Kan ve Büyünün Dansı TR

Düğüne Doğru

Charlotte ve Engfa, erkenden uyanmışlardı. Engfa, Charlotte'a verdiği sözü tutarak güneş ışığına çıkma testlerine başlamışlardı. Vampir olmasına rağmen, Charlotte'un Engfa ile birlikte gündüz dış dünyaya çıkma hayali vardı. İlk denemelerde, Engfa büyü kullanarak Charlotte'un güneş ışığından zarar görmemesini sağlamıştı, fakat bu süreç enerji gerektiriyordu. Bir süre sonra, Charlotte yorgun düşüp yatağa geri döndü.

Engfa, Charlotte'un hemen yanı başındaydı, gözlerinde derin bir sevgi ve dikkatle onu izliyordu. Elini Charlotte'un saçlarında gezdirirken, onun rahatlaması için büyüsünü hafifçe aktif tuttu. "Dinlen biraz, aşkım. Güvenli ellerdesin," dedi Engfa, sesi yumuşak ve güven vericiydi.

Tam o sırada kapı hafifçe aralandı ve Myx içeri girdi. Gözleri Charlotte'a ve ardından Engfa'ya kaydı. "Ne oldu burada? Sabahın bu saatinde ne yapıyorsunuz?" diye sordu, hafif bir merak ve endişeyle.

Engfa, başını hafifçe kaldırarak Myx'e baktı ve durumu açıkladı. "Charlotte'a güneş ışığına çıkma testlerini yaptırıyordum. Biraz zorlayıcı oldu ama denemeler iyi geçti. Sadece biraz yorgun düştü."

Myx, Charlotte'a samimi bir şekilde yaklaşarak yatağın kenarına oturdu. Gözlerinde şefkat vardı. "Charlotte, her şey zamanla oturacak. Bu, hemen mükemmel olmasını beklediğimiz bir şey değil," dedi, sesi rahatlatıcı ve içtendi. Elini Charlotte'un omzuna koyarak devam etti. "Bu süreçte sabırlı olmalısın. Zamanla daha da güçlü olacaksın. Engfa burada olduğu sürece endişelenmene hiç gerek yok."

Charlotte, yorgun olmasına rağmen Myx'in bu sıcak yaklaşımı karşısında gülümsedi. "Biliyorum... ama bu süreç biraz zorlayıcı oluyor," diye mırıldandı.

Engfa da hemen araya girerek, "Seninle birlikte her adımı atacağım, Charlotte. Başaracağız, sadece biraz zamana ihtiyacımız var," dedi. Sesi hem kararlı hem de sevgiydi doluydu.

Myx, ikisine birden gülümseyerek, "Evet, birlikte her şeyin üstesinden geleceksiniz," diye ekledi. O an, odada sevgi ve destek dolu bir enerji yayıldı, Charlotte yavaşça rahatladı ve gözlerini kapatarak Engfa ve Myx'in yanında huzurla dinlenmeye devam etti.

Myx, rahat bir şekilde lafa girerek, "Bu arada düğün için hazırlıklara başladık. Aileni bir yemeğe davet etmeyi düşünüyoruz, Charlotte," dedi.

Charlotte yorgun olmasına rağmen gözleri bir anda parladı. "Evet, çok isterim!" dedi heyecanla. Ailesiyle bir araya gelmek ve düğün öncesinde onları görmek, ona moral verecekti.

Engfa da bu duruma katılarak, "Evet, bir an önce ailelerin ortak bir noktada buluşup bu düğünü halletmemiz ve ardından taç giymemiz gerek," dedi, sesinde hafif bir acelecilik vardı.

Charlotte, bu sözler üzerine Engfa'ya merakla baktı. "Neden bu kadar acele ediyoruz?" diye sordu, şaşkınlıkla.

Engfa, bir an için utandı ve gözlerini hafifçe kaçırdı. "Yani... cadı geleneklerine göre ruh eşleri fazla bekleyemez. Bunu yasallaştırıp yemin etmemiz gerekiyor," dedi, sesinde hafif bir mahcubiyet vardı. "Bu, biraz hoş karşılanmaz bizim diyarda. Yani... her gece benim yatağımdasın, ama hala yemin etmedik," dedi, biraz daha utanarak.

Myx bu duruma hemen katıldı ve Engfa'yı destekleyici bir ses tonuyla, "Evet, Engfa haklı. Onun soyadını alman gerek, Charlotte. Siz sevgili ya da kaçamak görüşen bir çift gibi davranamazsınız," dedi ciddi bir şekilde. "Siz iki güçlü klan kraliçesisiniz. Bu durum fazla hoş karşılanmaz. Hem Engfa'nın hem de senin sorumluluklarınız var."

Engfa, Myx'in desteğiyle daha rahatladı ve Charlotte'a dönerek, "Bu, sadece bizim için değil, diyarlarımız için de önemli. Bu düğün ve yeminle her şey yerli yerine oturacak," dedi.