Drahma İllüzyon Tekniğinin özelliği mutlak illüzyona sahip olmasıydı. Şeytani enerji, ruh ve zihinsel enerjiyle birlikte kozmik enerjiyi kullanıyordu. Görme, işitme,tat alma, hissetme ve koku alma duyularını tamamen maniple etmekle kalmıyor ruhsal algıyı, zihinsel gücü bile devre dışı bırakıyordu. Korkunç bir teknikti, ciddi zayıflıkları vardı fakat bir defa illüzyonun etkisine girdikten sonra kurtulmak imkansıza yakındı.
Muazzam zihinsel güce ve farkındalığa sahip olmadığı sürece bir kişinin illüzyondan kurtulmasının yolu yoktu. Tamamen etki altına alınıyordu bu sebeple birden kendisini farklı bir ortamda bulunca şüphelenemiyordu zira bütün duyuları, ruhsal algısı ve zihinsel enerjisi bastırılıyordu.
Eğer ruhsal algısı ile araştırma yaparsa sadece illüzyonun gerçekten var olduğunu tespit edebilirdi zira ruhsal algıda bir çeşit duyu ve hissetme biçimiydi. Mutlak İllüzyonun içinde herşey gerçek gibiydi. Trop Sator bu sebeple depolama yüzüğünü çıkartıp, bağı bozarken korkuyla titriyor ve en ufak şüphe duymuyordu.
Odin cüceler için bir tanrıydı ve en güçlü tanrıydı. Laneti korkunçtu, cüceler için ölmek lanetlenmekten çok daha iyiydi ve lanetlenmemek için her şeyi yapabilirlerdi. Trop Sator depolama yüzüğünü tek gözlü kara kurda gönderirken, aslında Nicolasa teslim ettiğinin farkında bile değildi.
Kara Kurt emredici tonda söyledi ve başını çevirip, yerde yarı ölü halde ki Bunduz Jimu ya baktı. 'Öldür onu!' dedi hırlayarak.
'Emredersiniz tanrıların tanrısı yüce Odin!' Trop Sator çekicini kavradı.
Kolezyumda ki cücelerin neredeyse hepsi ayağa fırlamıştı, kimse neler olduğunu anlamıyordu.
'Yüce Odin! Yüce Odin, 1. Kaptanın zihnine girdi!' dedi bir kişi inanamayarak fakat hemen ardından başka bir cüce konuştu.
'4.Kaptan, Odin ve Thor adına yemin etmişti ve yeminini bozdu bu sebeple tanrıların öfkesini çekti fakat 1.Kaptan müdahale edince, Yüce Odin bizzat müdahil oldu! ' dedi başka bir cüce. Kolezyum da ki kalabalık tamamen salaklaşmış bir şekilde onları dinliyor, bir yandan da arenada ki ringe bakıyordu.
'BUNLAR APTAL MI?' dedi bir kişi şaşkınlıkla sonra eliyle Nicolası işaret etti, 'Odin değil, Nicolas denen yeni öğrenci emir veriyor! Bunu nasıl görmezden gelirler ?' dedi Nicolasın ölmesini isteyenlerden birisi yaşananlara inanamadı.
Cüceler, Odinin adı geçince adeta düşünme yetisini kaybetmişti. Her şey açıktı oysa ki.
Trop Satro şüphe bile etmeden Bunduz Jimuyu öldürecekti fakat bu kadar kolay olayacak mıydı ?
Sarı ve beyaz cübbeli 7. kutsal çocuk Paul daha fazla bu sahneyi izleyemedi ve yüksek sesle bağırdı.
'UYAN!' Sesi bütün kolezyum da yankılandı. Nicolasın kaşları anında çatılmıştı ve Trop Satronun adımları bir anda durmuştu. İllüzyon dünyası bir cam parçası gibi parçalara ayrılırdı ve gerçekliğe döndü. İllüzyonun etkisinden kurtulmasıyla, her şeyin sahte olduğunu anlaması uzun sürmedi.
Nicolas başını kaldırıp 7. kutsal çocuk Paula baktı. 'Ölüm arıyorsun!' dedi sert bir şekilde.
'İBLİS! HAYATININ SON GÜNLERİNİ YAŞIYORSUN!' Kutsal Çocuk Paul nazik değildi, kutsal kilisenin önemli bir üyesiydi ve geleceği sınırsızdı aynı zamanda Akademide önde gelen öğrencilerden birisiydi ve Nicolasa tabiatı gereği düşmanlık beslemesi bir yana, onun kadınını hanın ortasında adeta kamuya açmıştı.
'SEN!' dedi bu esnada Trop Satro nefretle Nicolasa baktı, hayatı boyunca kimse onu bu kadar aşağılamamıştı. İllüzyonun kırılmasıyla her şeyi anlamıştı fakat nasıl illüzyona girdiğini çözememişti. Buda onu daha öfkeli hale getirmişti.
![](https://img.wattpad.com/cover/156633054-288-k770283.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (1.Kitap-Geçmişin Pişmanlığı)
Fantastik#1 Fantastik 'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa dah...