Merhaba :)
Said ve Asuman'ın özel bölümü hak ettiğinin düşündüm ve onları içeren bir bölüm yazmak istedim umarım beğenirsiniz :)
Hazırda yazılmış bölümüm yok beş gündür bölümleri günlük yazıp ve yayınladım buda bileğimin çok ağrımasına sebep oldu o yüzden hafta sonu bileğimi dinlendireceğim Allah nasip ederse pazartesi tekrardan yazmaya başlayacağım bir aksilik yaşamazsam eğer pazartesi görüşürüz :)
Keyifli Okumalar :)
Asuman evin içinde odasında bir o yana bir bu yana dolanıyordu. Telefonu kapatmıştı kapatmasına ama Said'in gelip gelemeyeceğini saatlerdir düşünüyordu. Bir telefon bekliyordu gerçek olması için ama telefon hala gelmemişti.
Odasına annesi girdi.
"Kızım sen saatlerdir neden dolanıyorsun odanın içinde yarın senin sınavın yok mu oturup çalışsana biraz" dedi.
Asuman annesine neler olduğunu anlatmak istedi ama bu düşünce ışık hızıyla aklından geri çıktı. Henüz anlatmak için çok erkendi.
"Bildiğim bir ders anne notlarıma hazırlandım merak etme boş değilim"
Serap Hanımın gözleri kuşkuyla kısıldı. İçeriye tamamen girerek kapıyı kapattı.
"Neyin var senin?" dedi.
Asuman da ki panik havasını hemen sezmişti.
"Said mi aradı yoksa?" diye sordu. Kızının günlerdir telefon başında beklediğini görüyordu ve maalesef bir anne olarak elinden hiçbir şey gelmiyordu. İsmail ise her şey yolundaymış gibi davranmayı tercih ediyordu.
"Hayır anne aramadı"
Asuman daha fazla dikkat çekmemek için elinde ki telefonu komedinin üzerine bıraktı. Tüm sorunda zaten buydu. Said aramıyordu.
"Yemeğe gel hadi sofra hazır seni bekliyoruz"
"Tamam anne geliyorum"
"Çabuk ol"
"Tamam anne"
Asuman annesi çıkar çıkmaz telefonu eline alarak titreşime alıp arka cebine koydu. Telefonu odada bırakmak gibi bir hata yapamazdı.
Odasından çıkarak mutfağa geldi. Misafir gelmediği sürece kahvaltılarını da akşam yemeklerini de mutfakta yiyorlardı. Kasesine ilk önce ocakta ki tencerenin içinden çorbasını koyarak oturdu. Annesi çoktan babasının ve kendisininkini doldurmuştu. Asuman yemeğe son zamanlarda hep geç geldiği için Serap Hanım o gelmeden tabağına yemek koymayı bırakmıştı artık Asuman bunu kendi yapar olmuştu.
İsteme gününden sonra evde ki tatsız hava devam ediyordu. Asuman babası ile çok nadir konuşuyordu. Annesi babası ile kendi arasında köprü görevi görüyordu ve arada ki dengeyi devamlı korumaya çalışmaktan fazla yıpranıyordu.
Asuman ilk önce masaya tabağını bırakarak ardından sandalyesini çekip oturdu.
"Afiyet olsun" diyerek kaşığını eline aldı.
İlk lokmasını almıştı ki İsmail Bey "Bugünkü sınavın nasıl geçti?" diye sordu. Kızıyla eskisi gibi olmak istiyordu ama Asuman buna izin vermiyordu. Bir gün sebebini anlayacağını düşünüyordu.
"Gayet iyiydi" diyerek geçiştirdi Asuman tabağından başını kaldırmamış babasına bakmamıştı. Çorbasını kaşıklamaya devam etti.
"Yarın ki sınavına hazırlana bildin mi?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutlara Esir Olduk
Romance-Bu bir Güneydoğu Anadolu hikayesidir. Bir rüzgar eser kıyıdan, sönmez ateşin Bir ağıt kopar yüreklerden, kimse duymaz. Bir gözyaşı akar derinden, kimse silmez Bir çilen vardır çekilecek, kimse ortak olmaz Bir yalnızlık vardır, hiç gitmeyen Birde...