Yıldıza Basmayı Unutmayınız!
Keyifli Okumalar :)
Oya yere düşen yazmasını alarak avcunda sıkıp göğsüne bastırdı. Bir kez daha hıçkırırken gözyaşları elinin üstüne düştü.
"Bu yazmayı evlenmeden önce Resul hediye etmişti bana annesine söyleyememiş bana verebilmek için ablasına yaptırmış"
Derya ablasının elini sıkı tuttu. Gözlerini açıp kapatınca bir damlada onun gözünden düştü.
"Benim gitmem gerek Derya hemen gitmem gerek kocamın yanında olmam gerek"
Oya hızla çöktüğü yerden kalkınca Derya'da onunla birlikte kalktı.
"Tamam abla sakin ol sen çocukları hazırla ben Kendal'a haber vereyim olur mu kaldırayım onu"
Oya gözyaşlarını elinin tersiyle silerek başını sallayarak onayladı.
Derya Kendal'ı uyandırmak için merdivenleri inerken Oya çocukların kaldığı odaya doğru ilerledi.
Merdivenleri telaşla inerken bileğini burkunca Derya yuvarlanmamak için tırabzana sımsıkı tutundu canının acısıyla yüzünü buruşturmuştu. Gözlerini sımsıkı kapatarak açtı. Derin bir nefes alarak canının acısını unutmaya çalışarak ablasını düşünüp kalan basamakları dikkatlice indi. Ayağına bastıkça sancı saplansa da kısa sürede çok fazla acele ettiği için odaya gelmişti.
Doğruca Kendal'ın başucuna giderken elini Kendal'ın kolunun üzerine koyarak "Kendal," dedi. Abajuru yakarak odayı biraz olsun aydınlattı. Kendal Deryanın sesiyle gözlerini kırpıştırarak uyanırken sol tarafında olması gereken karısını sağında başucunda görünce hemen sağına tamamen dönerek "Derya'm ne oldu?" diye sordu.
"Kendal Antep'e gitmemiz gerek eniştem işte kaza geçirmiş hastanedeymiş"
Kendal üzerindeki örtüyü atarken "Durumu nasılmış?" diye endişeyle sormuştu.
"Hiçbir şey bilmiyorum Kendal ablam bu kadarını söyledi"
"Tamam delalim hemen hazırlan gidelim çocuklar ne olacak onları da götürecek miyiz?"
"Ablam çocuklarını yanında ister aklı bölünmesin onlarda bizimle gelirler"
"Tamam delalim"
Derya sabahlığını çıkarıp pijamalarından kurtulurken hemen dolabın kapağını aralamıştı. Uyku sersemliğini atmak için banyoya giden Kendal Deryanın sağ ayağının üzerine basmakta zorlandığını fark edince kaşlarını çatarak Deryanın ayak bileğine baktı.
"Derya'm sen niye ayağını havada tutuyorsun?" diye sordu.
Odak noktası tamamen Deryanın bileği olmuştu.
"Önemli bir şey yok Kendal burktum sadece merdivenlerden inerken"
Kendal onaylamaz bir ifadeyle başını hafifçe iki yana salladı.
"Antep de hastaneye varınca bileğini gösterelim" dedi. Deryanın yanına gelip dizinin üzerine çökerek Deryanın bileğini kontrol etmeye başlamıştı. Kendal dokununca Deryanın dudaklarından bir "ah" dökülmüştü. Kendal kızgın bir tutumla başını kaldırarak Deryaya baktı.
"Daha dikkatli ol delalim ya yuvarlanıp düşseydin ne olacaktı"
Kötü bir olayla karşı karşıya kalınca Deryanın direk kendini unutması Kendal'ın fazlasıyla canını sıkıyordu.
"Olurum Kendal ben sadece ablamı ağlarken görünce acele etmek istedim"
"Beni ayakta bekleme yüzümü yıkayıp geleceğim hemen" dedi. Derya başını sallayarak onaylayıp yatağa hemen oturdu. Kendisi söz konusu olunca Derya kocasının daha öncede fazlasıyla katılaştığına şahit olduğu için onun isteğine uymuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutlara Esir Olduk
Romance-Bu bir Güneydoğu Anadolu hikayesidir. Bir rüzgar eser kıyıdan, sönmez ateşin Bir ağıt kopar yüreklerden, kimse duymaz. Bir gözyaşı akar derinden, kimse silmez Bir çilen vardır çekilecek, kimse ortak olmaz Bir yalnızlık vardır, hiç gitmeyen Birde...