Myx ve Rowena, şatonun geniş salonundaki şöminenin başında oturuyorlardı. Alevlerin hışırtısı, odadaki tek ses olurken, ikisi de derin düşüncelere dalmıştı. Engfa'nın rüyası, her ikisinin de zihnini kurcalıyordu. Myx, yüzünde hafif bir endişeyle ateşe bakarken, Rowena sakin bir şekilde düşüncelerini toparlamaya çalışıyordu."Myx," dedi Rowena, gözlerini alevlerden ayırmadan, "Bu rüyanın tam olarak ne anlama geldiğini çözemedik. Bilgelerimizin bazıları bu rüyayı bir uyanış işareti olarak yorumluyor, bazıları ise felaketin habercisi olarak görüyor."
Myx, derin bir nefes alarak başını salladı. "Her şey birbirine karışmış durumda, büyükanne. Engfa'nın rüyasında yaşadığı korkular... Charlotte ile olan bağı... Eğer bu mühür gerçekten bir felakete yol açacaksa, bunun sonuçları çok büyük olabilir."
Rowena, ağırbaşlı bir şekilde başını salladı. "Kimileri, bu mühürlenmenin diyarlar arasındaki dengeyi bozacağını düşünüyor. Engfa'nın yaşadığı dönüşüm ve bu güçlü bağ, eğer doğru yönlendirilmezse her iki taraf için de büyük tehlike arz edebilir. Diğerleri ise bu mühürlenmeyi bir umut ışığı olarak görüyor. İki dünyayı bir araya getiren bir güç, barışın sembolü olabilir."
Myx bir an sessiz kaldı, ardından düşündüklerini paylaşarak ekledi: "Ama... Rüyanın anlamını tamamen anlamak imkânsız. Belki de Engfa ve Charlotte'un bu süreçte nasıl hareket edeceği, sonucun ne olacağını belirleyecek."
Rowena, derin bir iç çekerek ateşe bakmaya devam etti. "Bunu ancak zaman gösterecek."
Tam bu sırada, dışarıdan bir ses duyuldu. İçeri giren bir büyücü, aceleyle onlara doğru ilerledi. Hafif bir eğilmeyle selam vererek konuştu: "Leydi Rowena, Myx... Kanlı Ay'ın müjdesi geldi."
Rowena ve Myx, büyücünün yüzündeki ciddiyeti fark edince hemen dikkat kesildiler.
"Ne kadar zamanımız var?" diye sordu Myx, gözlerinde derin bir endişe parıltısı.
"Yedi gün," dedi büyücü, sesi ciddi ve netti. "Kanlı Ay'a yedi gün kaldı."
Bu haber, odadaki atmosferi bir anda değiştirdi. Myx ve Rowena göz göze geldiler, sessiz bir anlaşma içinde. Kanlı Ay'ın bu kadar yakında olması, Engfa ve Charlotte için büyük bir dönüm noktası olacaktı.
Rowena, yavaşça ayağa kalktı ve derin bir nefes alarak Myx'e döndü. "Zaman daralıyor," dedi sakin ama kararlı bir sesle. "Yedi gün içinde her şeyi hazırlamalı ve onları olası tehlikelere karşı korumalıyız."
Myx, başını sallayarak Rowena'yı onayladı. "Evet, her şeyi hızlandırmamız gerekiyor. Ama aynı zamanda onları bu süreçte yalnız bırakmamalıyız. Duygusal olarak zorlu bir süreç olacak."
Rowena, yavaşça şöminenin önünden uzaklaşırken ekledi: "Zaman daralıyor Myx. Şimdi her zamankinden daha dikkatli olmalıyız."
Engfa ve Charlotte'un önlerindeki zorlu süreç başlamıştı, ve onları bekleyen tehlikeler hızla yaklaşırken, tüm taraflar harekete geçmek zorundaydı.
Tam o sırada, kapı yavaşça açıldı ve içeri Luther ile Elowen girdiler. Yüzlerinden açıkça endişe okunuyordu. Elowen, tereddüt etmeden öne doğru bir adım atarak konuşmaya başladı:
"Kanlı Ay müjdelendi... Sadece yedi günümüz var," dedi, sesi hafifçe titriyordu. "Engfa ve Charlotte bu süreçte birleşmemeli, bu mühürlenmenin tehlikeli olduğunu düşünüyorum."
Luther, karısının ardından içeri girdi. Yüzü ciddi ve kararlılıkla doluydu. "Bu mühür, cadı soyumuzun geleceği için büyük bir risk taşıyor. Vampirlerle bu kadar yakın bir bağ kurmak, türlerimiz arasındaki dengeyi bozabilir. Onların birleşmesine asla izin veremeyiz!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kan ve Büyünün Dansı TR
Fantasy"Kan ve Büyünün Dansı" Bu kitap, iki farklı dünyanın efsanevi hikayesini anlatıyor. Waraha ve Austin klanlarının birbirine düşman ruhlarını bir araya getiren, yasaklanmış bir aşkın öyküsü. Engfa Waraha, büyünün karanlık gücünü kontrol eden bir cadı...