Her ikisi de titremeye devam etti,nefesleri yumuşak ve düzensizdi . Engfa bir dakikalığına Charlotte'un gözlerinin açılmasını bekledi.Charlotte'un dudağını ısırmasını,paylaşılan deneyimlerinin kalıcı dalgalarının tadını çıkarmasını izledi.Engfa nazikçe Charlotte'un yanağını okşadı, bakışları yumuşak ve endişeliydi...
"İyi misin ?" diye sordu usulca,Charlotte'un gözlerini herhangi bir rahatsızlık belirtisi bulmak için aradı.
Charlotte derin, memnun bir nefes bıraktı, gözleri parıltıyla parladı. "Evet, iyiden de fazlasıyım," diye yanıtladı dudaklarında oluşan küçük, rahatlamış bir gülümseme ile.
Engfa başını salladı, bir sevgi ve aşk dalgasının onu yıkadığını hissetti.Charlotte'un içinden çıkması gerekiyordu.
"Şimdi yavaş hareket edeceğim," diye fısıldadı Charlotte'un alnına yumuşak bir öpücük bastırarak. Charlotte gözlerini yumdu,dudaklarını yalayarak onaylar şekilde kafasını salladı.
Engfa dikkatlice pozisyonunu ayarladı, arkasına yaslandı ve kendini rahatlattı.
Yavaşça Charlotte'un içine tam uyum sağlamış üyesini geri çekmeye başladı.
Engfa,Charlotte'un içinden yavaşça kaydı.Canını yakmamaya dikkat etti.
Sona geldiğin de karşılaştığı manzara hem onu heyecanlandırmış,hem de gururlandırmıştı.
Charlotte'un suları ve kendi tohumuna karışmış bir kaç kan damlası sakince çarşafa doğru aktı..
Engfa bu durumu biraz izlemek istedi.
Üyesinin ucunda da Charlotte'un masumiyetinin ispatı olan kan damlaları vardı..
Odayı hala kaplayan sıcaklığı hissetti. Charlotte'a baktı ve gülümsemekten kendini alıkoyamadı.
Charlotte gözlerini aralayıp Engfa'ya doğru döndü. "Neden gülümsüyorsun?" diye sordu, yorgun ama meraklı bir ifadeyle.
Engfa derin bir nefes alarak hafifçe gülümsedi. "Bu manzarayı hayatım boyunca unutmayacağım.. Bu anın güzelliği beni mutlulukla gülümsetiyor." Dedi.
Charlotte hafifçe kaşlarını çattı. "Hangi manzara?" diye sordu şaşkınlıkla.
Engfa, gözleri parlayarak hafifçe başını eğdi. "İstersen kendin bak," dedi sakince.
Charlotte yatağın içinde yavaşça doğruldu ve gözlerini aralayıp aşağıya baktı. Bir an için gördükleri onu utandırdı. Ellerini hızla yüzüne kapattı. "Lilith aşkına,ne kadar çok kanamışım!" diye fısıldadı.
Engfa, bu anın masumiyetine hayran kaldı. "Senin güzelliğin ve içindeki güç bu anı daha da özel kılıyor, Charlotte," diye fısıldadı, sesi hem nazik hem de sahipleniciydi.
Charlotte derin bir nefes alarak tekrar kendini yatağa bıraktı ve elleriyle yüzünü kapattı. Utanç hala yanaklarını yakıyordu. Engfa onu bu halde görünce, yüzünde nazik bir gülümsemeyle yavaşça üstüne tırmandı. Bir eliyle Charlotte'un ellerini yüzünden çekerek nazikçe tuttu, diğer eliyle saçlarını okşadı.
"Eğer ne kadar güzel olduğunu bilseydin, asla utanmazdın," diye fısıldadı. Yüzünü Charlotte'un boynuna yaklaştırdı ve küçük, masum öpücüklerle onu rahatlatmaya çalıştı. "Utanç duyulacak hiçbir şey yok, sevgilim. Bu an... bu seninle yaşadığım her an gibi, sadece bizde saklı bir sır olacak."
Charlotte gözlerini aralayarak Engfa'ya baktı. "Ama... her şey öyle... öyle gerçek ve benim için çok yeni." dedi, sesi hala çekingen ve utangaçtı. "Ne yapacağımı bilmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kan ve Büyünün Dansı TR
Fantasy"Kan ve Büyünün Dansı" Bu kitap, iki farklı dünyanın efsanevi hikayesini anlatıyor. Waraha ve Austin klanlarının birbirine düşman ruhlarını bir araya getiren, yasaklanmış bir aşkın öyküsü. Engfa Waraha, büyünün karanlık gücünü kontrol eden bir cadı...