Kıta da resmi bir iş yapabilmek için şirket kurmak gerekiyordu. Bununda belli prosedürleri vardı, öncelikle bütün kıtaya yayılmış Ticaret Birliğine şirketin kuruluş evrakları gönderilmeliydi. Kurucunun orada olması gerekli değildi.
Diğer bir nokta ise şirketin faliyet alanları ve kuruluş sermayesinin belirlenmesiydi. Faaliyet alanları için Ticaret Birliğinin yetkisi yoktu, onlar sadece bu faaliyet alanlarını onaylaya bilirdi. Faaliyet alanları ile ilgili resmi izinler şirketin kurulduğu toprakların yöneticisi tarafından onaylanırdı. Elbette Klan Liderleri yada Dükler bu tarz olaylarla ilgilenmezdi, bunun yerine onların adına inceleme yapan personeller vardı.
Kuruluş Sermayesi ise Ticaret Birliği tarafından onaylanması zorunlu olan şeydi. Sonuçta bir kişi parası olmadığı halde şirketini 1 Milyar Altın sermaye ile kurduğunu söylerse bu kıta için bir felaket olabilirdi.
Sermayenin onaylanması için belirli prosedürler vardı. 1 Milyon Altına kadar olan sermaye herhangi bir banka tarafından resmi belge ile varlığı kanıtlandığı sürece şirket bu sermaye ile kurula bilirdi.
Eğer miktar 1 Milyon Altından yüksek ise 10 Milyon Altına kadar bu sefer bankanın paranın resmen var olduğunu kanıtlaması ve teminat vermesi gerekirdi.
10 Milyon Altından 50 Milyon Altına kadar olan sermayelerde ise süreç daha karmaşıktı. Önce banka veya feodal lordun onayı gerekiyordu bundan sonra altının varlığına şahitlik edecek ve bunun için kefil olacak sermayeyi karşılayacak kadar mülke sahip kişiler olmalıydı.
50 Milyon Altından 100 Milyon Altına kadar ise, Bankalar devreden çıkıyordu sadece Feodal Lordların onay verme izni vardı ve bununla birlikte Feodal Lord bu sermayeye kefil olmalıydı. Eğer Şirket bu sermayeye sahip değilse ve yalan beyanda bulunmuşsa, kefil olan Feodal Lord sermayeyi tamamlamak zorunda kalırdı. Yoksa ciddi cezalar vardı, hem şirket ortakları hemde Feodal Lord için.
100 Milyondan yukarı olan her miktar için ise Krallar yada Krallar ile denk veya daha güçlü olan büyük güçlerin kefil olması zorunluydu. 100 Milyon altın inanılmaz bir miktardı ve Fai Krallığı topraklarında bu işlemler yapıldığı için bahsi geçen Miktarların hepsi Fai Krallığı Altını cinsindendi fakat Nicolasın sermayesi 250 Milyon Simya Birliği Altınıydı. Bu da 500 Milyon Fai Krallığı Altını ediyordu.
Fei Klanının boyunu fersah fersah aşan bir miktar olmakla birlikte Fai Krallığı bile bu miktara kefil olmaya cesaret edemezdi. Nicolas Simya Birliğinin Üstadı olmasa, asla bu paraya kefil olacak birisini bulamazdı.
Bu sebeple Global Corp.'un kuruluş belgesini Fei Klanına göndermişti ve Fei Klanından bunu Simya Birliğine yollamasını istemişti.
Fei Klanı onun adına işlemleri halledecekti ve Simya Birliği kefil olacaktı. Nicolas bir Üstattı aynı zamanda kendi topraklarında ki Simya Birliği onun kontrolü altındaydı. Bu Simya Birliğinin bir kuralıydı, bir doğduğu yerde ki yada uzun zamandır yaşadığı yerde ki Simya Birliği Şubesinin en yetkili yöneticisi olurdu.
Hanry veya Akira Nicolasın bu büyük miktara sahip olmasına başlangıçta şaşırmış olsalar da düşününce gayet mantıklı gelmişti fakat Nicolasın bir şirket kurarak ne yapmak istediğini tam olarak çözememişlerdi. Fikirleri olsa bile, spekülasyon yapmaktan ileriye gidemiyorlardı.
Hanry, Josef ile Global Corp. un belgelerini ve Nicolasın Simya Birliğine yazdığı mektubu Simya Birliğine taşıdı.
Elbette Simya Birliği belgeleri okuyunca titremiş ve aptal aptal Josefe bakmıştı.
Masanın ardında ki kırmızı cübbeli adamın gözleri büyümüş elleri titriyordu. Çok yaşlıydı, öyle ki kaşları bile gözlerine düşmüştü. Kırışıkları aynı buruşmuş yatak örtüsünü andırıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (1.Kitap-Geçmişin Pişmanlığı)
Fantasy#1 Fantastik 'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa dah...