Harry akşam eve gittiğinde karısına öğrendiklerini detaylıca anlattı. Ginny'nin anlattıklarından çok geçmişindeki kötü günleri hatırladığı yüz ifadesini yüzünden silmek için bir şeyler yapmak isterdi. Kız farkında olmadan ellerini ovmaya başladığında gerginliğini azaltmak için kendi ellerinin arasına alıp sakinleştirmeye çalıştı. Göz göze gelmemeye çalışınca Harry kendine bakmaya zorladı,gözlerindeki kırgınlık içini sızlatsada karısını rahatlatmak için güven verici şekilde konuşmaya başladı.
"Ginny,ne düşündüğünü biliyorum ama yemin ederim aynı şey değil,kimse zarar veremeyecek sana."
"Korktuğum Sarah değil,sadece biliyorsun işte.."
Harry kızın yüzünü ellerinin arasına aldığında Ginny gözlerini kapadı,kocasının aklından geçen şeyleri gözlerinden okuduğunu biliyordu. Silas'ın yaşattığı o kötü günlerin konusu evlerinde hiç konuşulmaz,yaşanmamış gibi davranılırdı. Yine de hepsinin içinde bir yerlerde saklanmış bir yaraydı o günler özellikle Ginny yalan hayatındaki yalnızlığı,sessiz ağlamaları en ince ayrıntısına kadar hatırlıyordu. Bazı geceler hala kabuslarında o adamla uğraşıyordu ve yıllar geçsede bunlarla uğraşacağını biliyordu. Şimdi endişelenmesi gereken çocukları ve kocası varken birden böyle güçsüz hissetmesi kendine kızmasına neden olmuştu.
"Korkma,ben varım. Hem sen çocuklar korktuğunda ne dersin her zaman?"
Sorduğu soru yüzünden Ginny hafiften gülümsedi.
"Onlara babalarının ne kadar güçlü olduğunu hatırlatırım."
Harry unuttuğu kısmı kendi tamamladı.
"Annelerinin her zaman onları koruyacağını da söylersin,ne olursa olsun.."
Ginny'nin suratındaki gülümseme yavaşca solarken kendini tutamadı.
"Neden hep biz Harry? Neden diğer insanlar rahat rahat uyurken geceleri biz uykusuz kalıyoruz? Neden hep biz arkamızı kontrol ederek yaşıyoruz? Ne zaman bitecek bütün bu kötülükler?"
"Göz önünde olmanın laneti,Seçilmiş Kişinin ailesi olmanın laneti daha bir sürü lanet sebebi sayabilirim sana."
"Seçilmiş Kişinin ailesi olduğum için her gün kaderime teşekkür ediyorum,lütfen lanet diye adlandırma."
Ginny kocasının bu konudaki değişmeyen fikrini dillendirmesine sebep olduğu için kendini suçlu hissetti,kollarını onun boynuna sararken kokusunu içine çekerek olumsuz düşünceleri aklından uzaklaştırmaya çalışıyordu.
"Bende bütün bu kötü olaylardan sonra hala yanımda olduğun için,ailem olduğun için kendimi şanslı hissediyorum."
Kızın omzunun üstünden konuştuğunda sesi boğuk çıkmıştı,geri çekildiklerinde Harry devam etti.
"Şimdi sıra tembihlerimize geldi Bayan Potter. Hiçbir şekilde o insanla aynı ortama girmiyorsun eve falan gelirse bana haber veriyorsun. Ve kesinlikle ona bildiğini belli etmiyorsun,hiçbir imada bulunmuyorsun. Her zamanki gibi davran,Amelia bir daha onu ailemize sokmayacak ama olurda bir yerde karşılaşırsanız iki dakikadan fazla orda durmuyorsun. Çocuklara yaklaşmasına izin vermiyorsun."
Harry durup unuttuğu bir şey var mı diye düşünürken Ginny konuşmaya başladı.
"Bittiyse benim tembihlerime geçelim Bay Potter.."
"Sanırım bitti,seninkileri duyduktan sonra aklıma gelen olursa eklerim. Ayrıca ben zaten bir Seherbazım, tembihlerinin içeriği ne olacak ki?"
"İstersen Sihir Bakanı ol bunları dinleyeceksin! Onunla hiçbir şekilde aynı ortama girmiyor tek bir kelime bile konuşmuyorsun. Senden yardım istese bile onu başka bir insana gönderiyorsun, madem senin korumacı tarafından etkileniyor bunu deneyebilir. Hiçbir hediyeyi,çikolatayı,yemeği kabul etmiyorsun. Çok Özlü İksir detayına gelirsek olurda bir gün öylece bir yerlerde karıcığını görürsen ne yapacaksın Harry?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Güç (Ginny Weasley) (Harry Potter)
FanfictionÖlüm emrinin verildiğini öğrenen Ginny ona uzatılan yardım elini geri çeviremedi. Savaşın gizli tarafında kalan kızıl güzelin tek amacı güçlenmiş bir şekilde sevdiklerine geri dönmekti.