Lily Luna altıncı ayını doldurduğu akşam ailece hatıra fotoğrafı çekildiler. Ginny her çocuğunun odasındaki duvarlara büyüme fotoğraflarını dizmeye bayılıyordu. Ayrıca üç oğlunun her ay ölçülmeyi dört gözle beklediği boy tahtaları da kapılarının yanında çizikler halinde duruyordu. Özellikle James'in uyandığında ilk yaptığı şey gidip boyunu kontrol etmekti. Harry fotoğraf çekileceklerini bildiği için ona sonunda üstünde SüperAnne yazan tişörtlerden almıştı. Hepsi bir bütün gibi aynı kıyafetleri giyip güle oynaya o anlarını ölümsüzleştirmişlerdi.
Aslında Harry onları uzun süre önce söz verdiği tatile götürecekti ama son gün Lily ateşlendiğinde bu planlarını bir süre daha ertelediler. Yine de iki günlük izni babasından kapmayı başarmıştı genç adam. Bu izin günlerinden birinde Katie'nin nihayet açabildiği çocuk okulunun etkinliğine katılacaklardı. Şimdi ailece evin erkeğinin onlarla birlikte olmasının tadını çıkarıyorlardı.
"Harry,Lily'nin emziğini yukarda unutmuşum getirir misin?"
Ginny bir yandan ikizlerin sütlerini hazırlarken James'i sırtında taşıyan kocasına seslenmişti.
"İki dakikaya getiriyorum hayatım."
"Annee getiremeez babam,at olduuu."
"Jamy baban, sana aldığı oyuncak atını da indirsin onun sırtına bin,babana yazık değil mi?"
James oflayarak babasının sırtından kaydığında Harry onu kucaklayıp gıdıklamaya başladı.
"Harry! Lily kaşlarını çatmaya başladı,ağlarsa ikiniz susturursunuz."
Harry oğluyla bakıştığında başka şansları olmadığını omzunu silkerek anlatmaya çalıştı. İkisi de Lily'nin ağladığında çok zor sustuğunu bilecek kadar deneyim kazanmışlardı. Harry emzik ve oyuncak atı almaya çıktığında James'te belki çikolata aşırırım düşüncesiyle mutfağa sinsice ilerlemeye başladı. Annesi bütün çikolataları öyle bir yere saklamıştı ki bulması uzun bir zamanını alıyordu. Genelde Lily'nin ağlama zamanını fırsat bilip mutfağın her köşesini arıyordu ama sanki annesinin özel bir gücü varmış gibi bir sonraki çikolata aşırma sırasında aynı yerde bulamıyordu hazineyi.
Arthur ve Albus ellerindeki oyuncağı paylaşmaya çalışırken Lily sandalyelerin üstünde beşiğine oturmuş annesini izliyordu ve suratında kızıl kızın bahsettiği -emziğimi verin yoksa başınızı şişirene kadar ağlarım- bakışı vardı.
"Jamy süt içecek misin?"
Annesinin orda olduğunu farketmesinden dolayı yenilgiyle cevap verdi.
"Çikolata yiyebilir miyim yanında?"
Ginny oğlunun mutfağa gelme amacını içeri girdiğinde anlamıştı zaten, itiraf ettiğinde arkası ona dönükken çaktırmadan gülmeye başladı.
"Dün yaptığımız kurabiyelerden yersin diye düşünmüştüm."
James'in unuttuğu ayrıntıyla birlikte yüzü ışıl ışıl oldu,Lily'nin yanındaki sandalyeyi çekip tezgaha yaklaştırırken annesi ne yaptığını anlamış ve yardım etmişti.
"Evet evet kurabiye istiyorum ama şeklini ben seçeceğim."
Bu sırada Harry'de mutfağa gelmiş artık birbirleriyle küsmüş olan ikizlerin hareketlerine gülerek emziği kızına verdi. Kıza arkasından sarıldığında kulağına fısıldadı.
"İkizler birbirine küsmüş çaktırmadan bak çok komik duruyorlar."
Ginny yandan onlara baktığında arkalarını birbirine dönmüş ikiye ayrılmış oyuncak parçalarıyla oynayan ikizleri gördü. Meyveli sütleri biberonlarına doldururken bir yandan kocasıyla konuşmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Güç (Ginny Weasley) (Harry Potter)
FanfictionÖlüm emrinin verildiğini öğrenen Ginny ona uzatılan yardım elini geri çeviremedi. Savaşın gizli tarafında kalan kızıl güzelin tek amacı güçlenmiş bir şekilde sevdiklerine geri dönmekti.