Kaderimi Kendim Yazarım! (1.Kitap-Geçmişin Pişmanlığı)

22.Bölüm: Büyük Güçler

Leila şaşkınlıkla Nicolasa baktı. 'Bu imkansız, Alut klanımız da büyüdü. Bu mümkün değil...' dedi hızlıca reddetti. Leila gibi her olasılığı düşünen birisi için bile buna inanmak mümkün değildi. Alut daha bebekken klana gelmişti, klan ona çok iyi bakmıştı. Daha 16 yaşında olmasına rağmen klanda saygın bir pozisyonu bile vardı. 

Nicolas iç çekti, eğer kendi anılarında bulmamış olsa ve birisi ona söylese aynı tepkiyi verirdi.

'Fakat bu gerçek ayrıca sadece bu kadar değil. Simya Dükkanında 3 tüccar, Alut ve Simya Dükkanın sahibi olan yaşlı adamın bir konuşmasına şahit oldum. Eğer bunu duymamış olsam tesadüf olabilirdi.' dedi Nicolas. Gerçekler bitmiş ve tam yalan kısmına geçmişti.

Leila sorgulayan gözlerle Nicoalsa baktı. Nicolas anlatmaya devam etti.

'13 Hafta sonra, klanda bir suikast düzenleyecekler ve bu suikast sonucunda annem ve babam ölecek.' dedi Nicolas. Leila başının döndüğünü hissetti, yumruklarını sıktı ve uzun tırnakları elini deldi. Aklı karma karışıktı fakat inanmayı reddetti.

'Bu imkansız, ablam bir Büyük Üstat ve eniştem Üstat Seviye iki güçlü kişi. Bir Dünya Seviye Aziz bile onlara gizlice zarar veremez. Bu imkansız...' dedi.

'Evet fakat 13 hafta sonra o gün, dolunaya denk geliyor. Aynı zamanda bir çeşit zehirden bahsettiklerini duydum. Tütsü veya tatsız ve renksiz bir zehir olabilir.' dedi Nicolas. 

Leila Nicolas tarafından verilen parça bilgileri anında birleştirdi. 13 hafta sonra dolunay vardı. Su büyücüsü olan herkes dolunayın düzenini bilirdi çünkü dolunay Su Büyücülerinin güçlerinin en zirvede olduğu zamandı aynı zamanda en huzursuz oldukları zamandı. Bu patlayıcı gücü zorunda olmadıkları sürece açığa çıkartmak istemiyorlardı ve Akira'nın işi çok daha zordu. Mor Renkli buz büyücüsü olarak dolunayın etkisi çok daha şiddetliydi ve bütün gece acı çekiyordu. Ablasının bu acıyı azaltmak için bazı ilaçlar ve tütsü kullandığını en iyi bilen şüphesiz Leila idi. 

Elbette Alut onların odasını hazırlamakla sorumluydu ve tütsü ile ilaçlara sadece Alut dokunuyordu. Nicolasın teorisi bir anda mantıklı bir hal almakla kalmadı kanıtlanmıştı. Leila şaşkınlıkla Nicolasa baktı, öfkesini yuttu.

'Bunun senin kamuflajını kaldırmanla ne ilgisi var ?' dedi Leila. 

'Elbette çok ilişkisi var. Annem ve Babam güçlü hedefler ve onları öldürmek çok zor fakat ben öyle değilim. Bir serseri olduğum için görmezden geliniyorum ve bu bana hareket imkanı sağlıyor fakat Annemle babamın ölümü klanın felaketi olur. Eğer ben üstün bir profil çizersem dolasıyla önce klanın geleceğini yok etmek için harekete geçecekler ve bana yönelecekler. Böylece Annem ve babam daha güvende olacak ayrıca onların korumasında bende zor bir hedef haline geleceğim. Bunu yapmazsam saldırıların birisi başarısız olsa bile başka denemeler olacak. Fai Krallığı ile Fei Klanı akrabalık bağı ile iç içe geçmiş durumda. Klanımızdan insan devşirmeleri zor değil.'

Nicolas kendini biraz kahraman gibi göstermiş olsa da durumu açıklamanın daha iyi bir yolunu düşünememişti.

'Saçmalık! Nasıl hayatını böyle tehlikeye atarsın!' diye bağırdı Leila. Nicolas iç çekti, 'Teyze ben iyi olacağım fakat annemle babam ölürse bende onlarla birlikte ölürüm. Eğer ben dikkatleri üstüme çekersem hala annemin ve babamın korumasına sahip olacağım. Herkes Anne kaplanın yavrusunu kendinden daha çok koruduğunu bilir. Bu klan için almak zorunda olduğum bir risk.' dedi Nicolas. Leila cevap vermek istedi fakat söyleyecek bir şey bulamadı.

'Peki o simya formülü, açıkça Büyük Üstat Iter'in formülüydü.' Leila sorguladı. Nicolas iç çekti ve başını eğdi.' Teyze ne yazık ki bunu anlatma yetkisine sahip değilim. Sadece gölgelerden birisinin Fei Klanını korumak istediğini bilmen yeterli.' dedi Nicolas. Bunu açıklamanın hiç bir mantıklı yolu yoktu bu yüzden Nicolas gizlemeye çalıştı. Leila ise daha fazla ısrar etmedi. Nicolasın gücünde ki yükseliş elbette kişisel çalışma ile elde edilmekten uzaktı. Eğer öyle olsa bu dünyada kimse Nicolastan daha büyük bir dahi olamazdı.