İçerisi çok lükstü dışarısına göre. Bir çok koltuk sandalye ve benzeri şeyler vardı. Kamei Nhan bir koltuktan otururken bir eliyle bir koltuğu gösterdi Indria'nın oturmasını söyledi.
Kamei Nhan şuan elinde bir şişe tutuyordu bu şişe çok küçük boyutlardaydı ama içinde yeşil bir sıvı var.
"Çok özel simyacılar tarafından yapılmış bir sıvı vardır. Adı ise Cennetin gazabıdır, çünkü bu sıvıyı içen her kimse vücudunda bir saat boyunca acı hissetme oranı on kat artar. Yani oturarak bile acı çekebilirsin, elini sallarken eline çarpan rüzgar bile sana acı çektirebilir. Hemde vücuduna iğneler saplanıyormuş gibi. Elimde gördüğün şişenin içindeki sıvıyı görüyor musun, işte bu Cennetin gazabı. Bu odadan çıktığında bir daha hocalarla nasıl konuşman gerektiğini öğrenmiş olacaksın."
Indria şu anda gerçekten korkmuştu, o sıvıyı ne olursa olsun içmemeliydi. Kamei Nhan yavaşça ona yaklaştı ve şişeyi Indria'nın ağız hizasına getirdi. Indria'nın ağzına götürmeye başladı. Indria ağzını sıkıca kapattı bunu yaparken dişleri bile ağrımıştı.
Kamei Nhan ise bunu hiç önemsemedi ve Indria'nın ağzına doğru elini götürdü ve hiç kapatılmamış gibi açtı.
"Velet, unutmaman gereken bir şey var. Bu dünyada güçlü olan istediği her şeye sahip olur. Güçsüz olan ise elindekiyle yetinir, sen beni sinir ettin bunun dışında bir suçun yok. Ama bir güçsüz olarak bir güçlüyü sinir ettiğin için bu bir suç. Sonuçta bu dünyada güçsüz olanın yaşamaya hakkı yoktur."
Indria duydukları karşısında sinirlendi ve elini sıkıca sıktı.
Ama Kamei Nhan'a karşı faydasızdı her şey, sanki önünde kocaman ve hareket ettirilmeyen bir dağ varmış gibiydi.
Kamei Nhan Indria'nın ağzına dökmek için şişenin kapağını hemen açtı lakin daha dökemeden garip bir yeşil enerji tüm odayı kapladı.
"Hemen dur!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Indria
FantasyHayatım boyunca gerçeği aradım ama neyin gerçeğini? Merhamet dileyen acınası bir çok masum insan öldürdüm hem de gözümü kırpmadan. Sayısız canavarın hayatı benim ellerimde son buldu. Peki elime ne geçti? Koca bir hiç, ancak sonunda o gerçeği bulduğu...