Herkes kahvaltı için masaya toplanmıştı. Duygu'nun sert bakışları Yılmaz'ın üstündeydi. Bense gülmemek için kendimi zor tutuyordum . Ortamdaki sessizligi Azer bozdu.
"Siz niye sabah bağırışıyordunuz öyle "
"Azer bey abi senin bu kardeşin önünü görmüyo "
"Ne alakası var kızım ya sen çıktın bi anda önüme "
"Oğlum kapıyı tıklamak için bekliyodum ben sen geldin çarptın bana "
"Ne bekliyon o zaman tıklasaydin hemen "
"Allahım hem suçlu hem güçlü ya " Fadik teyze , Azer , ben hepimiz onlari izliyorduk. Bi Duygu'ya bi Yilmaz'a bakiyorduk.
"Tamam çocuklar tartişmayın bakayim . " dedi Fadik teyze. "Yilmaz sen carpmıssın kıza özür dile " Yilmaz benim ne sucum var der gibi Fadik teyzeye bakti.Sonra Duygu'ya dönüp özür diledi. Duygu bir savas kazanmişçasına gülerek Yılmaz'a bakıyordu.Bana dönüp konusmaya başladı.
" Karaca sabah gelirken Celasun'la karşılaştım. Akşam uygunsan seni alıcakmış " Azer Karaca'ya sert bakişlarla dönmüş , Karaca ise ne olduğunu anlayamamişti.
"Ne alaka ya bana öyle bir şey söylemedi "
"Bilmiyorum arayip sorarsın işte "
"Pek seviyo seni bu Çilesun mudur nedir " dedi Azer . Sinirlendiğini anlamıstım.
"Önemli olan benim kimi sevdiğim " dediğimde Duygu'nun gözleri açilmış bana Azer' işaret ediyordu. İşte şimdi anlamiştı o da onu sevdiğimi . Ama Azer yüzüme bile bakmamıştı.
"Hadi Yilmaz çıkalim depoda işimiz var "
"Tamam abi " Annesini öptü. Suratıma bile bakmadan hizlica evden çıktı.
Üçümüze kahve yaparken Fadik teyze Duygu ile samimiyeti ilerletmişti. Bense Azer'i düsünüyordum. Ona kızmaya hakkım yoktu. Çünkü ben de ona ayni şeyi yapmıştım. Bu düşüncelere daldığımdan cezvedeki kahve taşmıştı. Bende ortalıgı temizleyip tekrar yaptim. Kahveler hazirdı . 1 2 saat oturmuştuk. Akşam oldugunda Duygu gitmişti ben de Celasun'un gelcegini bildigimden montumu alıp çıktım. Zaten evde boğuluyor gibiydim. Kapidan cıktıgimda Azer'in arabasini gordüm. İndiginde hala sinirli oldugunu anlamiştım. Yanimdan gecicekti ki kolundan tutup durdurdum.
"Yüzüme bakmıcak mısin , hiç konusmicak mısin benimle Azer "
"Bırak Karaca hadi git sen koş Celasun'a "
"Azer , özür dilerim yapma boyle , hemen gelicem söz veriyorum "
"Karaca bu çocuk sürekli dibinde , hergün seni arıyo senden hoslanı.. tövbe ya "
Azer'e bunu inkar edememiştim. Çünkü geçmiste ben onu sevmiştim , ben vazgectigimde de o beni sevmişti.
Suskunluğumu farketti . Tekrar üstüme gelmeye başladı."Niye susuyosun , çünkü biliyosun "
"Ben seni seviyorum ama , hemen gelicem , geldiğimde konusucaz tamam mi "yanagından öpüp arabaya dogru koştum. Celasun gelmis beni bekliyordu. Beni kendine çekti ve yanagımdan öptü. Ne olduğunu anlayamamıştim bile . Azer'e baktığımda elini yumruk yapmiş çok sinirliydi.Hızlica yanimiza dogru yürümeye başladı.Yilmaz gelip durdurmasaydı geberticekti Celasun'u. Karaca'yı arabaya bindirdi.
"Napıyosun sen Celasun ya ne diye öpüyosun sen beni hangi hakla "
"Yapma Karaca hala birbirimizi seviyoruz kabul et artik "
"Ne saçmalıyosun ya ben Az.."
"Sen ne "
"Hic"
"Sen o herife aşıksın dimi "
"Sacmalama , hem sanane ya sen bana karışamazsin "
Azer gördügü manzaradan sonra arabaya binip basti gaza ve ilk durak olarak bir bara geldi. O anı düsundukce kafasina dikliyordu viski dolu bardaklari. İyice sarhoş olmuş kendinden geçmişti. Eve çoktan dönmüş olan Karaca Azer'i bulamayinca defalarca aramişti. Ama Azer kimsenin telefonlarini açmıyordu. Daha fazla dayanamayıp masaya kafasini gömdü Azer . Geldiginden beri Azer'i izleyen kadın bu fırsattan yararlanmaktan hiç çekinmedi.Azer'i kaldırdı yukardaki odalardan birine çıkardi. Yavasça yataga yatırip üstündekileri çıkarmaya başladı. İçine sıkıntı düşen Karaca ise ne yapacaginı bilemediginden odada dört dönüyordu. Azer'in odasına gitti yatagina uzandi . Kokusunu içine çekerek ağlamaya başladi . Sanki Azer'in baska bir kadinin kollarinda olduğunu hissediyordu .Kadın Azer'in üstünü çıkardıgında bu sefer kendi üstünüde çıkarmaya başladı . Artık bu duruma engel olacak bir şey kalmamışti. Azer Karaca'yi aldatmıştı ama bundan sabah kendine geldiginde haberi olacakti. Karaca ağlaya ağlaya uyuya kaldı.
Sabah zar zor gözlerini açtığında Karaca tekrar Azer'i aradi. Defalarca çalan telefon sonunda açılmıştı. Barmen telefonun orda unutuldugunu sahibinin yukariya ciktigini söyleyince Karaca tekrar ağlamaya başladi. Evden hizlica çıkıp adrese doğru gitmek için taksi bekledi. 15 dk sonra adrese vardi. Barmene dogru gittiginde Azer'in telefonunu uzattı . Yukarıyı gösterdiğinde korkan adimlarla gözlerinde yaşlarla çıktı. Yavasça kapıyi actıginda gördüğü manzarayla daha çok aglamaya başladı. Azer yaninda bir kadinla yataktaydı. Uyanmak üzereydi. Gözlerini yavasça açıp Karaca'ya bakti. Yan tarafina döndügünde o da ne oldugunu anlayamamıstı. Ama belliydi . Aldatmıstı Karaca'yı. Hem de Karaca onu her şeyden çok severken .
"Karaca "
"Sen naptın "
"Noluyo ya , benim ne işim var burda , kimsin kızim sen "
"Dün öyle demiyodun canim " diyip ellerini Azer'in yanagina uzatti. Azer hızlıca kızın yanından kalkıp pantalonunu giydi.
"Karaca bak ben bir şey yapmadım , hiç bir sey hatırlamıyorum lan "
"Hatırlamıyosun öyle mi , o zaman tamam canim sen hatirlamıyosan bir şey yapmamışsındır , ben de seni affederim "
"Valla ben çok eglendim dedi " arkadan kadın
"Sus be , ne eğlenmesi sen getirdin dimi beni buraya söyle cabuk "
"Yoo , sen beni kucagına aldın , sonra dayanamayip öptün elbisemi çıkartıp " bu duyduklarim beynimde yankilanıyordu. Azer beni aldatmıstı resmen. İçim yanıyordu. Daha fazla dinlemek istemiyordum . Kapıya doğru yöneldiğimde Azer kolumdan tutup durdurdu.
"Karaca yapma "
"Ne yapma beni aldattın " diyip gögsüne vurmaya başladım. Benimle birlikte o da aglıyordu.
"Özür dilerim , affet beni , sensiz yapamam , sen gidersen biterim ben"
"Gitmek mi ben öldüm "
Kolumu çekip kosarak terkettim orayı. Kendimi bulduğum yer bir uçurumun kenariydı. Saatlerce aglayarak denizi seyrettim. Gözlerim kapanıyordu. Zaten ölmüştüm , uçurumdan atlayarak ölsem nolurdu ki. Gözlerimi kapatip kendimi bıraktım .
Yeni bölümle karşınızdayım arkadaşlar . Umarim beğenmissinizdir. Yorumlarda buluşalım , hoşçakalın 💜