Kısa bir aşerme macerasından sonra Azer ve Karaca eve dönmüş uyumuşlardı.Gece yarısı Karaca uyanmış mutfağa inmişti.Dolapları karıştırıp bir şeyler arıyordu.Azer uyanmış yanında Karaca'yı göremeyince kalkıp aşağı inmişti.Mutfaktan sesler gelince oraya yöneldi.
"Karaca"
"Korktum ya "
"Özür dilerim" diyip alnına öpücük kondurdu Azer Karaca'ya sarılarak.
"Ne arıyorsun "
"Çikolata nerde nereye koydun "
Azer gülmeye başlayıp dolabın üst rafından çikolatayı almıştı.Karaca bi çocuk gibi sevinmiş alkışlamıştı."Ver hadi çok canım çekti "
"Az yiceksin ama bak zararlı"
"Ben kilo alıyorum diye diyosun dimi beğenmiyosun beni "
"O nerden çıktı güzelim ben zararlı diye dedim "
Azer Karaca'nın gözyaşlarını silip yanağından öptü. Karaca umursamayıp Azer'in elinden çikolatayı alıp yemeye başladı. Azer'in ona olan bakışlarıyla başını ona cevirip tekrar yüzünü asıp geri döndü.Sonra gülmeye başlayıp çikolatayı yemeye devam etti.
Yılmaz Duygu'yla yatağa uzanmış kollarını sarmıştı. İkiside hala uyumamış düşünüyorlardı.Duygu ne kadar barışsalar da hala korkuyordu.
"Yılmaz ya sana bir şey olursa "
"Bize bir şey olmayacak sen yanımda ol ben her şeyle savaşırım"
Duygu Yılmaz'a dönmüş elini yanağında gezdirmişti. Gülümseyip yanağından öptü Yılmaz'ın.Seher Yamaç'la ve Akın'la olan görüşmesinin ardından kesin kararını vermişti. Peki neydi bu karar kimi seçmişti.
Karaca Azer'le odaya çıkmış kollarını Azer'e sarmış uyuyordu.Azer masumca uyuyan karısına bakıp bakıp gülümsüyordu.Saçlarını okşayıp sevdiğinin kolları arasında olmasına şükrediyordu.Elini Karaca'nın karnına koyup okşadı.Oğluyla konuştu.
"Biliyo musun oğlum ben bu inatçı annene ilk görüşte aşık olmuştum. O kadar güzel ki hiç gitmiyo o güzelliği.Kızarken,bağırırken bile çok güzel."
Karaca kıpırdanmış elini karnına koymuştu.Gözlerini açtığında onu gülerek izleyen bir kocayla karşılaştı.
"Azer"
"Efendim güzelim"
"Niye uyumadın"
"Seni izliyorum"
Karaca yatakta doğrulup Azer'e baktı.Uzun bir öpücük bıraktı dudaklarına.Azer sinsi bir gülüş atıp konuştu.
"Özledim"
Karaca gülümseyip Azer'in yanağında gezdirdi elini.Azer'in elini tutup karnına koydu.Tekrar öpüp geri çekildi.Azer'in gögsüne yatıp sarıldı.Azer Karaca'nın kokusunu içine çekip gözlerini yumdu.
Sabah vucudunun agrısıyla açtı gözünü Karaca.Hastalığı durdurmanın bi yolu yoktu.Her geçen gün ağrıları çoğalıyordu.Azer'e hissettirmeden kalkıp Seher'in odasına gitti.Seher çoktan uyanmış olduğundan Karaca'yi o halde görünce hemen yatağa oturttu.
"Sakin ol derin nefes alıp ver geçiyo o zaman tamam mı sakin ol "
"Canım çok yanıyo Seher "
"Tamam tamam iyi şeyler düşün , mutlu olduğunu hiçbir sorun olmadiğını düsün"
Karaca Seher'in söyledikleriyle sakinleşmiş nefes alışverişleri eski haline dönmüştü.
Bu şekilde akşam olmuş Karaca eve gelmeyen Azer'e kızgın bir şekilde koltukta somurtarak oturuyordu.Yılmaz kapıyi açmış arkasındaki Azer'le eve girmişti.Elindekilere anlam veremeyen Karaca öylece bakakaldı.
Yılmaz ve Azer annesinin yanina gidip elindeki çiçekleri uzattılar.Sonra Azer Karaca'nın önüne gecip çiçekleri uzattı."Anneler günün kutlu olsun sevdiğim"
Karaca aglamaya baslamiş Azer'in boynuna atlamiştı.Evdekiler gülerek onları izliyordu.Yılmaz annesini bir köşeye çekip konuşmaya başladı.
"Azer sen nasil bir adamsın böyle teşekkür ederim çok iyi bir baba olacaksız ben anladım.Bak oğlum baban çicek getirmiş bana" diyip gülümsedi.
"Seni seviyorum Azer Kurtuluş"
"Seni seviyorum Karaca Kurtuluş"
İkiside gülüp tekrar sarıldılar birbirlerine.Bu sırada Fadik'te Yılmaz'ı azarlıyordu.
"Olmaz Yılmaz o kız seni bir kere bıraztı sen nasıl barıştın he"
"Anne bilmediğin şeyler var bak anlatayım" Yılmaz'ın anlattıklarıyla Fadik üzülmüştü o da korkmuştu oğlu için.
"Ya sana....."
"Anne bana bir şey olmayacak hayatımı böyle geçiremem hem olucaksa da sevdihim biri için olucak bu korkma"
"Nasıl korkmam sen benim oğlumsun oğlum" diyip sarıldı.
"Anne nolur affet he bak bariştık diye ne kadar mutluyum ya "
Fadik derin bir nefes alıp vermişti.Basinı sallayıp tekrar sarildı oğluna.Yılmaz annesini ikna etmenin verdigi mutlulukla etrafa mutluluk saçıyordu.
Duygu Serdar'i arayıp gelmesini söylemişti.İkili sohbet ederken gelen kişiyle şaşırmışlardı.
Karaca'nın Azer'in sürprizinden sonra yüzü gülüyordu.Çiçekleri odadaki masanın üstüne koydu.Yatakta öylece bi onlara bi Azer'e bakıyordu.Sonra dayanamayıp büyük bir sevinçle öptü Azer'i.Hiç durmadan opmeye baslamiştı.Azer halinden gayet memnun gibiydi.
"Oh çok seviyorum seni "
"Bende seni çok seviyorum "
Azer biraz bekleyip tekrar konuştu."Dışarı mı cıksak acaba"
"Olur nereye gidecez Azer"
"Hadi giyin de çıkalım gezeriz işte öyle"
"Tamam" Karaca heyecanla dolabini acip bakti uzunca.Durup aglamaya basladi.Bu hormonlar onu cok degistirmisti.
"Güzelim simdi niye agliyosun" diyip kollarini sardi Azer Karaca'ya.
"Giyecek bir seyim yok baksana" diyip dolabi gosterdi Karaca.Azer dolaba bakip Karaca'ya dondu.Dolapta en cok onun giysisi vardi.Eline birkac parca kiyafet alip Karaca'ya uzatti.
"Hadi bak bunlari giy "
Karaca kiyafetlere bakip basini salladi.Eger kiyafetler Karaca'ya olmazsa buyuk bir sıkıntı olacaktı Azer için ama öyle olmamıştı.Evden çıkmışlar bir deniz kenarına gelmişlerdi.Bir ses onlara seslenince ikiside o tarafa döndü.
"Azer"
Oy kullanmayı ve yorum bırakmayı unutmayın lütfen.İyi okumalar.