Ağaçların arasından rüzgar gibi geçip Nicolas siyah kıyafetli cesedin yanına ulaştı. Üstünde siyah renkli bedenini saran kıyafet vardı. Saçları siyah bir boneyle örtülmüştü, yüzünde siyah renkli Nicolasın mürekkep olarak tahmin ettiği bir kamuflaj boyası vardı. Belinde kısa bir kılıç vardı. Kılıç kemerinin etrafına dizilmiş 30 kadar fırlatma şişi bulunuyordu. Her bir şiş siyah boyayla kaplanmıştı ve dökme demirden yapılmıştı. Sağlam olsalar da çelik kadar hafif ve hızlı olmalarına imkan yoktu.
Çelik oldukça değerliydi ve ancak Fei Klanı gibi büyük güçler pervasızca çelik kullanmaya cesaret edebilirdi. Nicolası öldürmek için bile olsa, suikastçıların ancak bıçakları çelik olurdu.
Nicolas ise ne bıçağına ne de belinde ki fırlatma şişlerine odaklandı. Onun hedefi sıkıca kapatılmış bileğiydi. Eğilip suikastçının bileğini yakaladı ve kaldırıp bileğini saran kumaşı çekti. Çekmesiyle birlikte saklı bilek bıçağını görmüştü.
Kıta da sadece ki her suikastçının seviyesi vardı ve bunlar Aziz Alemlerinden farklı olarak kendileri için yarattıkları rütbeleri idi. Acemi Suikastçılar düşük sınıftı ve neredeyse hiç konumu olmayan kişilerdi. Nicolasın öldürdüğü Suikastçı ise Genin seviye suikastçıydı. Yaşına bakıldığında hala Genin olması onun tecrübeli fakat yeteneksiz olmasından dolayı olduğu anlaşılıyordu. Genin Seviye olan suikastçılar rütbelerinin belli olması için gizli bir bilek bıçağı mekanizması elde ediyordu. Bu mekanizmanın planları İmparatorluk hazinesinden daha sıkı korunuyordu. Kimse kendisi için bir tane yapamazdı, kopyaları vardı fakat hiç birisi gerçeği gibi etkili değildi.
Orijinalinin özelliği hızı ve kullanım biçimiydi. Kullanım şekli son derece özeldi ve sadece Genin rütbesinden itibaren kullanmaya başlanırdı.
Genin Rütbesinde alından bıçağın bilek kaplaması kahve rengi deriydi ve bıçak genellikle priçten yapılırdı. Saklı bilek bıçağı mekanızması bileğin geri itilmesiyle ileriye atılırdı ve çıkış anında yarattığı güç bir kayayı parçalamaya bile yeterdi. Aziz Enerjisi ile desteklendiğinde ise gücü çok daha yıkıcı olurdu.
Genin Seviyesinde verilen saklı bilek bıçak mekanizması prinçten yapıldığı için tepki hızı bir saniyenin yarısında gerçekleşirdi.
2. Seviye Genin olan kişi ise iki kolunda da Bronz saklı bilek bıçağı mekanizması taşırdı.
Bir sonra ki rütbe ise Chuunin di. Bu seviyede olan suikastçılar kıta da en çok aranan kişilerdi. Hızları, güçleri ile kendilerini kanıtlamışlardı. Ninjitsu ismi verilen özel içsel bir tekniğe sahiplerdi ve bu sayede Aziz Enerjisini farklı bir yol izleyerek ilizyonlar yaratmakta, klonlar oluşturmakta veya bedenlerini gizlemekte kullana biliyorlardı.
1. Seviye chuunin olan kişinin iki bileğinde Çelik saklı bıçak bulunuyordu.
2. Seviye olan chuunin bileğinde ise iki tane titanyum saklı bıçak mekanizması bulunuyordu.
Arada ki fark ise sadece malzemeleriydi lakin verdikleri güç ve dayanıklılık bakımından son derece güçlülerdi.
Son olarak ise jounin rütbesi mevcuttu. Suikastçıların en tepesinde hala görev alan kişilere verilen rütbeydi. Kendi suikastçı ordularına sahipti, eğer Kutsal Kilisenin kardinalini öldürmesi gerekirse öldürürdü. Kıta da en korkulan kişilerdi aynı zamanda eşine az rastlanan tek boynuzlu at gibilerdi.
Jounin olan kişi seviyelerden sıyrılmış durumdaydı ve iki bileğinde Aziz silahı olarak bilinen ve yapımında Aziz Enerjisi kullanılmış Mitril den yapılan saklama bıçak mekanizması bulunuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (1.Kitap-Geçmişin Pişmanlığı)
Fantasía#1 Fantastik 'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa dah...