Boşanmak Şartı

Bölüm 64

Günlerdir yağan yağmur nihayet durdu.

Yağan yağmurda başlarını kaldıramayan bitkiler, yağmurun durmasıyla eskisinden daha geniş çiçek açtı. Koyu yeşiller meyve veriyordu, gökyüzü yüksek ve koyu maviydi.

Sonbahar her zamankinden erken geldi.

Şiddetli yağmurun ardından sokakları yeniden düzenlemeye başlayan imparatorluk halkı, festivalin kuruluş hazırlıklarına hız verdi.

Kuruluş Günü yaklaşırken Üçüncü Prens Sarayı dolmaya başladı.

Rosena, Kuruluş Günü ziyafeti için yeni bir kıyafet aldı.

Dolabında zaten bir sürü kıyafet olduğunu sanıyordu ama hava soğudu ve etkinliğin atmosferini düşünmek için Yerhan'ın iknasına kapıldı.

Rosena, Illian'ı birçok insanın önünde tanıtma fikrinden endişeleniyordu. Ancak Illian, Rosena'nın düşündüğünden daha olgun biriydi.

Geçtiğimiz birkaç ayda Illian çok büyüdü, yüz hatları daha belirgin hale geldi ve telaffuzu daha net hale geldi. Aynen Yerhan'a benziyordu ama gülümsemesi bir meleğinki gibiydi.

Birkaç gün önce Illian resmi kılıç ustalığı dersleri almaya başladı. Üçüncü Prens Sarayı'nda kılıç ustalığı dersleri almak için uygun bir yer olmadığından yakındaki bir eğitim sahasında ders aldı.

Illian ders için saraydan her çıktığında Rosena kendini tuhaf hissediyordu. Artık bu kadar büyümüş olduğunu düşünmeden edemiyordu.

Ve nihayet Kuruluş Günü günü geldi.

"Hoam..."

Rosena sabah erkenden uyandı ve giyinmeye başladı.

Vücudunu pürüzsüzleştirmek için gül suyu ve incilerin karıştırıldığı çiçek suyunda banyo yaptı.

Aralarında Ella'nın da bulunduğu üç hizmetçi Rosena'ya yardım etti ve onu tepeden tırnağa tımarladı.

Çoğunlukla düzgün bir şekilde toplanmış olan saçları aşağıya doğru sarkıyordu ve yanları doğal olarak kıvrılıp sabitlenmişti.

Başın dekorasyonu beyaz çiçeklerle tamamlandı.

Rosena giyindikten sonra bu sefer yeni bir elbise giydi. Uyumlu ama taze bir his veren Astania ve imparatorluk tasarımlarının bir karışımıydı.

Her şey hazır olduktan sonra Rosena koltuğundan kalktı. Zaten yorgun hissediyordu ama bugün hâlâ yapacak çok işi vardı.

Kuruluş günü haftasının ilk gününde imparatorluk ailesi imparatorluk sarayından ayrılarak başkente doğru yürüyüşe geçti. Ölçek harikaydı, imparatorluğun onurunu ve gücünü gösteriyordu.

Yürüyüşün sona ermesinin ardından imparatorluk ailesi, meydanın duvarında kısaca yüzlerini imparatorluk halkına gösterdi. İmparatorluğun eski geleneğine göre bu, halkın kraliyet ailesini görebildiği tek gündü.

Özellikle bu günlerde imparatorluk ailesinin statüsü yükselmişti ve herkes imparatorluk ailesini göreceği için heyecanlıydı.

Bu Rosena'nın ilk kez ortaya çıkışıydı.

Yine de imparatorluk halkı arasında üçüncü prens hakkındaki söylentiler pek iyi değildi, bu yüzden endişelenmeden edemedi. Uzun uzun düşündükten sonra bazı hazırlıklar yaptı. Artık Yerhan'a söylediğine göre yapması gereken tek şey bunu doğru yapmaktı.

Her şey hazır olduktan sonra Rosena, Illian'ın odasına yöneldi.

Illian hizmetçilerin dokunuşlarından hoşlanmadığından Rosena onu kendisi dekore etmek zorunda kaldı. Yine de o bir çocuktu, dolayısıyla çok fazla ele ihtiyacı yoktu.