3 ay sonra
Yılmaz'ın gidişinden sonra Duygu toparlanamamıştı . Onu bu hayata bağlayan tek şey karnında taşıdığı Yılmaz'ın bir parçası olan candı . Yine bi sabah Karaca Duygu'nun odasına kahvalti tepsisini getirmek için girdi .
"Hadi bir şeyler ye "
"İstemiyorum Karaca "
Karaca Duygu'nun yanına oturup elini tuttu .
"Duygu karnında bi can taşıyosun kendini geçsen onu nasıl aç bırakacaksın "
"Ben bu bebek olmasaydı şu an Yılmaz'ın yanındaydım Karaca bazen ondan nefret ediyorum biliyo musun karnımda kücücük bi seydi . Büyümeye basladi . Ben ona Yılmaz olmadan nasıl bakıcam bana babasini sordugunda ne diyecegim ona "
Karaca Duygu'ya sarılmış konuşuyordu .
"Şş sakın böyle konuşma o seni duyabiliyor hissedebiliyor . Onu sevmekten vazgecme sakın o senin sevdiğin adamın bi parçası "
Duygu kendini cekip ayaga kalkti ve bagirmaya basladi .
"Sorunda bu iste benim sevdigim adam yok su an burda "
Bagirislari duyan Azer elini kulaklarina kapadi . Savas babasina bakip ellerini tutmaya calisiyordu . Azer gözlerini actığında oğluna baktı uzunca .
"Agigui"
Savaş'ın alnına bi öpücük kondurdu Azer . Duygu yalnız kalmak isteyince Karaca'da odaya dönmüştü el mahkum . Yılmaz'ın gidişinden aonra herkes dağılmıştı . Bu ne kadar Duygu'yu çok yaralasada en çok Azer perişan olmuştu . Saçlarında beyazlar belirmiş aynı şey sakallarında da mevcuttu . Savaş'ın gögsünde uyumasıyla Azer kendini düşüncelere bırakmıştı . Karaca'nın geldiğini bile farketmemişti ."Azer " Karaca Azer'ın yanına oturup yanağına uzunca bir öpücük bıraktı .
"Geldin mi "
"Evet uyumuş " diyip ogluna baktı Karaca . Azer'in kucağından alıp besigine yatırdı .
Gece Savaş anne ve babasından önce uyanmıştı ama ikiside onun sesini duymamıştı . Duygu Savaş'ı besiğinden alıp kendi odasına götürdü . Yatağın üzerine oturtup oda yanına oturdu . Yataktaki çerceveye elini koydu Savaş . Amcasının fotoğrafı vardı ve gülmeye başladı . Duygu'ya baktı sonra ve ona adımlayıp bacağına basını koydu .
Duygu teyzem pencereden dısarı bakıyordu . Dışarısı geceydi,karanlıktı ve soğuktu .Teyzem evin sıcaklığına aydınlığına sırtını dönmüştü . Çünkü yüreğinin pusulası bozulmuştu . Yönünü kaybetmişti . O karanlıkta amcamı aramak bulmak istiyordu ama amcam gitmişti onu ve bebegini bırakmak zorunda kalmıştı işte ....
Duygu Savaş'ın başını oksayıp öptü . Yılmaz'ın Savaş'ı sevmesi aklına gelince gözlerinden yaşlar düştü . Savaş'ı kucağına alıp sarıldı . Karnındaki bebeğine daha da bağlanmıştı . Teyze yiğen bir süre öyle uyuyakalmışlardı .
Karaca besiginde Savaş'ı göremeyince paniklemisti . Heryerde onu aramaya basladi . Duygu'nun odasınin kapısı aralıklıydı . İkisinin birlikte uyuduğunu görünce buruk bir gülümseme belirdi yüzünde . Odaya dönüp Azer'in yanına sokuldu . Azer Karaca'ya kollarını doladığında Karaca Azer'in yüzüne baktı uzunca . Dudaklarına da uzun bir öpücük bıraktı . Azer dudaklarındaki baskıyla gözlerini açtı .
"Güzelim " diyip bu sefer o öptü .
" Azer'im "
Azer kalktıgında besiginde oglunu göremeyince o da telaslandi .
"Karaca Savas"
"Duygu'nun yanında herhalde huysuzlaninca biz uyanmayalim diye Duygu aldi yanimizdan " Azer basini sallayıp Karaca'nın alnından öpüp banyoya girdi .
Ertesi sabah Savaş'ın bahçede oynamasını gulerek seyrediyordu Duygu . Karaca'nın yanına oturmasıyla konusmaya başladı .
"Bugün hastaneye gidicem Karaca"
"Bebek için mi "
"Evet 3 aylık oldu cinsiyeti için "
Duygu derin bir nefes alıp verdi .
"Benimle gelir misin bunu tek basima yapamam"
"Gelirim tabi " diyip Duygu'nun elini sıktı .
Hastaneye geldiklerinde heyecan ve üzüntüyü bir arada yasıyordu Duygu . Şu an Yılmaz'ın heyecandan etrafa gidip geldigini dusununce gülümsedi . İsmıni duymasıyla düşüncelerden sıyrıldı . Doktor jeli karnına döktü ve bakmaya başladı . İlk defa bebegini görüyordu Duygu .
"Kalp atışlarını duymak ister misiniz "
"Yok istemiyorum" doktor garipsemisti . Duygu Yılmazsız bunu yapabilecegini düşünmüyordu .
"Cinsiyeti ne"
"Tebrik ederim bi kızınız olucak" doktor ultrason görüntüsünü Duygu'ya uzattı . Duygu resme bakıp ağlamaya başladı .
Evin annesi Fadik bu haberi aldığında akşam yemehi için farklı bi hazırlığa girişti . Bahçeye sofra kurup onları beklemeye başladı . Herkes gelip yerini alınca konusmaya basladı .
"Ailemizden eksilen biri oldu evet ama onun kanını tasıyan bir bebegi de bize armagan etti . Bugünden sonra kimse bu evde gözyası dökmeyeck özelliklede sen Duygu benim oglum seni çok severdi eminim bebegini de sevecekti sen buna olan inancınla yoluna devam edeceksin " diyip yanına gidip sarıldı .
Bu konusmadan sonra aksam yemegi gülerek gecmısti . Herkesin icinde bir burukluk olsada hayat devam ediyordu .
"Azer "
"Efendim güzelim"
"Seni seviyorum"
"Bende seni seviyorum güzelim" Savaş'ın huysuzluk çıkarmasıyla Azer onu gıdıklamaya baslamıştı hemen .
"Sen kıskandın mı he seni de seviyoruz " diyip öptü . Karaca gülerek onları izliyordu . Sonra Azer Karaca'yı gıdıklamaya başladığında Savaş ellerini birbirine vurarak gülüyordu .
Birileri eksilir birileri hayatımıza katılır . Bu bir dengedir . Evet hayatımızdan cıkanlar bizi de götürür yanında mezara ama tasıdıgımız bir baska can tutunduğumuz bir baska hayat varsa mezarda yetisen çiçekle tekrar doğarız .
Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen . İyi okumalar 🦋