Wattys 2020 Genç Yetişkin kazananı.🏆
Yıldızlar üzerimizde parlarken kafamı kaldırdım. Gözlerindeki derinliğe bakmaya dayanamıyordum. Bir erkeğin beni bu şekilde etkilemesine izin veremezdim ama şu an yanımda oturmuş yıllardır korktuğum şeyi bana hi...
Ben yalnızlığımı burada unutuyorum. Ona burada kafa tutup bak sen yoksun diyorum. Satır aralarındaki güzel yorumlarınızı okurken ve en tatlı mesajlarınızı yanıtlarken içimdeki kuru bunaltıcı boşluğu kocaman aydınlık bir gökyüzüne çeviriyorum. Bu yüzden lütfen satır arası yorumlarınızı ve oylarınızı eksik etmeyin🌻🌻🥰
Eğer ben de ufacık bir an da olsa size iyi şeyler hissettiriyorsam amacıma ulaşıyorum demektir❤️
Şimdi elimi tutun sıkıca, beraber bir baloya davetliyiz bu bölümde.
Banners SomeoneToYou
Balo Gecesi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hayat beni ittiğinde ben daha sert itiyorum."
Çoğu zaman zihnime dokunan ve kalbime kadar ulaşan bazı güzel duyguların, güzel olduğu kadar zehirli olduğunu da kendime şiddetle hatırlatıyordum. Böylece zehir konusunda haklı çıktığımda hiç düşünmeden kendi kalbimi kanlar içinde söküp çıkarıyordum. Onu bir rafa kaldırıyor ve iyileşmesini bekliyordum. Böyle zamanlarda ortalıkta kalpsiz bir eşya gibi dolaşıyor, ruhsuz birine dönüyordum. Kimi kırdığım umrumda olmuyordu, tam bir şeytana bürünüyordum.
Ama geceleri o piyanonun başına geçtiğimde ve melodilerim bir bir açığa çıktığında raftaki kalbime bakıp ondan özür diliyordum. Kalpsiz değildim, sadece hüznümü yaşamak yerine onu görmezden geliyordum.
Ama öyle zamanlar vardı ki zehir tümden dostça görünüyordu. İşte o zaman pembe bir elbiseye aldandığım gibi aldanıyordum ona. Yeterince güçlü sanıyordum kendimi ve zehrin içine dalış yapıyordum. Bir pazar günü, geceden kalma umutlarımla uyanıp yeni bir başlangıç düşüncesi zihnime yerleşmişken zehir aklımın ucundan bile geçmiyordu.
Hayal kırıklığı çok uzaktı henüz.
Sadece iyileşmek istiyordum. Kötü birine dönüşmek beni bunaltıyordu, temizlenmek istiyordum. Dönüştüğüm tüm bu şeytanları kaburgalarımdan çekip çıkarmak istiyordum. Benliğime sahip olmadan önce onları yenmem gerekiyordu.
O sabah yeni bir başlangıç sözü verdim kendime. Doğu'nun aldığı pembe elbiseyi düzgün bir şekilde dolabıma astım ve kendime artık bazı konularda izin vermeye karar verdim.
Duygulardan kaçmak ve kendimi kapatmak istemiyordum artık. Mutluluğu da hüznü de olduğu gibi kabul etmem gerekiyordu. Ama bundan önce, yapmam gereken bir şey vardı..
Bisikletimi alıp sahile doğru yürüdüm. Sımsıcak ve masmavi bir hava atmosfer üzerine serilmişti. Öylesine berrak bir gündü ki denizin mavisi canlı bir şekilde kıyıya vuruyordu.
