Celasun'un tuttuğu adamlar tarafından çok kötü hırpalanmıştı Azer. Akın yediği kurşunla can çekişiyordu.
"Lan ben size doktor çagırın demedim mi ? Geberecek . "
"Yok gebermem , seni öldürmeden gebermicem "
"Lan oglum ben mi dedim adamlara Akın'ı vurun diye "
Azer eli yüzü kanlı bir şekilde konustu .
"Ulan pislik herif adam kardesine zarar vermeye calisiyo sen buna yardim mi ediyosun lan "
Yamaç Celasun'a işaret yaparak Akın'ın yarasını gösterdi. Kalkıp Azer'in yanına gitti . Birkaç tane de o vurdu .
"Ulan , burdan bi çıkayım hepinizden hesap soracam "
"Çıkabilirsen burdan sorarsın Azer "
Tanıdıkları doktor gelmiş güç bela çıkarmıştı kurşunu Akın'ın karnından . Akın artık daha fazla dayanamamış bayılmıştı . Yamaç dışarda telefonla konuşuyordu .
"Lan siz nasıl böyle bir şey yaparsınız "
"Abi Azer bizim düşmanımız , Karaca bu herifi unutacak başka şansı yok "
"Ben kızıma söz verdim Yamaç . Azer'i sağ salim bana getireceksin "
"Selim abi "
"Yamaç uzatma , eğer yapmazsan dediğimi sil beni ona göre "
Yamaç kapattı sinirle telefonu. Arkasını döndügünde Celasun'u görmesiyle bir kere geçirmek istedi ama yapmadı . Çok sinirli gözüküyordu . Yanından geçip depoya girdi . Azer yerde eli yüzü kan , Akın'sa kurşundan dolayı baygındı . Bu is böyle olmamalıydı .
Karaca uykusuzluğun verdiği acıdan yüzünü ne kadar yıkasada geçmemişti . Bedeni uykusuzluktan , ruhu sevdiğine kavuşamaktan acı çekiyordu . Kapının tıklatılmasıyla örtmediği banyo kapısından seslendi .
"Gell"
"Karaca " Yılmaz'ın da Karaca'dan farkı yoktu . Hiç uyumadan her yerde abisini aramıştı . Ama yapılan plan iyi olduğundan hicbir iz bulamadı .
"Bulucaz abimi "
"Abinin yaşadıklarını yaşıcam heralde o da benim yaşadıklarımı . Ben dayak yiyodum o da burda hayalimi görüp acı çekiyodu . Saatler gunler geçti Yılmaz . Kalbim acıyo . Nefesim daralıyo "
Sarıldı Karaca'ya Yılmaz . O da bıraktı gözyaşlarını Karca gibi daha fazla tutamayıp .
"Bulucaz abimi , ağlama sen "
Koçovalı malikanesinde işler karışıktı . Selim yaptıkları şeyden onları vazgeçirmeye çalışıyordu . Ama ne Yamaç ne de Akın vazgeçiyordu . Ayşe Karaca'nın yanına gitmek istiyordu . Selim'le konuştuktan sonra ceketini alıp çıktı evden .
Fadik kapının çalmasıyla ayaklandi . Ayşe'yi görünce sahte bir gülümsemeyle aldı içeri onu . Oģlu yok diye o da üzülüyordu ne kadar güçlü durmaya çalışırsa çalışsın bir yerde belli ediyordu bunu . Ayşe Karaca'nın odasını ögrenip yanına çıktı . Kapıya tıklayıp cevap gelmesini bekledi .
"Yemicem Yılmaz , üsteleme artık "
"Benim kızım " dedi Ayşe . Karaca şaşırmıştı .
"Gell " dedi sadece . Anne kelimesi çıkmadı ağzından .
Ayşe sarıldı hemen kızına yatagın bir köşesine oturup . Karaca tekrar aglmaya başladı . Ayşe kızına dönüp konuştu .
"Yemek yemedin dimi sen " Yılmaz elinde tepsiyle tekrar odaya girmisti. Ayşe'yi görünce