Nicolas daha handan bir kaç yüz metre uzaklaşmıştı ki, bütün Akademiyi kaplayan inanılmaz bir çığlıkla irkildi. Hemen başını çevirip, hala görünür halde olan Hana baktı. Korkmamıştı veya pişmanlık duymuyordu sadece soğuk bir şekilde gülümsedi. 'Sana kim bu kadar cürretkar ol dedi ki?' kendi kendisine söyledikten sonra iç çekti. 'Erken bozuldu, sanırım birileri kendini tutamadı.' dedi Nicolas başını hayal kırıklığı ile salladıktan sonra hiç bir şey olmamış gibi yürümeye devam etti.
Akademide dolaşmak, nerede ne olduğunu kendi gözleriyle görmek istiyordu. 1 ay boyunca sıkı eğitim yapmıştı, sonra bir kaç gün atılım için çaba harcamıştı. Sürekli eğitim iyi değildi, arada sırada kendisine zaman ayırması gerekiyordu ayrıca artık farklı problemleri vardı.
Atılım yapmadan önce belli bir zaman beklemek zorunda kalmıştı fakat şimdi atılım yapmak için çekirdeğini beslemek zorundaydı ve altı farklı enerjiye sahip çekirdeğini beslemek için altı farklı enerji özümsemeliydi. Hepsini doygunluğa ulaştırmalıydı ve bu basit değildi.
Onun ihtiyaç duyduğu kaynaklar, normal birisinden onlarca kat fazlaydı. Sadece Büyük Aziz iken kırmak için Saf Güneş Hapı kullanmıştı. Bu hapta 1 damla kutsal antik hayvan olan Üç bacaklı karganın kan özü vardı. Buradan bile ne kadar inanılmaz bir hap olduğu anlaşıla bilirdi.
Sagu İmparatorluğu hazinesinde ki en değerli hap değildi belki ama en değerliler den birisiydi. Nicolasın şuan ki seviyesiyle yapamayacağı kadar güçlü bir haptı zira kan özünün içinde barındırdığı enerji olağan üstüydü.
Tekrar atılım yapmak için artık zaman ihtiyacı yoktu, gerekli kaynakları topladığı sürece şuan bile atılım yapabilirdi fakat böyle bir zenginlik neredeydi ? Sagu İmparatorluğu hazinesi bile Nicolasın enerji merkezinde ki enerjiler kadar çeşitli değildi.
Hayat Enerjisi, Ölüm Enerjisi, Kutsal Altın Ateş, Şeytani Enerji, İlahi Enerji ve Kara Yıldırım Enerjisi. Hayat Enerjisi ve Ölüm Enerjisini problem etmedi, Kutsal Altın Ateşte yeterli olmasa bile hala kaynak bakımından mevcuttu. Şeytani Enerji sıkıntısı da yaşamıyordu fakat İlahi Enerji hiç yoktu, Kara Yıldırım Enerjisi ise dişinin kovuğuna bile yetmezdi.
Bu sebeple bu alemin faydalarını kullanmak istedi, şuan odaklanması gereken tek şey niyetti. Niyet gücünü artırmalı ve kavraya bilir olduğu 5 görseli kavramalıydı. Altıncı görsel ise, ona bir teknik vermişti ve bunun içinde henüz hazır olduğunu düşünmüyordu. Ayrıca tekniğin kozmik enerji inişine sebep olacağına inanıyordu ve kesinlikle kısa süreli olmayacaktı.
1. Aşamaya ulaşmak için belki günler veya haftalar boyunca el mührünü sabit bir şekilde tutarak oturması ve kozmik enerjiyle yıkanması gerekiyordu. Kozmik Enerjiyi bu kadar uzun süre tutarsa, Aziz Yıldız Akademisi bir yana, Tarikat bile onu sorguya alırdı.
Nicolasın, İlahi Yıldırımla yıkanması bile büyük olay olmuştu. Kalpa Sütünunu çektiğini zaten Elçinin bildiğine emindi. Hala hayatta olmasının tek sebebi, bunun çok nadir gerçekleşiyor olması ve Nicolasın aşırı şanslı olduğunu düşünmeleriydi. Eğer Nicolasın bunu sürekli hale getirecek bir tekniğe sahip olduğunu bilselerdi, adil davranıp bunu ona bırakırlarmıydı ? Yoksa kendileri için mi alırlardı?
Şüphesiz kendileri için alırlardı, eğer biraz dürüstseler Nicolasın ekimini sakatlar ve onu hayatta bırakırlardı, eğer kimsenin öğrenmesini istemiyorsalar. Nicolas bir yana, tanıdığı herkes, bu sırrı bilme olasılığı yüzünden yok edilirdi.
Aynı şekilde Kozmik Enerjiyi sürekli olarak indiren ve onunla yıkanan birisini nasıl rahat bırakırlardı? Nicolas güvenli bir yer bulmadığı sürece asla bu Dövülmüş Deva Bedeni tekniğini kullanmayacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (1.Kitap-Geçmişin Pişmanlığı)
Fantasia#1 Fantastik 'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa dah...