Keyifli Okumalar:) Uzun bir aradan sonra geri döndüm bundan sonra arayı bu kadar uzatmamaya dikkat edeceğim :)
Kendal bir sürü işle aynı anda ilgilenmekten artık kendinden geçmişti. Her gün Deryanın biraz daha iyi olması için çabalıyordu. Uzun uğraşlar sonucunda Derya'yı psikolog ile görüşmeye ikna etmişti. Doktor Erkin'in önerdiği psikoloğa bugün randevu almıştı ama öncesinde Doktor Erkin ile olan randevularına gideceklerdi. Bugün bebeklerinin cinsiyetini öğrenme günüydü. Kendal'ın içi içine sığmıyordu. Geç kalmamak için şirketten ayrılırken arabayı alıştırdığı gibi cebinden telefonunu çıkararak Derya'yı aramıştı. İkinci çalışta telefon açılmış genç kadının cılız sesi duyulmuştu.
"Kendal,"
İncecik bir sızı Kendal'ın yüreğine yine oturmuştu. Karısının sesi sokakta kalmış bir kız çocuğunu andırıyordu.
"Güzelim birazdan konakta olurum hazır mısın?"
Derya titrek bir nefes çekerek; "Hazırım," diyebilmişti.
Kendal'ın az da olsa dudakları kıvrılmıştı. Deryanın içine çektiği titrek nefes dahi heyecanını belli ediyordu.
"Avluda bekle güzelim ben gelince hemen çıkalım,"
"Tamam olur,"
Kapanan telefonun ardından Kendal hızını biraz daha arttırmıştı. Çok geçmeden konağın önüne geldiğinde camı sonuna kadar açarak kornaya bastı. Kapının önünde iki adam duruyordu.
"Rıfat bir sorun var mı?"
"Hayır, her şey yolunda abi,"
Derya korna sesiyle hemen konağın önüne çıkmıştı. Deryanın gelişiyle Rıfat yerinde durmaya devam etmiş. Genç kadının arabaya binmesinin ardından Kendal da arabayı çalıştırmıştı. Artık karısına nasıl olduğunu sormayı Kendal uzun süre önce bırakmıştı. Deryanın göz atları çökmüştü. Yüzünün rengi kireç gibiydi. Oldukça zayıflamıştı. Yediği şeyler çok sınırlıydı. Üstelik henüz aşerdiği hiçbir şeyde olmamıştı. Kendal karısına dokunduğu zamanlarda karısını incitmekten korkuyordu. Dışarıdan bakan biri Deryanın hamile olduğuna inanmakta güçlük çekerdi.
İkisinden de çıt çıkmamış kısa sürede hastaneye gelmişlerdi. Doktorun kapısının önüne geldiklerinde heyecanları artmıştı. Kendal karısını biraz daha kendine çekerek alnına yumuşacık bir öpücük kondurdu. Ne ağa olması ne de etraftaki insanlar umurunda değildi. O öpücükle Deryanın da etrafında ki her şey silinmişti. Sürekli kalbini ezip duran silindirin ağırlığı kalkmıştı. Çoğu zaman Derya da neden bu halde olgunu açıklayamıyordu. Anlatmak istedikleri boğazına diziliyordu. Babasının yokluğuna alışmıştı artık peki neden neden böyleydi? Sırf bunun cevabını alabilmek için Kendal'ın psikolog ısrarını kabul etmişti. Kendal için karnındaki bebeği için bunu yapmaya hazırdı ve ilk adımı bebeklerinin cinsiyetini öğrenerek atacak olmak içini titretiyordu.
Doktorun odasına girdiklerinde Doktor Erkin her zaman ki gülen yüzüyle karşılamıştı.
"Hoş geldiniz Kendal Bey Derya Hanım,"
Doktor Erkin evli çiftle farklı bir tanışıklıkları olduğu için hassas durumun da farkında olarak daha çok ilgilenme isteği duyuyordu.
Deryanın durgunluğuna rağmen parlayan gözlerinden heyecanlı olduğunu görebiliyordu. Kendal'ın da belli etmemeye çalışsa da heyecanı az çok anlaşılıyordu.
"Size verdiğim vitaminleri kullanıyor musunuz Derya Hanım,"
Derya mahcupça doktora baktı. Çoğu zaman vitaminleri unutuyordu ve Kendal hatırlatmasa içmesi için önüne koymasa aklına dahi gelmiyordu ve bebeğine dair vicdan azabı hissetmesine sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bulutlara Esir Olduk
عاطفية-Bu bir Güneydoğu Anadolu hikayesidir. Bir rüzgar eser kıyıdan, sönmez ateşin Bir ağıt kopar yüreklerden, kimse duymaz. Bir gözyaşı akar derinden, kimse silmez Bir çilen vardır çekilecek, kimse ortak olmaz Bir yalnızlık vardır, hiç gitmeyen Birde...