Gecenin ilerleyen saatlerinde odadaki insan sayısı azalmıştı. Rose susturulmaz bir ağlamaya girdiğinde Hermione ve Ron onu sakinleştirip gelme konusunda anlaştılar. Sirius, Isabel'in çağırması yüzünden sevgilisinin yanına gitmişti. Diğer Weasley bireyleri ise sabahın ilk ışıklarında geleceklerini haber vermişti. Şimdi odada sadece küçük Potter ailesi vardı, anneleri ve babaları ise dışarıdaki koltuklarda uyumaya çalışıyordu.
Harry karısının bir an önce uyanıp ikizleri görmesini istiyordu, sabırsızca yeniden ayağa kalktığında havada süzülen özel beşiklerde duran çocuklarının ortasına geçti. İkisi de gelişmiş duruyordu, tıpkı James gibi oldukça sağlıklılardı, sadece biri diğerine göre daha kiloluydu. Şifacı Maria bunun normal bir şey olduğunu söylemişti. İkisininde kafasındaki tüyleri nazikçe okşarken onları öpmemek için kendini zor tutuyordu, eğer uyanırlarsa ortalık fazlasıyla gürültülü olurdu.
Ginny yan dönmek için çabalarken yatağın çıkardığı ses yüzünden kafasını çevirdi, biraz sonra karısı huzursuzca gözlerini açtı. Harry onun gözlerinin etrafı taramasını izledi, korkuyormuş gibi görünüyordu bu yüzden de hızlıca gölgelerden çıktı. Bu sırada Ginny eliyle karnını kontrol etmişti, şişmiş karnının onu terk etmiş olduğunu fark edince korkuyla yatakta doğruldu. Harry loş ışığı biraz daha güçlendirirken ikizlerin uyanmaması için o kısmı aynı şekilde bıraktı, karısı ona döndüğünde dolmuş gözleriyle karşılaşmıştı.
"Harry ne oldu? Bebeklerim nerede?"
Üstündeki çarşafı atmaya çalıştığında kocası onu durdurup tekrar yatağına yatması için uğraştı ve usulca konuştu.
"İkisi de iyi Gin, sadece erken doğum yaptın. Bak orda mışıl mışıl uyuyorlar."
Ginny kocasının başını döndürdüğü yere aynı saniyede döndü, orada yatan ikizleri görünce biraz olsun mantıklı düşünmeye başlamıştı.
"Ben..sandım..ki..onlara...bir..şey oldu."
Rahatlamayla birlikte gözlerinden yaşlar boşalmaya başlamıştı, Harry onu sardığında ağlamasının dinmesini bekledi. Hıçkırıklar sessiz iç çekişlere dönmeye başladığında Harry olanları anlatmaya başladı.
"Bayıldığında kanaman başladı hastaneye getirdik ve doğumun gerçekleşmesinin gerekli olduğunu söyledi Şifacın, erken oldu diye endişelenme bebeklerimiz oldukça sağlıklı ve bütün gelişimleri tamamlanmış ,babamın dediğine göre erken doğum yüzünden en fazla abilerin gibi çatlak olabilirlermiş."
Ginny boğuk bir sesle gülerken devam etti.
"Ama annem onları bir nisanda doğurmasına bağladı öyle olmalarını. Bir süre tartıştılar bu konu üzerine, en son kim kazandı bilmiyorum. Şifacı bazı durumlarda ağrın olabileceğini söyledi, annemler sana prenses gibi davranacaklar büyük ihtimalle. İksirlerini yarın sabah.."
Saatini kontrol edip söylediğini düzeltti.
"Yani birkaç saat sonra getirecekler ve ailenin geri kalanı da o zaman geleceklerini söyledi. James, Isabel ve Sirius'un yanında, tabi Remus bunu biraz tehlikeli bulunca onların yanına gitmek için buradan ayrıldı."
Ginny yavaş yavaş kafasını sallayıp anlatılanları sabırlıca dinlemişti. Konuşması bittiğinde biraz geri çekilip yorgun görünen kocasını inceledi.
"Hiç uyumadın değil mi?"
Harry omzunu silkip cevap verdi.
"Uyku biraz daha bekleyebilir." Daha muzur bir sırıtışla devam etti. "Hem ikizleri görmek için hiç acele etmiyorsunuz Bayan Potter, oğlanları merak etmiyorsunuz diye düşünmeye başladım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Güç (Ginny Weasley) (Harry Potter)
FanficÖlüm emrinin verildiğini öğrenen Ginny ona uzatılan yardım elini geri çeviremedi. Savaşın gizli tarafında kalan kızıl güzelin tek amacı güçlenmiş bir şekilde sevdiklerine geri dönmekti.