Wattys 2020 Genç Yetişkin kazananı.🏆
Yıldızlar üzerimizde parlarken kafamı kaldırdım. Gözlerindeki derinliğe bakmaya dayanamıyordum. Bir erkeğin beni bu şekilde etkilemesine izin veremezdim ama şu an yanımda oturmuş yıllardır korktuğum şeyi bana hi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Şevkat Ve Cesaret
"Nefretle dolu bu dünyada sevgi için savaşmak istiyorum. Çünkü bu benim ve birilerinin artık bunu yapması gerek."
C blok, senenin son büyük sınavına katılacak öğrencilerin gözde alanıydı. Kütüphane, çalışma odaları, soru çözüm derslikleri ve daha fazlası orada olurdu. İçi genelde çok çalışan öğrencilerin olduğu bir yer olmasına karşı arka kısmı biraz daha tenhaydı. Havaların ısınmasıyla tüm bahçe kalabalık bir hâl alsa da orası daha az insanın oturup konuştuğu bir yerdi.
Güneş sağ tarafımdan yüzüme vururken c bloğun arka tarafında, oturduğum duvarın üstünden gökyüzüne bakıyordum. Aşağı doğru sarkıttığım çıplak bacaklarım ısınmış, güneşin tatlı ısısı uyumak istememe sebep olmuştu.
Sol tarafta bana doğru gelen kişiye bakmak için başımı çevirdim. Batı elinde iki karton bardak ile beraber yanıma geliyordu. Üzerinde okul üniforması olduğu için merakla giysilerini süzdüm.
"Antrenmanın yok muydu?" diye sordum. Yanıma oturup benim yaptığım gibi o da bacaklarını aşağı sarkıttı ve karton bardaklardan birini bana verdi.
"Salla antrenmanı, son olaylardan sonra okul maça çıkmaz." diye yanıtladı. Bardaktaki kahveyi içmeye başladığında ben de bir yudum aldım.
"Günün nasıl geçti?" diye sordu. Süt ve krema karışımı kahvemi içtikten sonra uzaktaki vadilere bakarak yanıtladım. "Her zamanki gibi, derslerimi toparlamaya çalışıyorum." dedim.
Bakışlarımı onun yüzüne çevirdiğimde güneşin yansıdığı gözlerine baktım. Evrenin içinde büyük bir patlama olsaydı ve o patlama mavi bir enerji yaysaydı etrafa, eminim Batı'nın gözleri gibi görünürdü.
"Senin nasıl geçti?" diye sordum. Dudaklarının arasına aldığı karton bardağı çektikten sonra yutkundu.
"Stabil." dedi kısaca.
"Bana söylemek istediğin bir şey var mı?" diye sordum. Konuya giriş yapmaktansa onun anlatmasını istiyordum.
Düşünüp bir süre öylece baktı. Sonra aklına bir şey gelmemiş gibi başını iki yana salladı. "Hayır," dedi oldukça normal bir sesle. "Neden?"
