Aşk Koleksiyoncusu

6- Kadınlar ve bar (aşk koleksiyoncusu)

Gözlerini yavaşça araladı. Güneş ışınları gözlerini kamaştırınca çarşafı yüzüne çekti. Başı zonkluyordu. Üzerinde ki çarşaf bile ağır geldiğini hissetti biran. Gözlerini huzursuzca kıpırdanmaya başladı. Gözlerini aralamayı başardığın da yanında çırılçıplak uzanan kadın girmişti görüş arasına. Kimdi bu kadın ne zaman gelmişti.Hiçbir şey hatırlayamıyordu. Gece yine alkolü fazla kaçırdığını düşündü başının zonklama şiddetine bakılırsa sınırını zorlamıştı.

Elini başına götürdü. Yavaşça ovalayarak doğruldu. Yanındaki kadın da uyandırmış olacaktı ki kadın da kıpırdanmıştı. Kadınların seks sonrasında ki ilgi isteme huyuna iflit oluyordu. Aynı dürtülerle aynı zevki almalarına karşın kadınların sabah uyandıkları an sanki gece onuruna sahip olmuş düşüncesini algılayamıyordu.

Gözlerini yarı aralayarak bakan kadının dudaklarından "Uyandın mı canım" cümlesi çıkmıştı. Başlıyordu o döngü işte. Canım cümlesi ile başlayıp aşkıma kadar giden o süreç. Kadınların bu süreci nedense ilişki başlamasından yada yaşanmasından sonraki bir kaç saat içinde devreye giriyordu. Sanki yatak da ki yatma sürecinde gizli verilmiş yemin gibiydi ilgileri. Kadını süzdü istemsizce gülünce yanaklarında oluşan gamzeler de yoğunlaştı. Gamzesi olan kadınlara karşı zaafı vardı. Tanrı sanki gamzeli kadınlar için özel çalışmış gibi düşünüyordu. Kadının gamzesi hatırına dudakları kıvrıldı. Hemen başından atmak esas kurallarından olmasına rağmen arada bu kurallarını esnetebiliyordu. Kadının çıplak bedeninde gezdirdi bakışlarını. Beyaz tende yer yer morluklar oluşmuştu. Dün gece sert geçmişti demekki hafızasında silinen sahneleri eş geçse de kadının bedeninden anlayabiliyordu. Kadınların üzerinde iz bırakmak hobileri arasında giriyordu. Sabahları hoşlandığı ikincisi yatmayı düşündüğü kadınların izleri üzerinde dudaklarını gezdirip baştan çıkarmak ise esnetilebilir kuralları arasına giriyordu.

Kadının dudaklarına götürdü dudaklarını. Kadının gamzeleri üzerinde çok yoğunlaşınca iştahı kabarmıştı kısa bir an. Kadının dudaklarına kondurduğu masum öpücüğe karşı kadının tutkusu ve kendisini yiyecek gibi davranmasıyla kabaran iştahı söndü. Kadının öpüşme konusundaki ki çığır tanımayan becerilerine karşı hemde...
Kadınların acemisi ile ilgilenmekten hemen sıkılırdı çok profesyonel olanlardan da ikisinin de özüne indiğinde ikisinde de öz güven sorunu vardı acemi kendisini erkeğine saklamak ister erkeğine bırakırdı profesyonel ise vazgeçilmez olmak için her bir pozisyonu ve davranışları kopyalardı yapay gelirdi hazları bile.. Bu kadın yapay gelmişti o an gitmişti iştahı... Dudaklarını dudaklardan kurtardı resmen "Gitmelisin artık"cümlesi kendisinden bağımsız çıkmıştı. Sıkıldığını bağırıyordu resmen bilinç altı.

Kadının nazlı gelin gibi bedenin de süzülmesini izledi. Saten çarşafı diri göğüslerine çekerken dudaklarını sarkıttı "Gitmesem" diye fısıldadı. İnleme ile karışık fısıldama kasıklarına etki etmesi için bilinçli yapılan bir hareketti. Yalvaran gözlerini gözlerine diken kadının hareketlerini izlerken bu bayağı tavrından eminliğine gülümsemek istemişti. Cidden kadınların bu tarz hareketlerini vicdan yapan milyonlarca erkekten biri olduğunu düşünüyor olmalıydı bu kadın. Düşüncelerinin bütünlüğünü bozarak yataktan çıktı. Soğuk suyu açarak fiskiyenin altına bıraktı bedenini. Ayılmak için bedenini diri tutmanın en keskin yolu soğuk suydu. Soğuk suyun altında kalırken rüzgarı düşündü. Özgür hissettiği ender anlardan biriydi. Çivi gibi gökyüzünden düşün yağmur damlalarını Rüzgarın gövdesine dayanarak karşılamak istemişti. Özlediğini fark etti kadınını. En kısa zamanda yanına gitmek Rüzgar'la bir yolculuğa çıkmak istediğini fark etti.

Düşüncelerinin etkisinden kurtaran açılan kapı olmuştu. Banyo kapısını aralayan kadının öfkeli gözleriyle karşılaması sıradan ritüellerinden biri olduğu için kadının öfkesi komik gelmişti. Kadını süzdü görüşü fıskiyeden akan sular sayesinde berrak olmasa da üzerini giyinmis, eline çantasını alarak kendini veda konuşmasına hazırlayan kadını görüyordu. İfadesiz tutmaya çalıştığı bakışlarından gizli kırgınlık bolca öfkeyi gördüğünde umursamadığını göstermek istercesine başını tavanda ki fıskiyelere çevirdi.