malecxmalec bu bölüm sana gelsin 💜
Nefes nefese bir halde Alec'in üstünden yana çekildim ve gülmeye başladım.
"Çok özlemişim seni."
"Fark ettim." Dedi Alec nefesi arasında zar zor konuşarak. "Yarım saat bitti sanırım."
"Ama bana yetmedi bu." Deyip ona doğru döndüm ve elimi göğüsüne yerleştirdim.
"Baban bizi zorla ayırmaya geleceğini söyledi."
"Bırak gelsin, ayırabilirse ayırır." Deyip onu üstüme doğru çektim. "Hadi, üstte ol."
"Anlamadım?"
"Bunu istiyorum Alec, üstte olmanı."
Bacaklarımı beline sardığım zaman şaşırmıştı.
"Baban gelirse bizi öyle görsün istiyorsun bence."
"Babam filan zerre umrumda değil, ayrıca gelmeyecek de."
"Nereden biliyorsun?"
"Şu an kendine ceza veriyor, canımı çok yaktı ve bunun tek ilacının sen olduğunu biliyor. Bana ilacımı veriyor şu an ve ben bu ilacı her anlamda kullanmak istiyorum." Bacaklarımla onu kendime çektim. "Yap hadi şunu."
"Ta... tamam ama... canın yanabilir. Başta seni hazırlasam iyi olacak."
"İstemiyorum."
"Saçmalama!"
"İstemiyorum Alec, ilk sefer ben de senin canını yaktım ve şimdi de ödeşme zamanı."
"Bunu yapmam." Deyip geri çekilmeye çalıştığında bacaklarım ile ona engel olmuştum.
"Eğer yapmazsan seni çevirir üstüne çıkarım ve canımın yanmasına aldırış etmeden bir çırpıda seni içime alırım. Bence sen bana, benim kendime davranacağımdan daha kibar davranırsın."
"Ama... ama eğer çok canın yanarsa geri çekilirim."
"Çekilmene izin vermem, şimdi devam et. Seni hissetmek istiyorum."
Başını tamam dercesine sallayıp üstüme eğildi ve kalçalarıma değen şeyle ürperdim.
"Senin canın yanarsa benim canım iki katı fazla yanıyor Magnus, buna alışman lazım."
Kulağıma doğru bunu söylerken kalçalarımda oluşan baskıyı hissetmiştim ve yavaş yavaş baskı artarken dişlerimi sıktım.
"Hızlı yap şunu."
Başını hayır dercesine salladığına birden onu kendine çekip aynı anda da kalçarımı ona itmiştim.
Ağzımdan ufak bir çığlık kaçarken Alec hızlıca beni öpüp sakinleştirmeye çalışmıştı.
Belki de Alec haklıdır, belki de cidden babama inat yapıyorumdur bunu.
"Bak devam etmeyelim, yüzün... acı çekiyorsun Magnus."
"Hareket et artık."
Tüm duvarlarımda onun baskısı vardı ve acı şu an umrumda değildi.
Kalçamı aşağı yukarı hareket ettirip sabırsız bir halde onu süzdüm. Sonrasında bacaklarımı tuttu ve hafifçe geriye çekilip kendini tekrar bana itti.
Dişlerimi sıkıp kafamı geriye atarak inledim, acıyla karışık değişik bir inlemeydi bu.
O ana kadar acının bile hoşuma gittiğini fark etmemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
This is my Kingdom (Malec)
FanficBabası tarafından bir prenses ile evlenmesi istenen bir prens; Magnus. Ve imkansız olduğunu bildiği halde bir prense aşık olan bir şövalye; Alec. Peki işler daha ne kadar çığırından çıkabilirdi ki?