Him & I
HalseyKırılma Noktası
Derimin altında göğüs kafesimin içine kadar ulaşan derin bir kesik var. O kesik uzun zamandır penceremden içeriye güneş ışığının dolmasına engel oluyor. Geceleri uyutmuyor beni ve yavaş yavaş ölüyorum. Sanırım bu dünyadan geçmiş olmak en büyük cehennem benim için.
Çünkü bilmezler ama hassas ve hüzünlü bir ruhu alevler değil kelimeler yaralar.
Güneş, önce denizin örtü gibi yumuşak dalgalarına sessizce parıltılar bırakarak şehre küçük bir bakış attı. Sonra da geceden kalma karanlığa yavaş yavaş ışığını saçtı. Ben, arka bahçesi olan sessiz bir evde, sessiz bir odanın içinde uyuyordum.
Bahçe aydınlandı, geceden kalma dağınık oturma alanları öylece güneşe bakıyordu.
Perde aydınlandı ve güçsüzce sakladı güneşi. Ama başaramadı. Duvara çoktan vurmuştu sarı sıcak hava. Oradan da kızıl saçlarıma dolmuştu. Tenim bu yansımadan saatler sonra uyanmıştı.Gözlerimi açtığımda içinde bulunduğum sıcak ve yumuşak yatak önce beni derin bir telaşa sardı. Nerede olduğumu kavrayamamış bir halde ağrıyan başımla çevreme baktım. Yabancı eşyalar birlik olmuş, yabancı duvarlar arasında gözlerini bana dikmişti. Yabancı olmayan iki şey vardı. Yastığa sinmiş bu masum koku ve duvarda asılı duran, birbirine neredeyse tıpatıp benzeyen Tus kardeşlerin fotoğrafı...
Batı'nın yatağında, dün geceden kalma giysilerimle doğrularak oturdum. Dün gece karanlıkta fark etmediğim tüm eşyalara şimdi daha büyük bir dikkatle bakıyordum. Köşede duvara eklenmiş büyük kitaplık vardı. İçindeki roman ve şiirler düzgün bir şekilde sıralanmıştı. Çok okuyor olmalıydı çünkü o kadar çok kitap vardı ki kimi kitap sığmamıştı bile. Giysi dolabının iki santim aralıklı açıklığı, çalışma masası, not defterleri, pano, resimler ve diğer tüm şeyler uyumlu bir renk paletinden çıkma gibiydi. Pastel beyaz ve mavi tonları her şeye hafif bir şekilde eklenmişti.
Zemine çoraplarımla basıp ayağa kalktım. Duvara asılmış fotoğraflar o kadar kalabalıktı ki ne kadar çok arkadaşı olduğunu sayamadım. Hatta bu bende kabullenemediğim bir kıskançlığa sebep oldu, çünkü ben çok fazla nefrete sahipken onun çevresi sevenleri ile doluydu.
Basketbol takım arkadaşlarıyla sahada çekilen toplu bir fotoğrafında Doğu'nun yanında duruyordu. Doğu'nun aksine gülümsemiyordu. Ne kadar benzerseler de onu her yerde ayırt edebiliyordum.
Çalışma masasının üstünde duvara asılı duran madalya ve ödüller de düzgünce sıralanmıştı. Ağır, metal ve sarı renkteki madalyanın birini elime alıp baktım. Pek anlamazdım bu tür şeylerden ama değerli bir şey olduğu belliydi. Okulun basket yarışmalarında kazandığı ödüllerdi bunlar. Masanın olduğu duvarda aşmış olması da muhtemelen motivasyon içindi. Batı zaten çok başarılıydı ama Doğu'nun daha iyi görünmesine izin veriyor ve kendini geri çekiyordu. Bazen buna anlam veremiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Batı Sahili Ve Kar Küresi
Teen FictionWattys 2020 Genç Yetişkin kazananı.🏆 Yıldızlar üzerimizde parlarken kafamı kaldırdım. Gözlerindeki derinliğe bakmaya dayanamıyordum. Bir erkeğin beni bu şekilde etkilemesine izin veremezdim ama şu an yanımda oturmuş yıllardır korktuğum şeyi bana hi...