Wattys 2020 Genç Yetişkin kazananı.🏆
Yıldızlar üzerimizde parlarken kafamı kaldırdım. Gözlerindeki derinliğe bakmaya dayanamıyordum. Bir erkeğin beni bu şekilde etkilemesine izin veremezdim ama şu an yanımda oturmuş yıllardır korktuğum şeyi bana hi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Parıltılı Duvarlar
"Mavi gözleri olan bir adamın bakışlarından benim ruhuma koca bir gökyüzü sızmaya başlamıştı."
İçeride onun saçlarına ve gözlerine yansıyan, renklerin cazibesini ortaya çıkaran ışık vardı. Dışarıda ise sokak lambalarının güçsüz bir şekilde savaştığı karanlık. Ay dışarıda, tepede duruyordu ve benim yıldızlarım burada, içeride benimleydi. Batı'nın mavi gözlerinin içinde parlıyorlardı.
Gözlerindeki o yıldızlarla birlikte kararsız bir şekilde baktığında onu ikna etmek için devam ettim. "Kızlar rahatsız olmazlar merak etme. Eda senin bir numaralı hayranın zaten."
Bakışlarındaki kararsızlık devam etse de benim istekli bakışlarıma karşılık kabul etti. "Peki," dedi elini ensesine koyarak. "Arabada küçük bir çantam vardı. Giyebileceğim birkaç parça şey alsam iyi olacak."
Başımla onayladım ve olduğum yerden kapıya doğru ilerledim. "Sen alırken ben de kızlarla konuşayım." dedim.
Batı giysilerini almak için çıktığında ben de salona yöneldim. Yağmur ve Eda hâlâ TV'nin karşısında oturuyorlardı. Ekrandan yansıyan ışık ikisinin de üstüne vuruyordu. Birbirinden ne kadar farklı olsalar da aralarında garip bir şekilde sıkı bir bağ vardı ve bunu TV izlerken bile belli ediyorlardı. Yağmur, başını Eda'nın omzuna koymuştu. Uykulu görünüyordu. Bir sonraki gün okul olacağı için kısa süre sonra gidip uyuyacaklarını tahmin edebiliyordum.
"Gel buraya," dedi Yağmur kaba bir şekilde beni gördüğü zaman. "Gel..."
Yanında geçip oturduğumda hemen kısık sesle konuşmaya başladı. "Okul sitesinin sistemini siz mi değiştirdiniz?" diye sordu. Meraklı çekik gözlerine karşılık Eda'nın sakin gözleri de üzerimdeydi.
"Evet, Batı yaptı." dedim kısık bir sesle.
"Vallaha helal olsun." dedi Eda arkasına yaslanarak. Hâlâ sakindi. Ya da üzgün... Bilmiyordum ama fazla durgun görünüyordu.
"Ne helal olması be!" diye kısık sesle söylenen Yağmur ona baktı. "İn midir cin midir belli değil." duraklayıp tekrar bana baktı. "Nasıl yaptı bunu?" diye sordu merakla. Batı'ya karşı neden bu şekilde davrandığını anlamıyordum. Normalde her türlü belayı kendine çeken biri olarak kimseye tepki göstermezdi. Çünkü belayı severdi.
"Yaptı işte bir şekilde, bilmiyorum." dedim çekik gözlerine bakarken. "Bu gece burada kalacak, haberiniz olsun. Sabah odama dalmayın sakın."
Yağmur şeytansı bir şekilde gülümsediğinde işaret parmağımı kaldırarak tehdit eder gibi baktım. "Sakın Yağmur." dedim bastırarak. "Olur da öyle bir şey yaparsan yemin ediyorum gider Kıvanç'a taşınırım." dedim.
