Kızıl Güç (Ginny Weasley) (Harry Potter)

Plan Bozan

Harry eve erken geldiğinden beri çalışma odasından çıkmamıştı, yemeğe kadar da çıkacağını düşünmüyordu kızıl kız. Lily mutfak sandalyesinde elindeki emziği vura vura bir şeyler anlatıyor, diğerleri içeride oyun çadırlarında yüksek sesle oyun oynuyor, Ginny'de özel istek olan biberleri kızartmaya çalışıyordu. İçeriden Arthur'un ağlama sesi geldiğinde Albus annesine seslendi.

"Anniii Arty düştüüü,çok acııyoymuuş."

"Aneee geeel."

Ginny attığı yeni biberleri bırakıp salona ulaştı, Arthur düştüğü yerde uzanmış ağlıyorken diğer ikisi ayağında kızarmış yere üflüyordu.

"Anne ben bir şey yapmadım kendi düştü." James hemen kendini savunurken Ginny sadece kafasını salladı.

Arthur'u kucağına alıp kızarmış ayak parmağını kontrol ederken oğlunu susturmaya çalışıyordu.

"Ane bak kızaymış, bak acıyoy."

"Sadece kızarmış Arty,öpücük tedavisiyle geçer, deneyelim bir bakalım." Ginny kızarmış yeri okşayıp öptükten sonra cevap vermişti. Arthur ağlaması arasında huylanırken hafiften kıkırdadı.

"Biy daha öp."

Ginny arka arkaya öptüğünde Arthur iyice gülmeye başlamıştı.

"Geçti mi yoksa annecik gıdıklamaya da başlasın mı bu küçük ayağı?"

"Yaaa hayıııy gıdıklama,tamam tamam geşti." Annesinin kucağından kaçmadan önce yanağına öpücük kondurmuştu.

"Anne ne zaman bizimle oynayacaksın?" James ayaklanan annesinin önüne geçip kedi gibi bir sesle sormuştu.

"Yemekten sonra babanızında işi bitince hep birlikte oynarız tamam mı?"

"Babamın işi bitecek miii?"

"Biter, söz verdi ya size sadece yemek hazırlanana kadar yukarıda kalacak."

James'in mızmızlanmasına fırsat kalmadan bu sefer mutfakta Lily ağlamaya başladığında Ginny oğlunun saçlarını karıştırıp vakit kaybetmeden kızının yanına gelmişti.

"Anniy." Kızı kucağına alsın diye kollarını açtığında Ginny onun isteğini yerine getirdi.

"Noldu Lily?"

Kız annesinin boynuna elini doladıktan sonra sarkıttığı dudakları arasında tavada kızaran biberleri gösterdi, kızıl kız biberlerin kızartırken çıkardığı sesten korktuğunu anlamıştı.

"Korkacak bir şey yok Lily, bak sen ondan çok uzaktasın."Eliyle aralarında mesafeyi gösterip susmasını sağlamaya çalışıyordu.

Lily ise hiç susmaya niyeti yokmuş gibi ağlamaya devam ederken kızıl kız kızını bırakıp biberlerin yanmasını engelleyemiyordu. Bir kere onu yerine oturtmaya çalışmıştı ama kızı bütün gücüyle boynuna dolanmış ellerini açmak istemediğinde yorgunca nefesini verdi.

"HARRY!"

Birkaç kere seslendikten sonra en sonunda yukarıdan bir yerlerden cevap gelmişti.

"BEN DELİRMEDEN BURAYA GEL."

Harry'nin merdivenlerden inme sesini az çok duyuyordu, tavada biberlerin yanma kokuları yükselmeye başladığında nihayet mutfağa gelmişti.

"Ginny biberler yanıyor sanırım."

Kızın gözlerini devirmesini gördükten sonra tavanın yanına yaklaşıp biberleri çıkartıp kokuyu yok etti.

"Şimdilik çalışmana ara versen, söz veriyorum yatakta çalışmana bir şey söylemeyeceğim. Sana şu an ihtiyacım var hayatım,hepsini aynı anda idare edemiyorum."