Anneyi İstemek

798 53 32
                                    

Azer Savaş'la koltuğa oturmus oynuyordu . Savaş babasının konuşma şekline hareketlerine gülüyordu . Herkes onları gülümseyerek izliyordu.

"Agiguhu"
Azer gülmüş oglunun başına uzun bir öpücük bırakmısti .

Savaş huysuzlanmaya başlamış uykusu gelmişti.

"Ben uyutayım onu Azer abi " diyip ayaklandı Duygu . Azer ayağa kalktı ve konuştu.

"Ben uyuturum Duygu sağol "
Merdivenlere yöneldi. Herkes şaşkınca baktı arkasından .

Yatağa uzanıp oğlunu da karnının üstüne oturttu.

"Agigigu"

"Yarın seni annene götürücem "
Savas alkışlayıp kahkaha atmıştı.

"Özür dilerim uzun zaman oldu seni götürmeyeli ama yarın anneyi görücez"

Azer oğluna umutla sarılıp besigine yatırdı. Uyumasını bekleyip kendide umutlu gözlerle gözlerini yumdu .

**
Sabah Savaş'ın kahkalarıyla gözünü açtı Azer . Oğlunun yüzünü okşayıp banyoya girdi. Odadaki sesleri duyunca çıktı.

"Amcasının bitanesi aslan aslan " Yılmaz hic durmadan savaşı öpüyordu . Azer gülerek yanlarına gitmiş bebegini kucagina almisti. Savaş bu sırada Yılmaz'a bakip gülücükler yolluyordu. Yanağında Azer'in ki gibi kocaman bir gamzesi vardı.

"Şap şup öpme oğlumu be "

"Ne var abi ya seviyoruz işte hem o gayet halinden memnun bence "

"Sus be çık hadi hazırlancaz biz "

"Nereye "

"Karaca'ya gidicez "

Yılmaz başını sallayıp odadan çıktı. Azer önce kendi giyinip sonra yatakta onu izleyen oğlunu hazırladı.

"Hadi karnımızı doyurup gidelim "

Azer ogluna mama hazırlayıp karninı doyurdu . Kendi de agzina bir iki lokma atip evden cıktı . Savas arkada gülüp duruyordu.

Doğumdan Sonra

"Karacaaaaaa "

Herkes yere çökmüş ağlıyordu . Bebek annesinin gittiğini hissetmişçesine ağlıyordu.

"Bir şey yapın nolur "

"Karaca" elini yanaklarına koyup yüzündeki her noktayı öptü Azer .

"Gitme gitme bak biz burdayız nolur" deli gibi ağlıyordu Azer . Doktorlar Azer'i bi köşeye itip kalp masajına baslamışlardı. İşe yaramayınca şok cihazına gecmişlerdi . Azer bebeğini kucağına almış geri cekilen doktorlardan sonra Karaca'nın yanına gidip bebeginin elini Karaca'nin eline koydu.

"Bebegimiz Karaca bak nolur kalk " Karaca hissedercesine gozündeki yaşlarla duruyordu . Sonra cihazdan bir ses geldi . Tekrar kalbi atmaya baslamışti . Oğlu annesini kurtarmıştı . Doktorlar hemen Karaca'yı ameliyata almışlardı . Azer bebegiyle dısarı çıktı . Herkes şaskinlıkla bakıyordu . Akın zar zor konuşmuştu .

"Ka..Karaca"

"Ameliyata aldılar "
Herkes yaşadığına şükredercesine gözlerini yummuştu .

**

Ameliyattan sonra Karaca uzun süre komada kaldı . Bebeği büyümüstü ama o hala uyanmamıştı . Azer her gün bebeğini Karaca'ya götürüp uyanmasını bekledi . İçindeki umutla bugün tekrar deneyecekti .

Azer Savas'ı kucağına alıp hastaneye derin bir nefes alıp girdi . Karaca'nin odasına geldiğinde Savaş kendini kapıya doğru atıyordu . Odaya girmiş uzun bir süre Karaca'ya bakıp durmuştu. Savas annesine doğru gitmek istiyordu . Azer yanina gidip kösedeki sandalyeyi cekip oturdu . Savaş'ı Karaca'nin yanina oturtup konuşmaya başladi .

"Bak güzelim oglumuzu getirdim özledin dimi . O da çok özledi seni cok sevindi . Hadi güzelim uyan artık . Daha mutlu olacağımız günlerimiz var önümüzde . "

Savas annesinin yüzünde elini gezdirip yavasça vuruyordu . Saclarını çekiştiriyordu . Bi babasına bi annesine bakıyordu . Sonra aglamaya baslamıştı .

Hatırlatım
Bir gün bi resim görmüştüm. Resimde bir ağaç vardı . Bozkırın ortasında tek basına bir ağaç . Yemyeşil dimdik duruyordu . Tepede güneş parlıyordu . Bozkirda bu ağacın golgesinden başka bir gölgelik yoktu . Güneşten yananlar bu ağacın gölgesine sığınabilirdi ama ağacın sığınabileceği bir gölgelik yoktu . o ağac annemdi işte.(bu kısimlar önemliydi ama bence kimse önemsemedi , lütfen böyle anlatımların hepsine tekrar bakın 😊)

Savaş'ın deli gibi aglamasıyla Azer kucagina almış sakinleştirmeye calışıyordu . Karaca'nin zihninde canlandırdıkları elini sıkmasını sağlamıştı. Oğlunun ağlama sesini duyup bir şey yapamamasi onu deli ediyordu . Rüya görüyordu . Sese doğru gidiyordu ama oğlunu bulamıyordu . Azer'in onu çagırmasıyla ona döndü .

"Azer Savaş aglıyor nerde he bulalım yardım et bana "

"Gel hadi "

"Azer bebegimiz "

"Karaca bebegimiz benimle ama sen bizimle degilsin don bize hadi "

"Ben öldüm mü Azer "

"Hayır tut elimi hadi lütfen " Karaca Azer'in yanina yürüyüp elini tuttu . Gözlerini bir anda açmıştı . Azer Savaş'ı sakinlestirmeye çalıştığından farketmemişti . Savaş bir anda susunca Karaca'ya döndü . Karaca'nın gözlerini actığı görünce oldugu yerde sendeledi . Gözlerindeki yaslara engel olmadan akmasına izin verdi . Savas gülerek babasına bakıyordu .

"Ka..Karaca "

Yanına gittiğinde Karaca gözlerini Azer'e cevirdi . Azer'in kucağındaki oğluna baktı sonra hemen . Ağlamaya baslamıştı .

"Aaaaa Azerr "

"Şş döndün bize döndün güzelim "

"Oğlum "
Azer Savaş'ı Karaca'nın kucağına verip sarıldı hemen ikisinede . Karaca oğlunun kokusunu içine çekip Azer'e döndü . Sevdiğini öpmeye başladı hemen . Hasret kaldıkları dudaklardan ikiside ayrılmak istemiyordu . Savaş onlara gülerek bakıyordu . Geri çekildiklerinde ikiside gülüp tekrar sarıldılar .

"Savaş annen uyandı oğlum. Anneni tekrar kurtaracağını biliyordum oğlum" diyip basina opücük kondurdu . Karaca Azer'in yanağında elini gezdirip oğlunu doyasıya öptü .

Savaş annesini kurtarmıştı tabi babası da buna yardımcı olmuştu . Hikaye bitmemişti onların hikayesi daha yeni başlıyordu .

Oy kullanmayi ve yorum yapmayı unutmayin lütfen . İyi okumalar 🦋

Azer&KaracaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin