Karaca patlayan silahla olduğu yerde kalmıştı . Duygu canı yandığından hala bağırıyordu . Herkes kendine geldiğinde Karaca Duygu'yu koltuğun arkasına çekip kurşunlardan kurtulmaya çalıştı . Duygu Serdar'a mesaj atmıştı bu duruma dayanamayan Serdar hemen yola çıkmıştı . Arık'ı omzundan vuran Serdar diğer adamlarıda vurmaya başlamıştı . Azer ve Yılmaz da o sırada varmışlardı . Arık'ın saģ kolu onu evden cıkarmıştı . Kaçmayı basarmıştı . Serdar Duygu'nun yanına koştu hemen .
"Serdar gidiyo bi sey yap nolur " Duygu aģlama seslerinin arasından bu sözleri söylemişti . İçeri giren Yılmaz ve Azer de hemen onların yanına koşmuştu . Azer Savaş'ı göremeyince Karaca tutup kaldırdı o sırada kolundan kurşun sıyıran Karaca inledi . Hemen odaya kostu Azer'de pesinden gitti . Savaş ağlıyordu . Karaca dolabın üstüne uzanıp oğlunu aldı . Azer hemen ikisinede kollarını sardı . Karaca'nın alnına uzun bir öpücük bıraktı .
"Azer Duygu yanlarına gitmeliyiz "
Azer elini sıkıp başını salladı . Yukarı çıktıklarında Yılmaz Duygu'nun yanına çökmüş ağlıyordu ."Yılmaz kendine gel gitmemiz gerek " Yılmaz gözlerini yumup bekledi bir süre . Sonra Duygu'yu kucağına alıp arabaya koştu .
Yılmaz yere çökmüs kendine söyleniyordu .
"Benim yüzümden..benim yüzümden"
Karaca'nın koluna pansuman yapılırken Azer'de kardeşinin yanına gitti .
"Benim yüzümden benim yüzümden koruyamadım abi ben karımı bebegimi koruyamadım "
Azer Yılmaz'ı kendine çekip sarıldı .
"Bir sey olmayacak oğlum ağlama"
Duygu'nun kanaması durdurulmuş bebek konusuysa hala riskliydi . Evet şu an hayattaydı ama bir daha kanaması olursa şansı olmayacaktı . Serdar'ı gören Yılmaz hızla ayağa kalkıp yanına koştu .
"Nasıllar iyiler dimi he bir şey söyle "
"İyiler merak etme sadece biraz daha dikkatli olmalı artık yani baska bir kanamada bebegi kaybedebiliriz "
Yılmaz gözlerini yumdu ve bekledi bir süre .
"Görmek istiyorum "
"Birazdan odaya alıcaklar "
Karaca odadan çıkmış gözleri Savaş ve Azer'i aramıştı . Azer Karaca'ya kollarını sarmış saçlarına öpücükler kondurmustu .
"Özür dilerim "
"Oğlumuz "
"Annemde merak etme iyi"
"Tamam" diyip Azer'e döndü Karaca . Kollarını sıkıca sardı beline . Yılmaz Duygu'nun yanına gidip ellerini saçlarında gezdirip alnına öpücükler bıraktı . Duygu gözlerini açtığında elini hemen karnına götürdü .
"Bebeğimiz "
"İyi merak etme bizimle "
Duygu gözlerinde biriken yaşları bıraktıģında Yılmaz gözyaşlarını silip öpücük bıraktı . Elini tutup yavasça sıktı .
"Affet beni "
Duygu Yılmaz'a bakıp konuşmaya başladı.
"Böyle olucagını bilemezdin aglama nolur " diyip Yılmaz'ın gözyaşlarını sildi . Yılmaz Duygu'nun yanına uzanıp kollarını sardı . Azer ve Karaca'da Savaş'la birlikte yandaki odada uyudular .
Sabah Serdar Duygu'ya bakmak için geldiğinde Yılmaz'la birlikte uyuduklarını gördü . Odadan çıkıp Azerlerin yanına gitti . Onlar çoktan kalkmıştı . Karaca Savaş'a mama yediriyordu . Azer'de telefonla konuşuyordu . Serdar'ı gördüğünde telefonu kapattı .
"Merhaba rahatsız ettim kusura bakmayın"
"Yok gel "
"Bugün cıkabilirsiniz de ben şey diyecektim "
"Ne diyecektin "
"Bende kalsanız daha iyi olur sanki özelliklede " diyip Karaca'ya baktı . Evdeki kadınları kastettigini anlamıştı Azer .
"Sağol Serdar çok iyi olur "
"Sende bizimle kalıcaksın dimi Azer "
"Hayır güzelim benim bu işi çözmem gerek " Karaca elindekini bırakıp Azer'e döndü .
"Azer sen gelmezsen bende gitmem "
"Karaca bunu tartışmayalım nolur bu sizi korumak için Savaş'ı seni "
"Seni kim koruyacak peki "
Azer derin bir nefes alıp Karaca'nın elini tuttu .
"Ben kendimi korucam merak etme sag salim gelicem sana ve oğlumuza "
Karaca Azer'e sarılıp gözyaşlarını bıraktı . Savaş'ın da ağlamaya başlamasıyla Azer onu da kucağına aldı .
Serdar Azer ve Yılmaz hariç herkesi eve getirmişti . Duygu odasına çıkmış dinleniyordu ama aklı Yılmaz'daydı . Tabi Karaca'nın da öyleydi . Azer Yılmaz'ın ipucu olarak buldukları adamın yanına gitmişlerdi daha doğrusu konuşturmaya . Yılmaz karısına olanlardan dolayı adamı bir güzel dövmüştü . Artık bu mesele onlar için kanıtlama değil öldürme meselesiydi . Arık'ı öldürmeden durmayacaktı ikiside . Adamdan istediklerini alıp eve dönmüşlerdi .
"Azer kaç saattir arıyorum niye açmıyosun "
"Korkma güzelim sessizdeydi telefon "
"Nerdesin "
"Evdeyim Savas nasıl annemler "
"İyiler Savaş babanla konuş hadi " diyip Savaş'a uzattı telefonu . Savas telefonu eline alıp bakmaya başladı . Sonra gülme sesleri yayildı etrafa . Azer oğlunun sesini duyunca o da gülümsedi .
"Aguiih" Karaca oğlunun başina öpücük kondurdu .
"Oğlum annene iyi bak tamam mı ben yakında gelicem "
Savaş gülüp tekrar konuşmaya çalışmıştı .
Duygu Yılmaz'ın aramasıyla ayağa kalktı .
"Yılmaz"
"Nasılsınız "
"Biz iyiyiz " diyip elini karnına koyup gülümsedi .
Bu akşam Arık'a saldıracaklardı . İkiside sevdiklerini arayıp o güzel seslerini duymuşlardı .
"Hazır mısın "
"Hazırım abim "
Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen . İyi okumalar 🦋