Güzel Gün

680 50 23
                                    

Azer Karaca'nın telefonunun çalmasıyla uyanmıştı . Yanında birbirine sokulmuş karısına ve oğluna baktı . İkisinide öpüp telefonu alıp odadan çıktı .

"Karaca kızım aramadın Azer nasıl "

"Anne benim "

"Oğlum nerdesiniz niye gelmediniz "

"Biz bi süre gelmicez anne "

"O ne demek oğlum "

"Misafirler gidene kadar yokuz anne "

"Oglum ayip olur insanlara "

"Hicte olmaz sende biliyosun kızın yaptıklarını . Ben karımla ve oğlumla huzurlu bi zaman gecirmek istiyorum "
"Tamam oglum tamam " diyip telefonu kapattı Fadik . Oğlunun da haklı olduğunu biliyordu o yüzden bir şey diyememişti . Azer odaya gidip Karaca'nın yanına uzamdı . Boynuna öpücükler bırakıp oğlunun yanaklarını oksadı . Karaca boynunda hissettiği dudaklarla uyanmış Azer'e dönüp dudaklarına uzun bir öpücük bırakmıştı .

"Günaydın bitanem "

"Günaydım güzelim " Karaca Savaş'a dönüp onunda alnina bi öpücük bıraktı . Azer Karaca'nın beline kollarını dolayıp saçlarından öptü .

"Napalım bugün "

"Piknik yapalım " Azer gülerek omzundan öptü Karaca'yı .

Yılmaz'la Duygu hala uyuyordu . Yılmaz kollarını sardığı sevdiğini daha çok kendine çektiğinde Duygu uyandı .

"Bu kadar mı korkuyorsun gitmemden be adam he " diyip Yılmaz'a döndü . Elleri yanaklarında gezindi bir süre . Sonra dudaklarına uzun bir öpücük bıraktı . Yılmaz uyanmış gülümsemişti bu duruma . Duygu'nun saçlarını okşayıp elini karnına koymuştu .

"Günaydın sanada günaydın bebeğim " Duygu gülümseyip karnındaki elin üstüne koydu elini . Tam Yılmaz Duygu'yu öpeceği sırada telefon çaldı .

"Agaiuh" Savaş telefonun ucundaki amcasına sesleniyordu .

"Burda da mı be " diyip söylendi Yılmaz hemen .

"Ne diyosun lan sen benim oğluma "

"Bir şey demiyorum abi oğlun intikamını çok güzel alıyo diyorum "

Azer ve Karaca güldüler bu duruma .

"Piknik yapıcaz Yılmaz sizde gelin dicekti Savaş size sizi de istedi de "

"Ya ya kesin istemistir " diyip telefonu kapattı Yılmaz . Yataktan kalkıp banyoya yönelen karısının arkasından bağırdı Yılmaz .

"Duygu "

"Efendim "

"Şimdi ben seni öpünce olmuyo sen beni öpünce sıkıntı yok ama acaba diyorum böyle anlarda sen mi beni öpsen " Duygu kahkaha atmaya başlamıştı . Üzerlerini değişip Azerlerin yanına gitmislerdi . Yere serdikleri örtünün üstüne aldıkları atıştırmalıkları koymuşlardı . Azer Karaca'yı ellerinden tutup yere tatırmıştı .

"Napıyosun Azer "

"Seni öpücem " diyip Karaca'nın yüzüne doğru yaklaştı ve öpmeye başladı . Karaca Azer'in tuttuğu ellerini birleştirip bu öpüşe karşılık verdi . O sırada gelen Yılmaz ve Duygu onları görmüştü . Duygu yanlarına gidecekken Yılmaz kolundan tutup durdurdu .

"Napıyorsun "

"Gitme " dedi Yılmaz . Duygu niye böyle yaptığını biliyordu . Bi özel anlarını daha bozmasından daha doğrusu onların özel anlarının bölünmesinden korkuyordu .

Karaca nefessiz kaldığında kendini geri çekmişti . Savaş'ın örtüdeki yiyecekleri eline aldığını görünce panikle Azer'i itip Savaş'ın elindekileri aldı .

"Annecim ama uslu dur "

Savaş üzülmüş gözleri dolmuştu . Karaca Savaş'ın başını öptüğünde tekrar gülmeye başlamıştı . Azer başını eline koymuş ikisini izliyordu . Duygu ve Yılmaz'da yanlarına geldi .

"Biz geldik "

"Hoşgeldiniz "

"Azer hadi siz mangal işini halledin "

"Tamam güzelim "

Savaş yanına oturan Duygu'ya bakıp gülmeye başladı .

"Naber yakışıklı "

"Agauahaba"

"Bende iyiyim " Duygu gülerek Karaca'ya döndü .

"Fadik teyze aradı mı "

"Sabah Azer konuşmuş "

Duygu kızın kendini bilerek attığını görmüştü . Sonra bunu Azer'e anlattığında plan yapmışlardı . Karaca bunları duyduğunda çok şaşırmıştı .

"Nasıl ya kendini mi atmış gerizekalı "

"Evet ben ordaydım farketmedi "

Azer ve Yılmaz mangal işini halledip Karaca ve Duygu'nun yanına gelmişlerdi . Gülerek yemek yenmiş mutlu bi an anılarına yazılmıştı . Savaş yorulmuş iyice uykusu gelmişti . Azer Savas'ı uyutmak için kucağına aldı . Karaca gülümseyerek onları izliyordu . Azer Savaş'ı pusete yatırıp Karaca'nın elini tutup öptü .
Yılmaz ve Duygu elele yürüyorlardı.

"Sen az yedin ama biraz daha yeseydin "

"Ya şiştim şiştim kusucaktım artık " diyip söylendi Duygu Yılmaz'a .

"Ya artık iki canlısın daha fazla yemen gerekiyor "

"Merak etme benim yediklerim yetiyodur bebegimize "

Yılmaz Duygu'yu kendine cekip gögsüne denk gelen basına öpücük kondurdu .

"Yılmaz " diyip elini karnına gotürdü Duygu .

"Biliyorum korkma ben sizi korucam"

Elini Yılmaz'ın yanagına koyup konustu .

"Kendinide koru "

Akın Karaca'nın iyileşmesinden sonra evlilik işlemlerine devam etmişti . Seher'le bütün hazırlıkları bitirmek üzerelerdi . Yamaç hala Seher'i seviyordu ama kimseyi üzecek bir şey yapmıyordu .

Akşam olduğunda Azer ve Karaca televizyonun karsısina gecmiş film izliyolardi . Karaca çok geçmeden uyuyakalmıştı . Azer kucaklayıp odaya cıkardı . Alnina öpücük kondurup oğluna baktı . Merdivenlerden inerken çalan telefonuyla elini cebine attı . Arayan kişiden hiç hoşnut olmamıştı .

"Azer "

"Ne istiyosun "

"Çok güzel bi ailen var "

"Ailemin yakıninda bile dolasma anladin mı "

"Sen benim kardeşimi öldürürken iyidi ama  "

"Ben senin kardesini öldürmedim "

"Yakında görüsücez Azer Kurtuluş  " adam telefonu Azer'in suratına kapattı . Azer oturup bu işten nasıl sıyrılacagıni düsünmeye baslamisti .

Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen . İyi okumalar 🦋

Azer&KaracaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin