Indria yavaş adımlarla ilerlerken kitaplara da göz gezdiriyordu, güçlü bir ayak tekniği yapabilecek saldırı arıyordu.
Indria kitaplara göz gezdirirken sonunda bir tane ayak saldırısı yapacak teknik bulmuştu. Indria kitabı açtı, kitabın zorluğu S idi buna şaşırmıştı ve içten bir şekilde sevinmişti.
Indria tekniğe göz gezdirince bu ayak tekniğinin üç aşaması olduğunu anladı. İlk aşama ayak saldırılarını iki kat güçlendiriyor ikinci aşamada ise ayak saldırıları altı kat güçleniyordu. Üçüncü aşamaya gelindiğinde ise ayak saldırıları keskin bir kılıç gibi kesebilecek seviyeye geliyordu.
Indria bu kitabı aldı ve boncuk bölümüne gitti ve yüzlerce mor boncuk önüne çıktı. Bu onu şoke etti çünkü; mor boncuklar sadece yeryüzü alemi zirvesindeki canavarlarda oluyordu. Üç tane mor boncuğa heyecanlı bir şekilde elini uzattı ve cebine koydu.
Dışarı çıktı. Dün Tiah'yla gittiği göle doğru ilerlemeye başladı. Bunun sebebi orada eğitim yapmak istemesiydi.
Indria göle vardığında gölde kimsenin olmadığını görünce sevindi. Önce tekniğe çalışmaya başladı ve çok kısa bir sürede birinci aşamayı öğrenmişti bile.
Birinci aşamayı kullanınca ayakları garip bir kırmızı enerjiyle kaplanıyordu. Indria bunun görüntüsünden memnun kalmıştı ve hemen boncukları cebinden çıkardı. Boncuklara baktı bunlardan birisin bile yutarsa seviye alabileceğine emindi.
Heyecanlı bir şekilde boncuğu ağzına attı ve dantianına girmesini bekledi ve dantianına girmişti. Heyecanlı bir şekilde gözlerini kapattı ve olacakları izlemeye başladı.
Lakin Indria'nın yüz ifadesi tamamen değişmişti çünkü dantianında en ufak bir değişiklik yoktu! %0.1 lik bir ilerleme bile olmamıştı. Indria bunu çok garip bulmuştu ve hemen konuşmaya başladı.
"Usta Usta boncuğu yuttuğum halde en ufak bir ilerle-" Daha sözünü tamamlamadan Indria ustası konuşmaya başladı, "Biliyorum söylemene gerek yok ama böyle bir şey olacağı çok belliydi. Senin vücudun, hayır senin ruhun çok anormal. Normalde gökyüzü aleminde uyanması gereken ruh sen Ruh alemindeyken uyanmış.Hayır muhtemelen köken aleminde uyanmış olmalı. Sakin ol ve soruma cevap ver.Bir anda çok yüksek bir seviye atladın mı?" Diye konuştu Genç Adam.
Indria hemen cevap verdi, "Evet savaşta yenilince çok aciz hissetmiştim kendimi köken alemindeyken ve bir anda bayılmıştım bir hafta sonra uyanınca Ruh alemine geçmiştim." Diye konuştu Indria.
Genç adam konuşmaya başladı, "Doğal olarak bir alem atlayacaksın. Bunun sebebi Ruh'un gücü. Gökyüzü aleminde ruhunu uyandırmak çok zorlu olur ve uyandıktan sonra bir seviye atlamış olursun. Yeryüzü aleminde uyandırmak neredeyse imkansız gibi bir şey ama sen köken aleminde uyandırmışsın. Köken aleminde uyandırdığın için Ruh gücü seni bir alem atlatmış ve senin bu kadar hızlı seviye atlaman ruh gücünün sayesinde. Senin ruh gücüne bağlı olarak dantianında değişmiş. Ama senin duyguların ve kişisel kinlerin ruhunu kirletti. Gökyüzü alemine kadar bir insan çok fazla değişir ve Gökyüzü alemine geçtikten sonra ruhunu uyandırınca pek farklı bir şey olmaz lakin senin gibi Ruh aleminde olan birisi ise daha bu alemdeyken içinde çok fazla kin var hayır bence senin içinde en ufak bir kin yok. Sen insanları zevk için öldürmek istiyor olsan da insan öldürünce en ufak bir hisse kapılmıyorsun bu da çok garip. İnsanları öldürmek istemene rağmen de aşık oluyorsun şu an Ruhun bir karmaşa içerisinde ve sen tek bir yol üzerinde yürüyene kadar seviye atlayamıyacaksın." Sakin bir sesle konuşmasına rağmen Genç Adam konuşurken bazı sözlerinde korku hissine kapılmıştı. Bunu kendisi bile anlayamamıştı neden korkuya kapıldığını.
Indria bu sözlerden sonra şok olmuştu ve her şeyi yeni yeni anlamıştı. Demek bu yüzdendi ama bir konuda şok olmuştu içinde en ufak bir kin yok muydu? Annesi ve babasını öldüren insanlardan nefret etmiyor muydu yani ?
Indria'nın beyni şuan tamamen bir karmaşa içerisine girmişti ve kendini sakinleştirmek için derin bir nefes aldı.
Düşüncelerini kontrol altına almaya çalıştı, içindeki nefreti düşünmeye başladı o şey nefret değilse neydi? Kendi kendini mi kandırıyordu kin diye düşünmeye başlamıştı.
Ama o anda Genç Adam'ın kızgın sesi geldi, "Böyle düşünerek kendi ruhuna zarar veriyorsun sadece! ruhunu arındırmalıyız. Senin gibi güçsüz birinin ruhunu arındırmak gözümü kırpmam kadar kolay olsa da bunu yapmayacağım ve sen kendin arındıracaksın ruhunu." Diye konuştu.
Indria kendini sakinleştirdi ve konuşmaya başladı, "Usta ne yapmam gerek?" Diye sordu.
Genç Adam sakin bir sesle konuşmaya başladı, "Sen o seviyede ruhunu arındırmaya çalışsan daha yüzde birini bile arındıramadan ölesiye acı çekersin. Bu acıya dayanamazsan bu seviyede kaldığın için gelişemezsin de yani ömür boyu bu seviyede kalabilirsin. Lakin sen benim öğrencimsin ve benim öğrencimin acıya katlanması şarttır. Onun için o acıya dayanarak ruhunu her gün arındıracaksın. Ruhunu tamamen arındırman yıllar bile sürebilir." Diye konuştu.
Indria duydukları karşısında şok olmuştu her arındırmasında ölesiye acı çekmek mi ? Hemen konuşmaya başladı, "Usta yıllar boyunca bu seviyede kalırsam çok geride kalmaz mıyım?" Diye sordu.
Genç adam kahkaha atarak konuştu,"Velet sen kendini çok beğenmişsin evrende senin yaşında olup da Natural aleminde olan milyonlarca insan var sen zaten çok geride kaldın. Birazcık daha geride kalman sorun değil ama asıl sorun çok geride kalırsan bu klandan atılacaksın ki bu pek önemli değil. En azından benim öğrencim böyle çöp gibi bir yerde eğitim görmeyi hak etmiyor onun için atılana kadar eğitim yapacaksın tekniklerle." Diye konuştu.
Genç adamın konuşmasından sonra Indria pek bir şey demedi ve tekrar konuşmaya başladı, "Usta ben nasıl arındıracağım ruhumu. Az önce cevap vermedin." Diye söyledi.
Genç adam konuşmaya başladı, "Meditasyon pozisyonuna girip gözlerini kapat ve bir anda şeffaflaşmaya başlayıp parladığını düşün." Dedi Genç Adam.
Indria hemen dediğini yapmaya başladı lakin bunu yapmaya başladığı an sanki tüm damarları vücudundan çıkacakmış gibi hissetti ve kan kustu.
Hayatı boyunca daha önce böyle bir acı yaşamamıştı. Daha başlamadan kan kusmuştu. Bir an ruhunu arındırmanın imkansız olduğunu düşündü ve konuşmaya başladı ağzındaki kanı temizlerken," Usta kan kusacağımı söylememiştin." Diye söyledi kan kusmuş olsada gözlerini açtığı an tüm acı yok olmuştu.
Genç Adam konuşmaya başladı, "Hahaha doğru lakin kusmayacaksın da demedim" Diye konuştu alaycı bir şekilde.
Indria böyle acı çekerse ömür boyu bu seviyede kalacağına ikna olmuştu bile.
Yazar Notu - Arkadaşlar artık mesela tekniğin öğrenme aşamalarını anlatmayacağım hem daha zor oluyor yazmak hemde hayal etmek zor oluyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Indria
FantasyHayatım boyunca gerçeği aradım ama neyin gerçeğini? Merhamet dileyen acınası bir çok masum insan öldürdüm hem de gözümü kırpmadan. Sayısız canavarın hayatı benim ellerimde son buldu. Peki elime ne geçti? Koca bir hiç, ancak sonunda o gerçeği bulduğu...