Keyifli Okumalar :)
Yıldıza Basmayı Unutmayınız!
"Aranızda bir şey mi var?"
"Yok ağabey"
"Öyleyse neden kızı görmeye gittin?"
Bazen en büyük olmak çok zordu. Kendal Kurtuluş ve Kemal'le başının dertte olduğunu düşünüyordu. Az öncede su almak için mutfağa girdiği sırada Kemal'i bahçede camdan sigara içerken görmüştü. Bu zamana kadar bir kere sigara içtiğini görmediği kardeşinin kötü bir alışkanlığa başlamış olmasına üzülmüştü. Kendal Kemal'i sigara içerken görünce onun tahmin ettiğinden de daha çok bu evliliği istemediğini daha iyi anlamıştı.
"Kaba davranışım için özür dilemek istedim hatırlarsan düğünde hoş olmayan bir duruma düştük"
"Sizi tekrar tartışırken gördük Derya ile ama yanınıza gelmedik neden tartışıyordunuz?"
Kendal aslında bunu görmezden gelmeyi seçmişti o gün ama Kurtuluş'un İstanbul'da da Gülcan'ın yanına gitmiş olması kurcalamasına sebep oluyordu.
"Elbisesini mahvettiğim için yeni bir elbise hediye etmek istemiştim kabul etmedi o yüzden biraz tartıştık"
Kendal, bir ara düğünde Kurtuluş'un neden ortadan kaybolup sonra geri geldiğini anlamış oldu. Kurtuluş'un omzuna elini koyarak sıktı.
"O kız Said'in kardeşi attığın adıma dikkat et kendini de onu da yakma" diyerek uyarıda bulundu.
Kurtuluş başını salladı ve "Hiç unutmuyorum ki zaten" dedi.
****
Kendal odaya geldiğinde Derya çoktan ışıkları söndürmüş ve yatağa uzanmıştı. Kendal'ın aşağıdan gelmesi neredeyse bir saati bulmuştu. Kendal sürahiyi gürültü yapmayacak şekilde konsola bırakıp örtüyü kaldırarak yatağın içine girdi. Deryaya arkadan sarılırken yanağına tüy hafifliğinde bir öpücük kondurdu.
"Delalim uyudun mu?"
Derya henüz derin bir şekilde uykuya dalmamıştı.
"Kendal neden bu kadar geciktin"
"Kemal ve Kurtuluş ile karşılaştım aşağıda delalim biraz konuşmamız gerekti beklettiğim için özür dilerim"
"Sorun değil Kendal"
Derya kocasının göğsüne başını yaslarken Kendal kollarıyla karısını sarmaladı. Derya kısa sürede uyurken Kendal kardeşi Kemal'in durumunu düşünmekten gözüne pek uyku girmemişti. Sabah ise daha Derya uyanmadan kalkıp hazırlanmış ayna karşısında kravatını bağlamıştı.
Derya gözünü araladığında kocasını hazır bir şekilde görmesiyle geç kaldığını düşünerek hemen yatağın içinde toparlanmıştı.
"Kendal ne zaman uyandın?"
Konsolun üzerindeki telefonuna bakarken geç uyanmadığını fark etti.
"Yeni uyandım delalim"
Kendal yatağa yaklaşarak Deryanın tarafına geçip yatağın içindeki karısının şakağından öptü.
"Günaydın"
Derya dizleri üzerinde yükselirken kollarını Kendal'ın boynuna doladı. Kendal'ın yanağına tüy hafifliğinde öpücüğünü kondurdu.
"Günaydın"
Kendal'ın dudakları kıvrıldı. Dünden beri üzerinden atamadığı sıkıntı Deryanın öpücüğü ile kayboldu. Kendal, Deryanın uzaklaşmasına izin vermeyerek hemen dudaklarından bir öpücük çaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutlara Esir Olduk
Romance-Bu bir Güneydoğu Anadolu hikayesidir. Bir rüzgar eser kıyıdan, sönmez ateşin Bir ağıt kopar yüreklerden, kimse duymaz. Bir gözyaşı akar derinden, kimse silmez Bir çilen vardır çekilecek, kimse ortak olmaz Bir yalnızlık vardır, hiç gitmeyen Birde...