Kan ve Büyünün Dansı TR

Kraliçeler Sahne de

Charlotte, Waraha Şatosu'nun penceresinden dışarıyı izlerken gözleri ışık dalgalarında takılı kalmıştı. Balo için hazırlanan şatonun her bir köşesi, ona mühürlendikleri o kanlı ay gecesini hatırlatıyordu. Aynı o gece gibi şato ışıl ışıldı; her yer hayat ve heyecan doluydu.

Engfa, sessizce Charlotte'a doğru yaklaşarak onu arkasından sardı. Sıcak kolları Charlotte'un bedenine sarıldığında, Charlotte gözlerini hafifçe kapatıp bu anın tadını çıkardı. Engfa'nın sesi kulağında yankılandı, "Hazır mısın?" diye sorarken nefesi Charlotte'un ensesini okşuyordu.

Charlotte, Engfa'nın ellerini tutarak yavaşça ona döndü. Engfa'nın gözlerine bakarken, içinde yanan aşk ve heyecan yüzüne yansıyordu. Gözlerindeki ışıltıyla "Hazırım," diye fısıldadı.

Engfa, Charlotte'un bu ışıltısına karşılık olarak ona sıcak bir öpücük verdi. Dudakları Charlotte'unkine değdiğinde zaman adeta durmuştu; sadece ikisi ve bu an vardı. Öpücük yavaşça son bulduğunda, Engfa Charlotte'un ellerini avuçlarının içine daha da sıkı sararak tuttu. Gözlerinde sevgi dolu bir kararlılıkla, "Hadi o zaman," dedi.

Charlotte, Engfa'nın ellerinde bulduğu güvenle hafifçe gülümsedi ve başını salladı. İkisi de birbirine bakarak derin bir nefes aldı ve Engfa'nın büyüsüyle birlikte dumanlar içinde kayboldular, Wahara Şatosu'nun büyük balo salonuna doğru yolculuklarına başlarken... Gece, aşkları ve büyüleriyle daha da parlayacaktı.

Engfa ve Charlotte, Waraha Şatosu'nun balo salonuna açılan küçük bekleme odasında dumanlar içinde belirdiklerinde, Myx onları büyük bir heyecanla bekliyordu. Gözleri parıldıyordu ve enerjisi oldukça yüksekti. Engfa ve Charlotte'un görünmesiyle hemen yanlarında belirerek onlara doğru heyecanla seslendi.

"Salon neredeyse tamamen doldu. Her şey harika görünüyor!" dedi, sesi sevinçle yankılanıyordu. Sonra yüzünü Charlotte'a döndü, gözlerindeki ışıltı daha da derinleşti. "Vampir lordlarından bazıları da aileleriyle birlikte katıldı. Sayıları az ama bu, gelecekteki işbirlikleri için iyi bir başlangıç, bizim için umut verici."

Charlotte, bu haberi duyunca gözlerinde bir mutluluk parıltısı belirdi. İçinde bir huzur dalgası yayılırken, Engfa'nın elini daha sıkı tuttu ve ona sevgiyle baktı. Gözlerinde, geçmişteki gerginliğin yerini umut dolu bir parlaklık almıştı.

Myx, ikisine de bakarak gülümsedi, "Birazdan sizi salona alacağım. Sizin için duyuru yaptığımda gelip katılacaksınız. Şimdilik biraz daha bekleyin," diyerek kısa bir eğilme ile kayboldu.

Myx'in gidişiyle birlikte Engfa ve Charlotte, bekleme odasında bir başlarına kaldılar. Heyecan dalgası ikisini de sarmıştı. Charlotte, Engfa'ya doğru döndü, gözlerinde tatlı bir karışıklık vardı. Engfa, Charlotte'un bu halini görüp hafifçe güldü ve onu kollarına aldı.

"Her şey çok hızlı gerçekleşiyor," diye fısıldadı Charlotte, başını Engfa'nın göğsüne yaslayarak. Engfa, Charlotte'un sırtını nazikçe okşarken, "Evet, ama biz birlikteyiz," diye karşılık verdi. Bu sözler Charlotte'un kalbini biraz daha rahatlattı. İkisi de birbirlerine sarılarak heyecanlarını yatıştırmaya çalıştı.

Charlotte, Engfa'nın boynuna hafifçe yaslanarak gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. "Sen yanımdayken her şeyin daha kolay olacağını biliyorum," dedi. Engfa, onun bu sözlerine karşılık olarak Charlotte'un alnına yumuşak bir öpücük kondurdu. "Birlikte her şeyin üstesinden gelebiliriz," diye fısıldadı.

O anda kapının arkasından gelen hafif bir kargaşa duyuldu. Myx, salonun doluluğundan ve insanların meraklı bakışlarından oluşan heyecanı kontrol altına almaya çalışıyordu. Engfa ve Charlotte, duyacakları duyuru için hazır beklerken birbirlerine gülümseyerek daha sıkı sarıldılar; bu gece onların gecesiydi ve beraber her zorluğu karşılayacaklardı.