Sessiz Bir Ölüm Korkusu
Eğer bir şeyi çok severseniz, o sizin sınavınız olur derler. Bunu o kadar çok söylerler ki, olmayacağı varsa bile oldururlar. Ve ben son zamanlarda sırf bu söylentinin gerçekleşmesi için mi uğraş veriyordum yoksa hayat gerçekten sevdiğim şeylerden bana sınav mı hazırlıyordu anlamıyordum. Eğer gerçekten hayatın beni sınama şekli buysa, hayata sertçe karşı geliyordum. Parmaklarımın arasında tuttuğum şeyler için vurduğu darbeler, o tuttuğum şeyi daha fazla sevmeme sebep oluyordu.
En çok babamı seviyorum.
Hayatım boyunca hep en çok onu sevmiştim, hâlâ onu seviyordum. Gidişi veya terk edişi umrumda değildi. O ne yaparsa yapsın, hayat nasıl bir sınav hazırlarsa hazırlasın bu böyleydi. Çünkü sevgi dokunmaktan öte bir şeydi.
Piyanoyu ve müziği çok seviyordum.
Kaybettiğim hiçbir yarışma umrumda değildi. Eğer bir gün duyma yetimi kaybedecek olsam bile sadece sevdiğim için o piyanoyu yanımda tutardım. Çünkü sevgi duymaktan öte bir şeydi.
Batı'yı seviyordum ve en çok da bundan korkuyordum.
Önümde nasıl sınavlar olacağını bilmeden kendimi onun aşkına bırakmıştım. İtiraf etmek gerekirse, bazen onun da babam gibi gitmesinden endişe ediyordum. Onun gidişiyle onu hâlâ kalbimde tutmaktan ve kimseyi içeri almamaktan korkuyordum. Yüzü, gülüşü ve apayrı bir gezegen olarak gözleri... Yine de sevgi görmekten öte bir şeydi.
Yani hayatın üzerimde kurduğu sınavlar içimdeki sevgiyi sarsamazdı. Ben buna inanıyordum.
🦋
Şehir, haziranın ortalarına doğru ilerlediğimizi belli edercesine ısınmıştı. Caddelerin kenarlarından ve kaldırımların üzerilerinde dikilmiş ağaçlar yeşillenmeye ve çiçeklenmeye başlamıştı. Filizlenme dönemlerini çoktan geride bırakmışlardı. Baharla birlikte tüm tazelik yerini yemyeşil olgun bir dünyaya bırakmıştı sanki. Açık mavi gökyüzü ve dün gece olanlar sayesinde, içimde yaşama istediğine dair güçlü bir şeyle hissediyordum. Yeni bir şeyler başlıyor gibiydi ve ben kimsenin bunu durdurmasını izin vermeyecektim.
Dakikalardır önünde beklediğim kapının açılması için son bir kez seslendim. "Eda, hadi!"
Açılmayacağını bilmeme rağmen inatla orada bekliyor olmam Yağmur'un sinirlerini bozmuş gibi bıkkınlıkla nefes vermesine sebep oldu. "Saatler boyunca konuştum Ariel, yine de gelmeyecek." dedi umutsuz bir şekilde.
Sağ omzuna almış olduğu uzun saçları göğüslerinden aşağı doğru kıvrılarak iniyordu. Okul eteği bacaklarını ortaya sererken üzerindeki gömleği rahat bir şekilde sarkmıştı.
"Şu gömleğini düzgün giy, derse almıyorlar biliyorsun." dedim. Yağmur'un var olan tüm düzen ve örgütlemelere karşı gelmesi, okulda sürekli ceza almasına sebep oluyordu. Birçok şeyi sadece kural olduğu için yapmak istemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Batı Sahili Ve Kar Küresi
Teen FictionWattys 2020 Genç Yetişkin kazananı.🏆 Yıldızlar üzerimizde parlarken kafamı kaldırdım. Gözlerindeki derinliğe bakmaya dayanamıyordum. Bir erkeğin beni bu şekilde etkilemesine izin veremezdim ama şu an yanımda oturmuş yıllardır korktuğum şeyi bana hi...