Savaş Kurtuluş 👶

854 48 28
                                    

Karaca adlı hikayeyi okumayı unutmayın lütfen 👻

Kızın yılışık hareketlerinden bıkan Azer artık isyan edicek haldeydi . Odaya çıkıp yatağa uzandı . Oğlunu da yanına alıp konuşmaya başladı .

"Oğlum keşke kaçabilsek dimi "

"Agaua"

"Evet böyle herkesten uzak olsak annen sen ben biz olsak sadece "

Savaş gülmüş ellerini birbirine vurmuştu . Kapının çalınmasıyla Savaş'ı kucağına alıp kapıyı açtı .

"Kızım sen yüzsüz müsün ya "

"Azer ben seni seviyorum küçükkende seviyordum simdide . Hatırlamıyo musun hep beraber gezerdik "

"Hatırlamıyorum gereksiz benim için "

"Yapma bu kız yüzünden böyle yapma "

"O kız dedigin benim karım cocugumun annesi "

Savaş babasına bakıp duruyordu . Sonra kıza dönüp saçlarıni çekiştirdi kızın . Azer kapıyı kapatıp Savas'a döndü .

"Sende annen gibisin kızın saçina yapıştın hemen " Savas gülmeye baslayınca Azer'de gülmüştü .

Akşama doğru Azer ve Yılmaz bi is için çıkmışlardı . Yılmaz'ın bir saat sonra aramasiyla Karaca panikle odaya koştu . Üstünü degistirip asagı indi .

"Kızım ne bu telaş "

"Azer kötüleşmiş Fadik teyze yine hastaneye götürüyomuş Yılmaz yanına gidiyorum "

Misafirlerden dolayı evden çıkamayan Fadik el mahkum evde oturdu . Duygu Savaş'ı alıp arkadaşına gitmişti yani onlar öyle biliyordu .

Korumalardan biri Karaca'yi alıp verilen adrese sürdü .

"Burdan dönmen gerekmiyo muydu "

"Baska hastaneye gitmisler yenge " Karaca basini sallayip önüne döndü .
Vardıkları yer bi hastaneye degil bir evdi .

"Nerdeyiz "

"Yenge ben bi sey demiyim sen iceri gir en iyisi anlarsin zaten "

Karaca anlamamis evin acik olan kapisini itip iceri girdi . Beline dolanan kollarla cığlık attı .

"Benim güzelim "

"Sen hastanede degil miydin " Karaca elini Azer'in alnina koyup atesine bakti . Azer gayet iyiydi yalan söylemişti .

"Sen niye yalan söylüyosun ya ne kadar korktum biliyo musun "

"Evden kurtulmamızın tek yolu buydu güzelim "

"Evdeki kizdan dicektin herhalde "

Karaca'nın yüzü düşünce Azer çenesinden tutup dudaklarına öpücük kondurdu .

"Düşmesin o güzel yüzun bak burdayız sen ben oğlumuz " Karaca bi anda gözlerini kocaman acıp konustu .

"Savas'ta mi burda nerde " diyip etrafina bakinmaya basladi Karaca .

"Yılmaz'la Duygu'nun yanında oglumuz "

"Nasil ya onlarinda mi haberi vardi "

Azer basini sallayip gülümsedi . Yan odadaki Duygu'ya yanaşmaya çalışan Yılmaz yine Savaş engeliyle karşılaşmıştı . Savaş Yilmaz Duygu'yu öpmeye kalkışınca ağlamaya başlıyordu sonra da gülüyordu.

"Bunun suclusu sensin biliyosun dimi " dedi Duygu ve Savaş'i kucağına alıp salona indi . Karaca Savaş'ı görünce kucagına alıp öpmeye başladı . Savaş annesinin saçlarında elini gezdirdi . Azer oglunu omzuna koyduğunda Savaş gülmeye başlamıştı .

Duygu ve Yılmaz yemek yaparken Azer ve Yılmaz'da konuşuyorlardı .

"Ee yılmaz efendi sende baba olacaksın he "

"Evet " dedi Yılmaz buruk bi gülümsemeyle

"Hayırdır " dedi Azer bir şey olduğunu anlamıştı .

"Hala korkuyo abi geçen gün oturmuş eli karnında ağlıyodu ben napsam iyilestiremedim sevdigim kadini abi "

Azer Yılmaz'ın omzuna vurmuş konuşmuştu .

"Kolay degil oglum hassas insanlar kadinlar hemen kapanmiyo yaralari zamanla iyi olucak merak etme sende kendini suclama " Babasının kucağındaki Savaş'ta amcasına dönüp güldü . Yılmaz Savaş'ın başını okşayıp öptü . Yemek yenmiş Yılmaz ve Duygu evden gitmişlerdi . Karaca Savaş'ı uyutup beşiğe yatırdı . Azer ellerini Karaca'nın beline dolayıp boynuna öpücükler bıraktı .

"Bu yarıda kalan isimizi artık gercekleştirsek mi acaba " Karaca Azer'e dönüp ellerini Azer'in ensesinde birleştirdi hemen .

"Çok yorgunum bugün olmaz " dedi Karaca gülerek

"Bak sen bence sen gayet iyi gorünüyorsun " diyip yüzüne yanaşti . Karaca kendini çekmiş surat yapmıştı .

"Ben yorgunum " Azer Karaca'ya adımlamaya baslayınca Karaca geri geri gidiyordu . Sırtı duvara gelince Azer kollarını iki yana koydu . Karaca gülmemek icin kendini sıkıyordu . Azer gözlerini Karaca'nın yüzünde gezdirip gözlerinde takılı kaldı . Sonra elini yanağına götürüp okşadı . Karaca gözlerini kapatıp Azer'in elinin üstüne elini koydu . Azer gülümseyip Karaca'nın belinden tutup kendine çekti ve dudaklarına yapıştı . Karaca ellerini Azer'in ensesinde birleştieip bu öpüşe karşılık verdi . Azer Karaca'yı kucağına alıp yatağa yatırdı . Yüzünün her noktasına öpücük bırakıp boynuna yöneldi . İkiside birbirine sarılıp yattılar . Azer bi anda kalkıp paltosunun cebindeki kutuyu Karaca'ya uzattı .

"Bu ne "

"Oğlumuz için "

Karaca kutuyu açtığında içinde bir künye vardı . Savaş Kurtuluş yazıyordu künyede . Karaca gülüp Azer'in boynuna atladı .

"Azer bu çok güzel "

Azer'de Karaca'nın beline sarılıp gülümsedi .

"Çok iyi baba oldun "

"Çok iyi bi eş değil miyim "

"İyi ne kelime mükemmel bi baba mükemmel bi eş oldun " Karaca gözlerindeki yaşı bırakıp tekrar Azer'e sarıldı . Azer Karaca'nın yanaklarından tutup alnına öpücük kondurdu .

"Seni seviyorum "

"Bende seni seviyorum Azer'im "

Savaş uyanmış gülüyordu . Azer kucağına alıp yataga oturttu . Karaca kutudan künyeyi çıkartıp Savaş'a taktı .

"Oğlum baban sana almış çok güzel dimi "

Savaş gülmüş ellerini birbirine vurmuştu . Yatakta Savaş'la oynayıp vakit geçirmişlerdi . Sonra üçü birlikte uyumuşlardı .

Oy kullanmayı ve yorum yapmayı unutmayın lütfen . İyi okumalar 🦋

Azer&KaracaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin