildiği halde bir prense aşık olan bir şövalye; Alec. Peki işler daha ne kadar çığırından çıkabilirdi ki?